Polemik & Kulis
29 Mar 2011 17:30
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:11
ÖNCE KINADI, SONRA HABER GÖNDERDİ! HANGİ MEDYA PATRONU KILIÇDAROĞLU'NDAN RANDEVU TALEP ETTİ?
CHP Genel Başkanı ile yüzyüze görüşmek için randevu isteyen medya patronu kim? VAROL ERSOY yazdı...
CHP Genel Başkanı’nın eleştiri oklarına hedef olan ve geçen hafta yayınladığı açıklamayla bu eleştirilere yanıt veren bir “medya patronu”, Kılıçdaroğlu ile yüz yüze görüşmek için randevu talep etti…
Peki; bu medya patronu kim?
Yanıtı hemen vereyim:
Sabah-atv grubunun sahibi Çalık Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık…
Önce bilmeyenler için olayı hatırlatalım:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçen haftaki grup toplantısında hükümetin nükleer projesini eleştirmiş ve sözü Çalık Holding’e getirerek, “Akkuyu’da yapılmak istenen santral fay hattına sadece 25 kilometre uzaklıkta... Niye buraya santral yaparlar? Nedeni şu: Samsun’dan Ceyhan’a petrol gelecek. O rafineri kimin? O rafineri bizim Çalık’a ait. Senin yandaşın rafineri kuracak diye, bütün Türkiye’yi tehlikeye atmaya değer mi” demişti…
Çalık Holding, Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine tepkisiz kalmamış ve hemen bir yazılı açıklama yaparak, kendisini şu sözlerle savunmuştu:
"Çalık Grubu şirketlerinden Doğu Akdeniz Petrokimya ve Rafineri Sanayi ve Ticaret A.Ş. (DAPRAŞ); petrokimya tesisi ve rafineri kurulmasına ilişkin olarak EPDK’ya yapmış olduğu başvuru üzerine 6 Aralık 2007’de "rafinerici lisansı’ almaya hak kazanmıştır.
Bu lisans çerçevesinde hazırlanan projenin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir. İnşaat döneminde yaklaşık 7 bin, işletme döneminde ise yaklaşık bin 500 kişiye istihdam sağlayacak olan proje ülkemizin en büyük özel sektör yatırımı olma özelliğini haizdir.
Çalık Holding, artan petrol tankeri trafiğinin Boğazlarımızda yarattığı tehlikeyi bertaraf etmeyi de hedefleyen petrol boru hattı projesi ile ilgili çalışmaları 2003’ten beri sürdürmektedir. Belge başvurusu, 12 Haziran 2004 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış, devletin tüm birimlerinden görüş alınarak Nisan 2006’da Bakanlar Kurulu’nun, 17 Haziran 2006’da ise dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer’in onayı ile resmileşmiştir.
Çalık Enerji’ye Samsun-Adana Ceyhan Boru Hattı yapımı izni verilmesi, tartışma ve kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, ilgili yasalara ve mevzuata uygun olarak gerçekleşmiştir.
1981’de Ahmet Çalık tarafından kurulan grubumuzun hiçbir resmi kurum, siyasi parti ve kişi ile doğrudan veya dolaylı organik bağı ve ilişkisi bulunmamaktadır.
Grubumuzun siyasi çekişmelerin ve birtakım hesaplaşmaların konusu haline getirilmek istenmesini kınıyoruz. Grubumuz iş dünyasında açık, şeffaf, dürüst ve ilkeli çalışma biçimiyle ve yılların gayreti sonucu elde ettiği başarılarla ülkemiz için katma değer yaratmış olmanın, faaliyet gösterdiği 14 ülkede toplam 20 binden fazla kişiye istihdam sağlamanın haklı gurur ve sorumluluğunu taşımaktadır. Çalık Grubu, Malatya’daki tekstil işletmeleriyle Doğu Anadolu’nun en büyük işverenlerinden biri konumundadır. Diğer yandan, bir Türk şirketi olarak Orta Asya’da gerçekleştirdiği büyük ve öncü yatırımlarla 20 yıldır ülkemizi, bayrağımızı en iyi şekilde temsil etmektedir. Bunun yanında Grubumuz Arnavutluk ve Kosova’da yaptığı yatırımlarla da Balkanlar’daki en büyük Türk gruplarından biri olmuştur. Siyasetle ilgimiz olmadığı gibi siyasetin içine çekilmeyi de kabul edemeyeceğimizi hassasiyetle belirtiriz.’’
Çalık Holding’in açıklamasını uzun uzun yazdım… Çünkü bu açıklamada her şey var ama Kılıçdaroğlu’nun iddialarına yanıt yok!
Yani; Akkuyu’da yapılmak istenen santralın Türkiye’yi tehlikeye atacağı iddiası görmezden gelinmiş…
CHP’yle yaşanan bu gerginlik Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık’ı da rahatsız etmiş olmalı ki; bu açıklamayı yayınladıktan hemen sonra CHP’nin kapısını çalmış ve Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yüz yüze görüşmek için randevu talep etti…
Ancak beklediği randevuyu bu yazının yazıldığı saate kadar alamadı…
Çok merak ediyorum, bu görüşme gerçekleşirse acaba Ahmet Çalık, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüzüne bakarak da "Grubumuzun siyasi çekişmelerin ve birtakım hesaplaşmaların konusu haline getirilmek istenmesini kınıyoruz” diyebilecek mi?
Eğer derse, Kemal Kılıçdaroğlu, özellikle Sabah ve Takvim gazetelerinin yayın politikalarını kendisine hatırlatacak mı?
