''BAŞBAKAN'IN ALİ KIRCA'YA FIRÇASI''NI REHA MUHTAR NASIL YORUMLADI?

Başbakan’ın Ali Kırca’ya fırçası!..

Bazı televizyon anchorman’leri, rakiplerinin canlı yayında tökezlemesinden garip bir zevk alır, etrafa haber salarlar ki, aman o anı iyi yayınlasınlar da, karşımdaki “nispeten hafiflesin, hatta itibarsızlaşsın...”

Ben kendi yaptığım işle meşgul olduğumdan, hiç başkalarının, komiklikleriyle uğraşmayı doğru bulmadım...

Mehmet Ali Birand’ı gazetecilik ilkeleri açısından çok ağır eleştirdim ama, onu canlı yayın gafları adı altında, hafifleştirmeye çalışanları hiç makbul görmedim...

 

***


Dün “Ali Kırca’nın Başbakan’dan yediği fırça” başlığında verilen haberi izlerken de, hiç ellerimi avuçlarımı ovuşturmadım...

Tersine canlı yayında birilerinin zor duruma düşmesi, kaçınılmaz bir durum olsa da bundan nemalanmaya çalışmak “pis” bir durum...

Başbakan’ın fırçası “fırça gibi olsaydı” ben oturup da bunu yazmaya kalkmazdım...

Ama dün izleyince gördüm ki bir kere Başbakan, Ali Kırca’yı fırçalamıyor...

Sorduğu bir sorunun “şekline” karşı çıkıyor, “Siz de bu kadar yıllık gazetecisiniz böyle soru sorulur mu” demeye getiriyor...

Arkasından da temiz temiz açıklamaya girişiyor...


***


Ali Kırca’nın yandan yandan sormaya çalıştığı soru şuydu:
“Üç Genelkurmay Başkanı’yla çalıştınız... (Hilmi Özkök, Yaşar Büyükanıt, İlker Başbuğ) Hangisiyle en rahat çalışma ortamı buldunuz?..”

Bir kere soru mantık olarak yanlış...

Sen Başbakan’a “3 Meteoroloji Genel Müdürü’yle çalıştın, ya da 3 Emniyet Genel Müdürü’yle çalıştın, hangisiyle daha yakın ilişkin vardı?..” diye soruyor musun?..

Emniyet Genel Müdürü’yle, Genelkurmay Başkanı arasında ne fark var ki, bu soruyu “hangisine yakınsın” diye soruyorsun?..

Genelkurmay’ın partilerüstü bir konumu mu var da, bazı Genelkurmay başkanlarına yakın olman avantaj, diğerlerine uzak olman dezavantaj...


***


Başbakan’a yakın olmadığını göstermek için soruyorsa bu soruyu, yanlış böyle soru olmaz...

Kaldı ki bu soru bir gazetecilik sorusu değil...

Başbakan’a yıkama yağlama olmayan bir soru sormak istiyorsanız “Bu YÖK niye Anayasa’da duruyor, AKP’nin etkisine girdi diye mi?..” şeklinde sorabilirsiniz...

Yüzde 10 barajını da sorabilirsiniz, Avrupa’da bu baraj çok yüksek... Niye değiştirilmiyor diye?..

Sorular objektif oldukça bir sorun yok...

Ama “Hangi Genelkurmay Başkanı’yla, daha yakın çalıştınız” demek, demokratik gelenekler açısından yanlış bir yerde durmak demek?..

Tayyip Erdoğan’ın bunu “Yılların gazetecisisiniz, böyle sorulur mu Ali bey” diye karşılayıp cevap vermesi doğrudur ve fırça değildir...

Yani haberin her tarafı yanlış...
Ne soru sorudur...

Ne Ali Kırca’ya atılmış bir Başbakan fırçası vardır...
Ne de “yandaş veya candaş bir amaca hizmet eden bir sorudur...”

Hülasa...

Bir daha böyle sorular sormamakta yarar var...

İyi yayınlar...


Reha Muhtar/VATAN