Medya
03 Eki 2012 16:09
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:13
TÜRKİYE'DE MESLEĞİNDEN DOLAYI TUTUKLU KAÇ GAZETECİ VAR?
Posta gazetesi yazarı Nedim Şener, CPJ'in ‘Hapisteki gazeteciler raporu'nu köşesine taşıdı.
Posta gazetesi yazarı Nedim Şener, merkezi New York’ta bulunan
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ‘Hapisteki gazeteciler raporu’nu
köşesine taşıdı.
Şener "CPJ raporu: Türkiye’de 66 gazeteci mesleğinden dolayı tutuklu" başlıklı bugünkü köşesinde şöyle yazdı:
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışında özgürlüklere vurgu yapan konuşması gündeme damgasını vurdu. Gül özetle “Gazeteciler haber yaparken özgür olmalı, gazetecilik faaliyetlerinden dolayı hapsedilmemeli” dedi.
Cumhurbaşkanı’nın konuşmasının bu bölümü, beni 6 Mart 2011 tarihine Ahmet Şık ile tutuklandığımız o güne geri götürdü. Cumhurbaşkanı o gün de “Gazeteci tutuklamalarından kaygılıyım” demişti. Gül, Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşların basın özgürlüğü konusundaki raporlarının Türkiye’nin saygınlığına gölge düşürdüğünü biliyordu ve bu raporlar ardı ardına geldi.
Başbakan ve hükümetin bazı isimleri ise sürekli tekrarlıyordu: “Onlar gazeteci değil, gazetecilikten dolayı cezaevinde değiller.” Hatta “tecavüzcü, soyguncu” bile dediler.
Dosyalar incelendi
Bu dönemde, Aralık 2011’de merkezi New York’ta bulunan Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ‘Hapisteki gazeteciler raporu’nu açıklamıştı. Türkiye’de yaklaşık 100 gazeteci cezaevindeyken bu raporda Türkiye’de sadece 8 gazetecinin hapiste olduğu savunulmuştu. Hükümet de bu raporu sahiplenmişti.
CPJ’nin geçen yılki raporu büyük tepki çekti. Bunun üzerine bu yıl hapiste olan gazetecilerin dosyalarını tek tek incelediler.
Şimdi size CPJ’nin 2012 yılı raporunu açıklayacağım. Ekim sonunda açıklanacak raporun Türkiye ile ilgili tespitlerini dünyada ilk okuyan sizler olacaksınız.
En kötü rakam
Gazetecileri Koruma Komitesi araştırmada şu sonuca ulaştı: “15 Haziran 2012 itibarıyla hapishanede bulunan 82 gazetecinin 66’sı mesleki faaliyetleri nedeniyle tutukludur.”
Bu sonuç “Onlar gazetecilikten dolayı hapiste değil” diyenlere duyurulur. Ayrıca CPJ, Türkiye’nin bu konuda İran İslam Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti’nden de kötü durumda olduğunu duyuracak.
Bu yıl yayınlanacak raporda 3’üncü Yargı Paketi’nin de hapisteki gazetecilere özgürlük getirmediği belirtilirken, fikir suçlularına karşı hükümetin söz verdiği 4.Yargı Paketi’nin hızlandırılması talep edilecek. Ama hapisteki gazetecilerin kaderi hakkında son sözü Başbakan söyleyecek.
Cumhurbaşkanı’nın sözleri ise bir uyarı ve temenniden ibaret. Ancak görünen o ki yakın gelecekte hükümetin gündeminde gazetecileri hapisten kurtaracak bir paket görünmüyor. Yani Türkiye bu kara leke ile daha bir süre yaşayacak.
Şener "CPJ raporu: Türkiye’de 66 gazeteci mesleğinden dolayı tutuklu" başlıklı bugünkü köşesinde şöyle yazdı:
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışında özgürlüklere vurgu yapan konuşması gündeme damgasını vurdu. Gül özetle “Gazeteciler haber yaparken özgür olmalı, gazetecilik faaliyetlerinden dolayı hapsedilmemeli” dedi.
Cumhurbaşkanı’nın konuşmasının bu bölümü, beni 6 Mart 2011 tarihine Ahmet Şık ile tutuklandığımız o güne geri götürdü. Cumhurbaşkanı o gün de “Gazeteci tutuklamalarından kaygılıyım” demişti. Gül, Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşların basın özgürlüğü konusundaki raporlarının Türkiye’nin saygınlığına gölge düşürdüğünü biliyordu ve bu raporlar ardı ardına geldi.
Başbakan ve hükümetin bazı isimleri ise sürekli tekrarlıyordu: “Onlar gazeteci değil, gazetecilikten dolayı cezaevinde değiller.” Hatta “tecavüzcü, soyguncu” bile dediler.
Dosyalar incelendi
Bu dönemde, Aralık 2011’de merkezi New York’ta bulunan Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ‘Hapisteki gazeteciler raporu’nu açıklamıştı. Türkiye’de yaklaşık 100 gazeteci cezaevindeyken bu raporda Türkiye’de sadece 8 gazetecinin hapiste olduğu savunulmuştu. Hükümet de bu raporu sahiplenmişti.
CPJ’nin geçen yılki raporu büyük tepki çekti. Bunun üzerine bu yıl hapiste olan gazetecilerin dosyalarını tek tek incelediler.
Şimdi size CPJ’nin 2012 yılı raporunu açıklayacağım. Ekim sonunda açıklanacak raporun Türkiye ile ilgili tespitlerini dünyada ilk okuyan sizler olacaksınız.
En kötü rakam
Gazetecileri Koruma Komitesi araştırmada şu sonuca ulaştı: “15 Haziran 2012 itibarıyla hapishanede bulunan 82 gazetecinin 66’sı mesleki faaliyetleri nedeniyle tutukludur.”
Bu sonuç “Onlar gazetecilikten dolayı hapiste değil” diyenlere duyurulur. Ayrıca CPJ, Türkiye’nin bu konuda İran İslam Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti’nden de kötü durumda olduğunu duyuracak.
Bu yıl yayınlanacak raporda 3’üncü Yargı Paketi’nin de hapisteki gazetecilere özgürlük getirmediği belirtilirken, fikir suçlularına karşı hükümetin söz verdiği 4.Yargı Paketi’nin hızlandırılması talep edilecek. Ama hapisteki gazetecilerin kaderi hakkında son sözü Başbakan söyleyecek.
Cumhurbaşkanı’nın sözleri ise bir uyarı ve temenniden ibaret. Ancak görünen o ki yakın gelecekte hükümetin gündeminde gazetecileri hapisten kurtaracak bir paket görünmüyor. Yani Türkiye bu kara leke ile daha bir süre yaşayacak.