Ben kişisel olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ahmet Çalık’la veya grubun diğer üst düzey yöneticileriyle böyle bir görüşme yapmaya zaman bile ayırmayacağını düşünüyorum…
Yine de olayın nasıl bir sona ulaşacağını görmek için, izlemeye devam edeceğim.
VAROL ERSOY
Peki; bu medya patronu kim?
Yanıtı hemen vereyim:
Sabah-atv grubunun sahibi Çalık Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık…
Önce bilmeyenler için olayı hatırlatalım:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçen haftaki grup toplantısında hükümetin nükleer projesini eleştirmiş ve sözü Çalık Holding’e getirerek, “Akkuyu’da yapılmak istenen santral fay hattına sadece 25 kilometre uzaklıkta... Niye buraya santral yaparlar? Nedeni şu: Samsun’dan Ceyhan’a petrol gelecek. O rafineri kimin? O rafineri bizim Çalık’a ait. Senin yandaşın rafineri kuracak diye, bütün Türkiye’yi tehlikeye atmaya değer mi” demişti…
Çalık Holding, Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine tepkisiz kalmamış ve hemen bir yazılı açıklama yaparak, kendisini şu sözlerle savunmuştu:
"Çalık Grubu şirketlerinden Doğu Akdeniz Petrokimya ve Rafineri Sanayi ve Ticaret A.Ş. (DAPRAŞ); petrokimya tesisi ve rafineri kurulmasına ilişkin olarak EPDK’ya yapmış olduğu başvuru üzerine 6 Aralık 2007’de "rafinerici lisansı’ almaya hak kazanmıştır.
Bu lisans çerçevesinde hazırlanan projenin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir. İnşaat döneminde yaklaşık 7 bin, işletme döneminde ise yaklaşık bin 500 kişiye istihdam sağlayacak olan proje ülkemizin en büyük özel sektör yatırımı olma özelliğini haizdir.
Çalık Holding, artan petrol tankeri trafiğinin Boğazlarımızda yarattığı tehlikeyi bertaraf etmeyi de hedefleyen petrol boru hattı projesi ile ilgili çalışmaları 2003’ten beri sürdürmektedir. Belge başvurusu, 12 Haziran 2004 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış, devletin tüm birimlerinden görüş alınarak Nisan 2006’da Bakanlar Kurulu’nun, 17 Haziran 2006’da ise dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer’in onayı ile resmileşmiştir.
Çalık Enerji’ye Samsun-Adana Ceyhan Boru Hattı yapımı izni verilmesi, tartışma ve kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, ilgili yasalara ve mevzuata uygun olarak gerçekleşmiştir.
1981’de Ahmet Çalık tarafından kurulan grubumuzun hiçbir resmi kurum, siyasi parti ve kişi ile doğrudan veya dolaylı organik bağı ve ilişkisi bulunmamaktadır.
Grubumuzun siyasi çekişmelerin ve birtakım hesaplaşmaların konusu haline getirilmek istenmesini kınıyoruz. Grubumuz iş dünyasında açık, şeffaf, dürüst ve ilkeli çalışma biçimiyle ve yılların gayreti sonucu elde ettiği başarılarla ülkemiz için katma değer yaratmış olmanın, faaliyet gösterdiği 14 ülkede toplam 20 binden fazla kişiye istihdam sağlamanın haklı gurur ve sorumluluğunu taşımaktadır. Çalık Grubu, Malatya’daki tekstil işletmeleriyle Doğu Anadolu’nun en büyük işverenlerinden biri konumundadır. Diğer yandan, bir Türk şirketi olarak Orta Asya’da gerçekleştirdiği büyük ve öncü yatırımlarla 20 yıldır ülkemizi, bayrağımızı en iyi şekilde temsil etmektedir. Bunun yanında Grubumuz Arnavutluk ve Kosova’da yaptığı yatırımlarla da Balkanlar’daki en büyük Türk gruplarından biri olmuştur. Siyasetle ilgimiz olmadığı gibi siyasetin içine çekilmeyi de kabul edemeyeceğimizi hassasiyetle belirtiriz.’’
Çalık Holding’in açıklamasını uzun uzun yazdım… Çünkü bu açıklamada her şey var ama Kılıçdaroğlu’nun iddialarına yanıt yok!
Yani; Akkuyu’da yapılmak istenen santralın Türkiye’yi tehlikeye atacağı iddiası görmezden gelinmiş…
CHP’yle yaşanan bu gerginlik Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık’ı da rahatsız etmiş olmalı ki; bu açıklamayı yayınladıktan hemen sonra CHP’nin kapısını çalmış ve Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yüz yüze görüşmek için randevu talep etti…
Ancak beklediği randevuyu bu yazının yazıldığı saate kadar alamadı…
Çok merak ediyorum, bu görüşme gerçekleşirse acaba Ahmet Çalık, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüzüne bakarak da "Grubumuzun siyasi çekişmelerin ve birtakım hesaplaşmaların konusu haline getirilmek istenmesini kınıyoruz” diyebilecek mi?
Eğer derse, Kemal Kılıçdaroğlu, özellikle Sabah ve Takvim gazetelerinin yayın politikalarını kendisine hatırlatacak mı?
Ben kişisel olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ahmet Çalık’la veya grubun diğer üst düzey yöneticileriyle böyle bir görüşme yapmaya zaman bile ayırmayacağını düşünüyorum…
Yine de olayın nasıl bir sona ulaşacağını görmek için, izlemeye devam edeceğim.
VAROL ERSOY
