Medya
05 Nis 2012 10:14 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:30

"HINCAL ABİ BARİ SEN YAPMA! HEM ALLAH RIZASI İÇİN SOYADIMI BİR KEZ DOĞRU YAZ"

Sana saygım sonsuz Hıncal Abi, ama bunu isteme benden, yoksa buz gibi soğurum senden!

HINCAL ABİ, BARİ SEN YAPMA!

Geçen hafta Neslihan Acu, ‘Gençlere Haksızlık’ başlıklı yazıma itiraz eden bir yazı kaleme aldı, sesimi çıkarmadım.

Çünkü Acu’nun itirazı yazımda dile getirdiğim görüşlerden çok ‘Kim Milyoner Olmak İster’de çuvallayan Gözde Umay’ın sosyal medyadaki şımarıklığına ve özel üniversitede okuyanların “Paramızla döveriz sizi” tavrınaydı.

O yüzden Acu’nun eleştirisi beni rahatsız etmedi, ama Hıncal Abi’ninki (Uluç) etti.
Yaptığı haksızlık çünkü.

Hıncal Abi, soyadım Eyüpoğlu değil, Eyüboğlu.

Allah rızası için bir kere de olsa doğru yaz soyadımı.
Bunu bir kenara not ettikten sonra dönelim mevzuya.
Televizyoncu Yüksel Evsen, anılarını bir kitapta topladı.

Kitaptan alıntılar yaptım
Kitabın bana en çarpıcı gelen yanı Star TV’de kendisi program müdürü, Fatih Ediboğlu genel müdürken aralarında olup bitenlere dair anlattıklarıydı.
Ben de o anıları Milliyet Televizyon’daki köşemde kullandım.
Yaptığım şey, kitapta yazılanları özetleyerek aktarmak.

Bir de baktım her sabah yazılarını keyifle okuduğum Hıncal Abi, sırf bu yüzden bana çaktı.
Hıncal Abi’nin çakma gerekçesi de şu:

“Kitabı yazanın, bir ara emrinde çalıştığı Ediboğlu’na fena halde hıncı var. Peki Ali’ye ne oluyor?”
Hıncal Abi’nin ‘Yaşamdan Dakikalar’ı hayata geçiren Ediboğlu’yla sıkı dostluğu olabilir, ona sırf bu nedenle de sahip çıkmış olabilir; eyvallah.

‘One munite’ lütfen!
Hıncal Abi, “Fatih Ediboğlu mu Yüksel Evsen mi?” diye sorsaydı bana, şu yanıtı verirdim ona:
Elbette Fatih Ediboğlu; hem de açık ara.

Bu kadar da açık sözlüyüm.
Ama Hıncal Abi, “Peki Ali’ye ne oluyor? Yüksel Evsen’in Fatih Ediboğlu hakkında yazdıklarına niye köşesinin tamamını ayırdı?” diye sorarsa “One munite” der itirazımı koyarım ortaya.
Star TV’de Ediboğlu genel müdür, Evsen de iç yapımlar sorumlusu olarak yaşadıklarını kitap yapıyor ve bu sayede ekran arkasında yaşananları su yüzüne çıkarıyorsa, Milliyet Televizyon gibi bir mecrada, hiç tereddüt etmeden köşemin tamamını ayırırım ona.

Çünkü, Star TV’nin bir dönemine ışık tutan itiraflar var  o anılarda.
Bir televizyonun genel müdürü, patronuna rağmen program kaldıracak, en samimi arkadaşının programını ateşe atacak, aynı kanaldaki bir başka müdür de bunları kitabında anlatacak, ben de bunları okuyacağım, ama köşeme taşımayacağım öyle mi?

Sana saygım sonsuz Hıncal Abi, ama bunu isteme benden, yoksa buz gibi soğurum senden!

Ali EYÜBOĞLU / MİLLİYET