Polemik & Kulis
10 Mar 2013 17:31 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:04

MELİH AŞIK ''ABDÜLHAMİT SANSÜRÜ BUGÜN OLSA 70 GAZETECİ İÇERİDE OLMAZDI''

Milliyet yazarı Melih Aşık, gazetesinin çok konuşulduğu bir dönemde ilginç bir konuya parmak bastı

Sansür

Abdülhamit dönemi sansürü malum. Örneğin tahtakurusu sözcüğü “tahtın kurusun” diye yazılabileceği gerekçesiyle yasaklanmış. Vatan, millet, hürriyet, ihtilal, cinnet, mecnun, yıldız, gibi kelimeler hepten yasak. Her gazetede bir sansür memuru var. Yazılar baskıya girmeden denetleniyor.
Y
azar Ahmet Rasim Bey sansür memuru Hıfzı Bey’le aralarında geçen diyaloğu anlatıyor...
- Sansürden gelen provalarda her seferinde başka başka kelimeler, cümleler görüyoruz ki çizmişsiniz... Bize neyin sakıncalı olduğunu söyleseniz de onu bilsek ve yazmasak...
Sansür memuru Hıfzı Bey’in cevabı:

- Onu ben de bilmem... Yalnız size şu kadarını söyleyeyim ki... Siz hangi yazınızı en çok beğenerek yazarsanız, ‘oh ne güzel oldu’ derseniz, benim onu çizeceğimi biliniz...
 
Cumhuriyet döneminde sansür kalkmış. Ama gazete ve dergi kapatma var. O yüzden Marko Paşa dergisinde şakayla karışık:

“Gazetemizi kapatmak yerine bize de sansür uygulayın” çağrısı yapılıyor.
Abdülhamit sansürü bugün olsa 70 gazeteci hapiste yatmayacak, geri kalanlar sık sık fırça yemeyecekti. Abdülhamit araya sansür memurunu koyarak gazeteciyi korumuş. Bile diyebiliriz!

Melih Aşık’ın yazısının tamamı için tıklayın