Polemik & Kulis
29 Eki 2011 16:17
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:57
VEFA VE ONUR! STAR TV MUHABİRİNDEN BİR TENKİSATIN PERDE ARKASI! (MEDYARADAR/ÖZEL)
Star TV'de yıllardır görev yapan ve satıştan sonra Doğuş Grubu'na geçmeme kararı alan muhabir Turgut Erat yaşadıklarını kaleme aldı.
İşte Star TV’de 11 yıl boyunca birçok başarılı habere imza atan Turgut Erat’ın kaleminden tenkisatın içyüzü...
VEFA VE ONUR!
Bence muhabirlik bu mesleğin en yüksek mertebesi. Ve ben bu mertebeyi korumak için insanlığımı da unutmadan yaklaşık 17 yıl devam ettim. Şimdi yaşanan son sürece baktığımda mesleğimizin bir parçası olan “insan haklarını savunmak” kuralını kendim için uyguluyorum. Çünkü, 2 yılı sözleşmeli 9 yılı kadrolu ve 212’li olarak 11 yıl devam ettiğim Star Haber Merkezi’nde, Cem Uzan dönemini de yaşadım, TMSF zamanı da ve son 5 yıl Doğan Grubunu da.
Bu süreç zarfında Aktütün baskınında duvarlardaki mermi deliklerinden çok, köyün çocuklarına yönelerek Aktütünlü Çiçek kız ile Türkiye’nin gündemini değiştiren haberlere imza attık. Kuzey Irak’tan Türkiye’ye katır sırtında yapılan uyuşturucu kaçakçılığını da ekranlara taşıdık, denizin 30 mt altında konuşarak ilk canlı yayını da yaptık. Gözaltına alındık, savaş bölgesinde canlı kalkan olarak da kullanıldık. Bazen de dayak yedik… Ve bu yol boyunca yanımda hep, (bana gore Türkiye’nin en iyi ve deneyimli kameramanı) Mustafa Şap vardı…
Ve 26 Ekim 2011… Van Erciş’de görevdeyiz.Uykusuz gece gündüz çalışılan ama enkazın altından canlı çıkarılan Azra bebeğin mucize kurtuluşuyla sevindik. Canlı yayını, gözler dolu dolu ölüm ile yaşam arasında yaptıktan sonra bir telefon…
Telefonda, kameramanım Mustafa Şap’ın işten çıkarıldığını İstanbul’a dönmesi gerektiğini öğrendim. Benim orada kalıp devam etmem gerekiyormuş.
Durmadım elbette. Türkiye’nin en profesyonel kameramanının işten atılmasını sindiremedim. İstanbul’a döndüm…
Ve İnsan Kaynakları… Önüme bir sözleşme kondu. Doğuş Grubu seninle çalışmak istiyor. Buraya lütfen imza at. HAYIRLI OLSUN!!!
Önümdeki dosya benim özlük haklarımın neredeyse yarısını elimden alıyor. Sordum.
“Doğuş Grubuna geçmek için bunu imzalaman gerek”…
Şimdi, öncelikle Doğuş Grubu ben de dahil her gazetecinin çalışmak istediği ciddi bir kurum. Ama Kabul etmedim. Çünkü atacağım imza ile bir anlamda dayatma yapılıyor, bir yandan ise mesleğin temeli insan haklarına aykırı. Bu nedenle normal yollardan çıkarılmamı istedim. İssiz kalırsın dendi. O benim sorunum, öyle bir korkum yok…
Şimdi işsisiz... Ama Mustafa ile ben hala gazeteciyiz...
Turgut ERAT
Turgut Erat Star TV’nin usta kameramanı Mustafa Şap ile birlikte birçok gazetecinin giremediği Cehennem Deresi’nde bir mevzide...
MEDYARADAR/ÖZEL
VEFA VE ONUR!
Bence muhabirlik bu mesleğin en yüksek mertebesi. Ve ben bu mertebeyi korumak için insanlığımı da unutmadan yaklaşık 17 yıl devam ettim. Şimdi yaşanan son sürece baktığımda mesleğimizin bir parçası olan “insan haklarını savunmak” kuralını kendim için uyguluyorum. Çünkü, 2 yılı sözleşmeli 9 yılı kadrolu ve 212’li olarak 11 yıl devam ettiğim Star Haber Merkezi’nde, Cem Uzan dönemini de yaşadım, TMSF zamanı da ve son 5 yıl Doğan Grubunu da.
Bu süreç zarfında Aktütün baskınında duvarlardaki mermi deliklerinden çok, köyün çocuklarına yönelerek Aktütünlü Çiçek kız ile Türkiye’nin gündemini değiştiren haberlere imza attık. Kuzey Irak’tan Türkiye’ye katır sırtında yapılan uyuşturucu kaçakçılığını da ekranlara taşıdık, denizin 30 mt altında konuşarak ilk canlı yayını da yaptık. Gözaltına alındık, savaş bölgesinde canlı kalkan olarak da kullanıldık. Bazen de dayak yedik… Ve bu yol boyunca yanımda hep, (bana gore Türkiye’nin en iyi ve deneyimli kameramanı) Mustafa Şap vardı…
Ve 26 Ekim 2011… Van Erciş’de görevdeyiz.Uykusuz gece gündüz çalışılan ama enkazın altından canlı çıkarılan Azra bebeğin mucize kurtuluşuyla sevindik. Canlı yayını, gözler dolu dolu ölüm ile yaşam arasında yaptıktan sonra bir telefon…
Telefonda, kameramanım Mustafa Şap’ın işten çıkarıldığını İstanbul’a dönmesi gerektiğini öğrendim. Benim orada kalıp devam etmem gerekiyormuş.
Durmadım elbette. Türkiye’nin en profesyonel kameramanının işten atılmasını sindiremedim. İstanbul’a döndüm…
Ve İnsan Kaynakları… Önüme bir sözleşme kondu. Doğuş Grubu seninle çalışmak istiyor. Buraya lütfen imza at. HAYIRLI OLSUN!!!
Önümdeki dosya benim özlük haklarımın neredeyse yarısını elimden alıyor. Sordum.
“Doğuş Grubuna geçmek için bunu imzalaman gerek”…
Şimdi, öncelikle Doğuş Grubu ben de dahil her gazetecinin çalışmak istediği ciddi bir kurum. Ama Kabul etmedim. Çünkü atacağım imza ile bir anlamda dayatma yapılıyor, bir yandan ise mesleğin temeli insan haklarına aykırı. Bu nedenle normal yollardan çıkarılmamı istedim. İssiz kalırsın dendi. O benim sorunum, öyle bir korkum yok…
Şimdi işsisiz... Ama Mustafa ile ben hala gazeteciyiz...
Turgut ERAT
Turgut Erat Star TV’nin usta kameramanı Mustafa Şap ile birlikte birçok gazetecinin giremediği Cehennem Deresi’nde bir mevzide...
MEDYARADAR/ÖZEL
