Medya
26 Ağu 2012 10:14 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:04

ÖZAY ŞENDİR VATAN'I TOPA TUTTU; "TERÖR JARGONU KULLANILIYOR"

Star yazarı Özay Şendir, medya ile terörün karşılıklı bir menfaat ilişkisi içinde olduklarını iddia etti..

Karşılıklı menfaat ilişkisi

Terör-medya ilişkisinde karşılıklı bir menfaat ilişkisi vardır.  Terörizm, yaptığı eylemin medyada yer bulmasıyla, hem siyasete mesaj vermeyi hem halkta dehşet ve bıkkınlık yaratmayı hem de kendi tabanından destek, para, eleman bulmayı amaçlar. Bu verdikleri karşısında medya da reyting, tiraj, etki gücü, alır. Sıkıntının başladığı nokta da işte tam burasıdır. Birincisi medya haberi ilk ya da en detaylı veren olmak için terör saldırılarında editoryal akıl süzgecini hayata geçiremez.

***

İkinci ve daha can sıkıcı olan, haberi diğerlerinden farklılaştırmak için yapılan hatalardır. Mesela şehit cenazelerinde kullanılan dokunaklı fon müzikleri ve devrik cümlelerle dolu metinler ekran başına seyirci toplar. Şiddet dolu görüntülerin nadiren bir, genellikle de birden çok kez kullanılması da seyirci sayısını arttırır. Ancak her 2 hatada terörün en büyük hedefi olan birlikte yaşama duygusunu örseleyerek aslında teröriste hizmet etmiş olur. Diğer bir sıkıntı haberi farklılaştırmaya terör örgütünün jargonu ve propagandasına alet olmaktır. Mesela bu hafta bir gazetemizde “HPG Ana Karargah Komutanlığı” ifadesi kullanıldı. Bu tanımlama PKK’nın kullanığı bir tanımlamadır ve bunu gazetede kullanmak hem jargon hem de propaganda imkanı sağlamaktır.

***

Sıkıntılı bir başka nokta da terörün siyasi hedeflerini karşıt fikirlere tartıştırmaktır ki ülkemizde bu format çok tutulur. Televizyonculuk deyimiyle ‘stüdyoda konuşan iki kafa’ ilgi çekmez ama ‘3 kafadan ikisi’ hararetli bir tartışmaya tutuşursa program seyredilir. Türkiye’de bu seçenek çok kullanılır ve üstüne üstlük ekrana çıkarılanlar fikirlerini nasıl savunduklarından ziyade karşısındakine nasıl davrandıklarına göre seçilir. Terör değil ama başka bir konuyu tartışırken karşısındaki gazeteciye ‘hamam böceği’ diyebilen emekli bir paşanın tekrar tekrar ekrana çıkarılması bu duruma güzel bir örnektir.

***

Dünden bu yana sorguladığım ya da örneklerini verdiğim şeylerin hiçbiri haber alma özgürlüğünün engellenmesiyle alakalı değil. Tüm bu yazdıklarım terör haberlerinde kullanılan dil, görüntü, acele etme ve yayında kalma ısrarının bir noktadan sonra terörün işine yarabildiğini göstermeyi amaçlıyor. ‘Siyasi hedeflerin’ tartışıldığı programlara gelince, demokratik seçim yapılan bir ülkede, terör örgütüyle aynı tabanı paylaştığını söyleyen parti en etkin olduğu coğrafyada bile ancak ikinci parti olabiliyorsa tartışmanın adı Kürt sorunu değil terör tartışmasıdır. Kaldı ki sivilleri hedef alan bombalı saldırılar, uyuşturucudan gelen paralar, insanlardan zorla toplanan paralar,  dağa kaçırılan çocukları konuşmadan sadece siyasi hedefleri tartışmak da kimin işine yarar varın siz karar verin. Tüm bu yapılan hataları aslında çok sık duyduğunuz bir cümleyle özetleyebiliriz. ‘Hain pusu’ çok duyduğumuz bir laftır. Pusunun mert olanını hiç gördünüz mü siz?

Özay ŞENDİR / STAR GAZETESİ