Gündem
02 Oca 2013 09:14 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:34

"MUHTEŞEM YÜZYIL DEĞİL SULTANIN HAREMİ"

RTÜK Başkanı Dursun, Başbakan'ın çıkışıyla tartışılmaya başlanan ‘Muhteşem Yüzyıl' dizisiyle ilgili açıklamalar yaptı

RADYO Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Davut Dursun, Başbakan’ın çıkışıyla tartışılmaya başlanan ‘Muhteşem Yüzyıl’,  Behzat Ç. dizisiyle ilgili açıklamalar yaptı:
 
ATATÜRK’Ü KÖTÜLEYEMEZSİN

“Zaman zaman ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisini izliyorum. Ancak televizyon izlerken ‘şu yayında ihlal var mı acaba’ diye izlemiyorum. RTÜK’te profesyonel arkadaşlar zaten yayınları takip ediyor. İhlal varsa rapor hazırlıyorlar. Ortadoğu’da ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisi ‘Sultanın Haremi’ diye yayımlanıyormuş. Yapımcının tartışmaları dikkate alan bir hassasiyet içinde senaryoda birtakım değişiklikler yapması beklenebilir. Benim de böyle bir beklentim var.”

“Atatürk’ü sevsen de sevmesen de bu ülkenin milli değeri. Özel bir düzenleme olmasa da Atatürk ile ilgili kötü bir yayın yapabilir misin? Yapmamalısındır da. Toplum hassasiyet gösterir. O nedenle tarihi şahsiyetlerle ilgili de aynı şey söz konusu olmalı. Meclis Başkanlığı Milli Saraylar Dairesi Başkanlığı bir kitap yayınladı. ‘Osmanlı’da Harem ve Cariyelik’ diye.”

CARİYELER DEKOLTELİ DEĞİL

“Cariyelerle ilgili birtakım gravürler, resimler var. Cariyeler Muhteşem Yüzyıl’daki gibi açık yakalı, dekolteli değil. Haremle ilgili insanın beyninde bir ütopya var, özellikle Batılıların kaleme aldıkları. Yapımcıların Muhteşem Yüzyıl’da kullandıkları argümanlar da Batılıların yazdıkları aslında.”

Behzat’ı biz evlendirmedik

RTÜK Başkanı Dursun diğer dizilerle ilgili de şunları söyledi:

“Bazen arayıp diyorlar ki, ‘Geçen hafta şikâyet etmiştim şu diziyi, niye hâlâ yayında?’ RTÜK’ün böyle bir yetkisi yok. Bir dönem ‘Behzat Ç.’ ve ‘Bir Kadın Bir Erkek’teki kişileri evlendirmeye çalıştığımızı sanıyorlardı. ‘İlgimiz yok, biz çöpçatanlık yapmıyoruz’ dedik, ama bu anlaşılmadı. Herhalde bu gibi durumlarda ilan vermemiz gerekecek ‘Behzat Ç. evlendi ama bizimle ilgilisi yok. Not: RTÜK’ diye.”