Medya
22 Ağu 2006 05:46 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 12:46

MEDYA ALİ KIRCA SINAVINDA SINIFTA MI KALDI?

Medya, Zülfikar Doğan'a göre bu sınavda çaktı, karnesi zayıf dolu.Doğan, Ali Kırca olayının medya için tam bir turnusol kağıdı olduğunu söylüyor.

Medyanın Ali Kırca ile imtihanı...

Ben bu yazıyı yazarken, TV´ye çıkacak mı, çıkmayacak mı henüz bilinmiyordu. Ama, tam bir turnusol káğıdı oldu. Medya bu sınavda çaktı, karnesi zayıf doldu.

Medyanın eveleme - geveleme, bin dereden su getirme, bahane üretme, `tandır ekmeği´ gibi halleri Ali Kırca vak´ası ile netleşti.

Aldatma sayfaları açan, aldatanları liğme liğme parçalayan, `özel hayat, mözel hayat´ takmayan, `aldatan ahláksızları!´ yerden yere vuran medya, söyle bana;

Kırca aldatmasında ne oldu sana?

2 yaşındaki Şerefcan´da, fırıncı baba, aldatan ana, biyolojik baba, biyolojik babanın dört çocuğunu daha doğuran, Şerefcan´ı da evine alan üvey anayı, babaanne ve büyükbabayı bile bulan medya, bir türlü Kırca´yı ve yatağındaki `siyah saçlı genç kadını?!´ bulamadı.

Görmediler, bulmadılar, mikrofon tutup konuşturmadılar.

Buldular da, nedense tam Kırca´nın ekrana çıkacağı gün buldular.

`Özel´ diye damga vurup, `İlk bize konuştu!´ diye Kırca´nın eşinin peşinde koşmadılar. Kapısında yatmadılar. Susup - pusup kaldılar.

Pınar Altuğ´un tüm aldatma şeceresini, cep telefonu ESEMES´ini, internette 81 sitesini, EMESEN çetleşmesini ortaya döken. Kimine göre, `aldatmaya meyyal, aşüfte kimyasını afişe eden´, kimine göre `1, 2, 3 daha fazla Vietnam, Ernesto´ya bin selám, erkekten erkeğe koş devrime devam!´ diyerek `devrimcileştiren´ medya. Kırca olayında `karşı devrime´ pasifizm, revizyonizm, elitizm, üç maymunizme, teslim oldu.

***

Taşkesen Paşa vak´asında, deşifre yayınlayanlar, ta Afganistan´ları arayıp eski gazeteci sevgiliyi bulanlar, köşelerinde `İşte o kadın gazeteci, başka gazeteler gibi rumuz değil, ismini açıklıyoruz; A... A...´ diye yazanlar...

`Kadını ve adını´ ilanla duyuranlar, Kırca´da kör, sağır oldular.

Politikacı, iş adamı, bürokrat, gariban vatandaş yapsa mangalda kül, pencerede ne perde, ne tül bırakmayanlar, dut yemiş bülbül oldular.

Saf tutup, fantezi video´sunun arkasında durdular. Hakko vak´asında `Bir daha Vakko giymeyeceğim!´ diye, kampanya başlatan kadın yazarlar, `Kırca´nın altındaki hemcinslerine´ sahip çıkmadılar, ya da iki satır bile olsa kınayamadılar.

Bettina Hakko´ya `vah, vah´ diyenler, Kırca´nın eşinin adını anmadılar, sormadılar, `Boşa onu´ diye akıl da satmadılar.

Taşkesen Paşa generallikten istifa edip gitti.

Ali Kırca, gazeteciliğin, televizyonculuğun duayeni olarak, mesleğin general mertebesinde değil miydi? İstifa edip mesleği bıraksa, mesleğin duayeni - generali, genç gazetecilere, televizyonculara, örnek olsa kimse ona `Bırakma, on pornon daha çıksa umurumuzda değil, sen bu ülkeye ve bu medyaya lázımsın´ der miydi?

Kırca çıkıp, `Evet o görüntülerdeki benim. Yaptım, yattım. Bu andan itibaren de mesleği bıraktım!´ dese, bu en doğru, en dürüst, olanı değil miydi?

Ali Kırca da `evli barklı - iki de çocuklu´ bir aile babası. Medyanın tavrına bakarsanız, baştan sona mubah bunu yapması.

Sahip çıkmak için Kırca´ya kimi romantik meslektaşlar, köşesinde hikáye ediyor maziden acıklı bir smokin hatırası.

Kimi güya destek çıkar görünüp, en porno tabirlerle ve iştahla anlatıyor videoyu ve Kırca´daki cinsel performansı!

Sonra da riya ile yazıyorlar `Kırca, ekranların as´ı! Enkırmenlerin has´ı! Bir nefs düşkünlüğü, bir zafiyet hatası. Niye olsun cezası? Kırca, ekrana çıkmalı, silinmeli renkl