Polemik & Kulis
08 Ağu 2011 16:42 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:39

BU KARİKATÜR KAVGA ÇIKARTTI! SABAH GRUBU AKŞAM GAZETESİ'NE NASIL ATEŞ PÜSKÜRDÜ?(MEDYARADAR/ÖZEL)

Akşam gazetesi çizeri Vedat Kemer'in dün çizdiği karikatür Sabah Grubu'nu çok kızdırdı. Ancak tetiği Sabah yerine grubun küçük gazetesi Takvim çekti.

Akşam gazetesi çizeri Vedat Kemer’in dün çizdiği karikatür Sabah Grubu’nu fena kızdırdı. Karikatürde yazıişleri masası etrafında toplanan bir grup gazeteci, "Bugün manşet yapamayacağız arkadaşlar, Başbakan hiçbir açıklama yapmamış" diyordu. Masada gözüken "Morning, Türkiye’nin en best gastesi" ile de Sabah gazetesi ima edilmişti. İşte bu karikatür Sabah Grubu’nu ayağa kaldırdı.

Karikatürde kastedilen Sabah Gazetesi idi, ancak Akşam Gazetesi’ne cevap verme görevi Takvim’e düştü.

Takvim Gazetesi bugün birinci sayfadan "İftira AKŞAMı" diyerek köşe yazarı Bülent Erandaç’ın yazısını anonsladı.

Bülent Erandaç "Bir lafa bakarım laf mı diye bir de adama bakarım..." başlıklı köşe yazısında ise Akşam gazetesi ve patronu Mehmet Emin Karamehmet hakkında demediğini bırakmadı.

İşte Bülent Erandaç’ın o köşe yazısı...

"Suskunluğum asaletimdendir, Her lafa verilecek bir cevabım var.
Lakin bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de adama bakarım adam mı diye?"
Mevlana, bu ünlü sözlerini suskunluğun asalet olduğunu ve her söze yanıt vermediğini ifade etmek için söylemiş.
Güncel yaşamda, ne yazık ki insanların bilinç düzeylerindeki farklılıklar dolayısıyla sayısız kereler sözel kusurlarla karşılaşmak mümkündür. Bunlara karşı suskunluğunu korumak bir mana ifade etmiyor. Mevlana’nın deyimiyle o kişilere sadece acımak gelir içinizden.
Dün Akşam gazetesinde çıkan bir karikatürü görünce, ne desek azdır.
Ancak, bazen yanıt vermek zorunda kalırsınız.
Kimden bahsediyoruz?
Akşam gazetesinin de patronu Mehmet Emin Karamehmet’ten. Şimdi Ergekenon’dan girmek, ihalelere kadar gelmek isteriz ama kendimizi tutmak isteriz.
Çukurova Medya’nın önemli yatırımlarında, Show TV ve SkyTürk televizyonları ile Akşam gazetesi ve Güneş gazetesi başı çekiyor. Çukurova Medya Grubu’na bağlı televizyon ve gazetelerde görev yapmış olan bazı önemli isimler, şu an Ergenekon davasında tutuklu ve tutuksuz olarak yargılanıyor. Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın ’arkadaşı’ olanlar bu grubun televizyonlarında yıllarca program yaptı.
Karamehmet, 2002’de en sıkıştığı dönemde zamanın Başbakan’ı Mesut Yılmaz’a yanaştı. İşlerini yola koymak için öyle isimler transfer etti ki...
Akşam’dan kalemi keskin, sıkı AK Parti düşmanı ve ulusalcı kesimlerin en sevdiği yazarlar geldi geçti. Ergenekon zihniyetinin bayraktarlığını yapanlar gazetelerinde yönetmenlik yaptı.
Peki, Karamehmet, medya grubunu Ergenekon zihniyetine neden teslim etti?
Bir zamanlar, başsavcıya talimat verecek kadar güçlüydü ama gücünün asıl kaynağı apoletlilerden geliyordu. Zaman zaman dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur ve Levent Ersöz’le görüşüyor ve desteklerini almaya çalışıyordu. Başı çok sıkışmıştı. Türkiye’nin en zengin işadamı unvanını taşıyorken, banka operasyonlarıyla bitme noktasına gelinceye kadar yaptıklarını sıralarsak, sayfa kalmaz. Banka operasyonları sayesinde Ergenekon zihniyeti Çukurova Medya Grubu’nda saltanatını sürdürdü. Karamehmet’in bitişi Ergenekon operasyonlarıyla başladı. Ergenekon iddianamesinin ek klasörlerine bakınca Karamehmet’in telefon konuşmalarını görürsünüz.
Elemanlarına para vermiyor, trilyonluk ihalelere giriyorsunuz.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın sözleri ortada, daha ne yapmak istiyorsunuz? Başka yerlere laf atmak cüretini nereden buluyorsunuz?
Hazreti Mevlana doğru söylemiş. "Bir lafa bakarız, bir yazıya bakarız, bir karikatüre bakarız" ne diye? Bir de bunu yapanlara, yaptıranlara bakarız
"adam mı" diye?