Medya
31 Mar 2012 17:55 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:29

OKAN BAYÜLGEN KÜLLERİNDEN DOĞDU!

Akşam yazarı Tuğçe Tatari'ye göre, bir süre ihanet ettiği seyircisinin kalbini yeniden kazanıyor.

Okan Bayülgen küllerinden doğdu

Eski bir Okan Bayülgen hayranıyım ben.
Devrimci, anarşist, haylaz, alışılmışın dışında bir televizyoncu olduğu yıllardan bahsediyorum. Ezber bozduğu günlerden. Okan’ın programını heyecanla beklediğim yıllardan. Hafta içi her gece uykusuz kalmak pahasına sabahlara kadar tek bir anı kaçırmadan izlediğim programlarını hatırlıyorum.
’Yahu bunlar ne acayip, ne mükemmel bir ekip’ diye düşünüp, yavaş yavaş içine girmeye başladığım meslek adına heyecanlanıyordum...
Sonra; ölçülü, sakin, olağan, garantici, hesapçı, tipik bir programcı haline geldi ve küstüm ben... Uzun zaman izlemedim. ’Aman Okan’dan filan sıkıldık artık’ diye düşündüm.. Ne yapmış, kimi konuk etmiş haberim dahi olmadığı haftalar oldu. Ancak ’polemik’ olacak, gazetelere düşecek, ben de haberdar olacağım.
Derken ne olduysa, uzun zamandır iç sesini dinlemeyi bırakan Okan Bayülgen güvenli yuvası (ki artık onun için güvenli bir hali de kalmamıştı) Kanal D’den ayrıldı ve TV8’e geçti.
İlk başlarda ’Yok olmaz bu iş’ filan derken şimdi her gece ya gözüm, ya kulağımla takip eder hale geldim.
Ve mutluyum. Eski Okan geri dönüyor. Bir süre ihanet ettiği seyircisinin kalbini yeniden kazanıyor. Biz Okan Bayülgen’i böyle tanıdık, böyle sevdik... Hem zaten böylesi daha gerçek.

Tuğçe Tatari/Akşam