Dinci medya, Türkcell’in reklamına “Hayır” diyemedi! 23 Nisan’ı kutlamadılar ama; parayı görünce…

Aşırı dinci yayın politikasıyla Cumhuriyet’in tüm değerlerine, özellikle de laiklik ilkesine karşı çıkan bu gazete, milli bayramlarımızı yok saymayı, kutlamamayı gelenek haline getirdi.

Türk basınının en güzel geleneklerinden biriydi. Milli bayramlarda bütün gazeteler sürmanşetten ya da manşetten bayram kutlamaları yayınlar, neredeyse bütün köşe yazarları bayramla ilgili yazılar kaleme alırdı. Siyasetçilerin bayram mesajları okurla paylaşılırdı.
Böylece yayın politikası ve siyasi görüşü ne olursa olsun; bütün gazeteler “millet olmamızın en büyük göstergesi” olan milli bayramlarımızda “tek yürek” olmayı başarırdı.
*
Her güzel şey gibi bu güzel gelenek de son 22 yıllık dönemde bozuldu.
İlk hamle, iktidar mensuplarının bazı milli bayramları kutlamamak için bahane üstüne bahane yaratmalarını fırsat bilen bugünkü adıyla Yeni Akit gazetesinden geldi.
Aşırı dinci yayın politikasıyla Cumhuriyet’in tüm değerlerine, özellikle de laiklik ilkesine karşı çıkan bu gazete, milli bayramlarımızı yok saymayı, kutlamamayı gelenek haline getirdi.
Sonra ona diğer dinci gazeteler katıldı.
Sonuçta bir çok gazete, sanki dün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı değilmiş gibi davrandı ve günün önemini belirten küçücük bir haberi bile birinci sayfasına girmedi.
Merak edenler için bu gazeteleri sıralayayım:
Yeni Akit, Türkiye. Diriliş Postası, Milat ve Yeni Birlik…


*
Evet; bu gazeteler ne yazık ki söz birliği etmişçesine tek satırlık bir bayram haberi yapmayı bile okurlarına çok gördü.
Bana göre bu; ülke işgal altındayken, kelle koltukta önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni, sonra Cumhuriyet’i kuranlara karşı yapılan büyük bir vefasızlık ve saygısızlık…
Bu gazeteleri yayınlayan arkadaşlar da çok iyi biliyorlar ki eğer bugün varsak, hayattaysak ve mesleklerimizi yapabiliyorsak, bunu “ihanet” ettikleri o insanlara borçlular…

*
Diyeceksiniz ki, “Sana ne? Demek ki adamlar bu Cumhuriyet’ten memnun değil. Bizim için bayram olan günler, onlar için cenaze günü… Bırak kutlamasınlar.”
Buna bile eyvallah derdim; inanır mısınız?
“Kendi ideolojilerine ve ilkelerine uygun davranıyorlar” diye düşünürdüm.
Ama değil…
Tek sütunluk bayram kutlamasını okurlarıyla paylaşmayı çok gören bu vefasız, kadir kıymet bilmez arkadaşlar; para söz konusu olunca “ilkelerini ve ideolojilerini” bir kenara bırakıverdi.
İsimlerini saydığım bu gazetelerin hiçbiri bayramı kutlamadı ama hepsi Türkcell’in dokuz sütunluk bayram kutlama reklamını yayınlamadan da edemedi.
Yani siyaset de, ideoloji de ilke de para karşısında yok oluverdi.

*
İşte hanımlar, beyler; bu kadardır bunların kahramanlıkları!
Eserler, gürler, atalarımıza bile hakaret ederler ama…
Üç kuruşu görünce de yelkenleri böyle suya indiriverirler!
Gerçekten Cumhuriyet karşıtıysan, Meclis’in kurulmasından ve laiklikten rahatsızsan, o zaman sadece bayramları kutlamamakla kalmaz, o paralı reklamları da yayınlamazsın…
Yayınlarsan, işte böyle komik duruma düşersin…
*
Erbakan Hocanızın üslubuyla çekeyim kulaklarınızı, belki anlarsınız!
Sizi gidi pabucumun gericileri sizi…
Sizi gidi paragözler sizi!