Politika
27 Ara 2022 23:30 Son Güncelleme: 27 Ara 2022 23:38

Ahmet Özal'dan Erdoğan ve seçim iddiası

Eski Cumhurbaşkanlarından Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, kaybetme ihtimalinin olduğu bir seçime girmez." dedi.

Merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu TEK Parti Genel Başkanı Ahmet Özal, "Cumhurbaşkanı Erdoğan kaybetme ihtimalinin olduğu bir seçime girmez" açıklamasında bulundu.

Ahmet Özal'ın HaberGolbal'de yaptığı açıklamalardan satır başları şöyle:

Kılıçdaroğlu ile Akşener arasında bir gerginlik var ama bu 6'lı masanın dağılacağı anlamına gelmiyor. Bu görüşmeyle buzlar eriyecektir diye düşünüyorum. En büyük sorun Kılıçdaroğlu'nun adaylığına 6'lı masadaki bazı kişilerin sıcak bakmaması. Kılıçdaroğlu, tüm çabalarına rağmen oylarının artmadığını görürse aday olmayabilir, bence illa da aday olacak diye bir şey yok. Başkasının kazanma ihtimali varken aday olacağını sanmıyorum. Son birkaç aydır, Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nun çok önüne geçti, Yavaş'ın biraz altında kaldı. Şubat ayına kadar aday belirleyeceklerini sanmıyorum.

YENİ ADAYLAR DA ÇIKABİLİR

Mansur Yavaş iyi bir insan, ama mutlaka özgeçmişi, yapacaklarını, özgeçmişini ve yaptıklarını anlatması lazım aday olacakların. Ancak bu kişilere, ekonomi, Suriye gibi konular sorulmadı. Kılıçdaroğlu, popstar seçmiyoruz, cumhurbaşkanı seçiyoruz, demişti. Cumhurbaşkanı adayı olacaksanız tecrübeniz, bilgi birikimiz ne, bunları soracak insanlar. Türkiye'yi idare etmek o kadar kolay bir iş değil. Yavaş çok bilgili olabilir, sonuçta belediye başkanlığında başarılı. Dış dünyayı bilmeniz, ekonomiden anlamanız lazım. Türkiye'de 85 milyon insan var, çok kaliteli insanlar var. Türkiye, başka insanları da konuşacak. 6 ay var seçime, yeni insanlar çıkacak, çok daha kapasitesi olan insanlar çıkacak.

Sayın Erdoğan 21 yıldır iktidarda, bu kolay bir iş değil. Dünya tarihinde demokrasiyle seçilen ve iktidarda kalan birisi çok az. Halkı iyi bilen birisi. Ekonomi kötü kimse iyi demiyor, ama Erdoğan hala nasıl yüzde 30'larda oy alıyor diye insanlar birbirlerine soruyor. Ben köy kahvelerinde çok şey öğrendim. bizim insanımız oy verirken hiç hata yapmamıştır şu ana kadar ama Erdoğan'ın karşısına bir aday koyamazsanız kazanır. Erdoğan'ı indireceğiz, diye bir siyaset yapılamaz. Siz meseleleri konuşacaksınız, biz daha iyisini yaparız diyeceksiniz.

MAVİ VATAN ÇOK ÖNEMLİ

Oy verenleri suçlayarak seçim kazanamazsınız. Erdoğan'ın iyi yaptığı ve yanlış yaptığı şeyler var. 2002 yılında 12 büyükelçimiz vardı şu an 40 büyükelçimiz var, Mavi Vatan çok önemli, Türkiye'yi Anadolu'ya hapsedemeyiz, yoksa sizi yok ederler, bunlar doğru hareketler. Ekonomide çok yanlış yapıldı. Muhalefet, iktidarın yaptığı doğru şeyi alkışlamalı. 6'lı masanın en çok üzerinde durduğu konu, parlamenter sistem. Bu sistemde yargı yasama yürütme de pek bağımsız değildi. Sistemde eksiklikler dışında sadece bir kişinin gitmesi üzerinden siyaset yaparsanız kaybedersiniz ve halkı da kızdırırsınız.

EKONOMİ ÇÖZÜLMEDEN DEMOKRASİ ANLATILMAZ

Asgari ücret şu anda yeterli olabilir ama iki ay sonra yeterli olmayacak. Beyaz peynir 198 liraysa 150 liraysa düşmez, enflasyonu sıfıra indirdiğinizde orada durur ama aşağı düşmez. Burada hatalar yapıldığını çok iyi biliyorum. 6'lı masanın programlarını dinliyorum ama bundan ziyade insanlar kendilerini ilgilendiren konulara bakıyor, ekonomiyi çözmeden fark etmez, istediğiniz kadar demokrasiyi anlatır.

Asgari ücret şu anda 8 bin 500 lira ama iki ay sonra yetmeyebilir, yeni bir düzenleme yapmak zorunda kalacaklar. Mutlu insan üretken olur, mutsuz insan üretken olmaz ve çalışmaz da. Türkiye'de büyük bir İstanbul depreminden söz ediliyor ama Türkiye'nin vergi gelirinin yüzde 80'i burada. Buradaki fabrikaları Anadolu'ya da yazmamız lazım. Çok tehlikeli bir yerde yaşıyoruz. Aday olacak kişiyi bu milletin iyi tanıması ve halkın önüne çıkıp gazetecilerin sorularına en iyi şekilde cevap vermesi lazım.

Mansur Yavaş'ın cumhurbaşkanlığında ne yapacağını duymam lazım. Herkesin duyması lazım.

MERAL AKŞENER'İN SİYASETİNE BAKIŞI

İmamoğlu'na verilen karar yanlış ama henüz kesin değil. Erdoğan'a verildi zamanında ama daha yargıtay var dedi. İmamoğlu'nun bunu bir şova çevirmesini doğru bulmuyorum. Meral Hanım asla aday olmaz, çok kararlı bir insan. Ben aday olacağım dersem olur, olmayacağım dersem olmaz. Meral Hanım'ın samimiyetidir o sarılma, orada bir şov yok. Hareketleri samimidir, onda çok fazla şov görmüyorum. Bu işin sonunda bir yasak çıkar ya da çıkmaz. Ama Kılıçdaroğlu Almanya'dayken İmamoğlu'nun bu şekilde bir girişimde bulunması çok erkendi. Dönünce daha detaylı bir çalışma yapılabilirdi, bana göre zamansızdır. Bugünkü görüşmeden bir ayrılık açıklaması çıkmaz.

BAŞKALARININ ADAYLIĞI DA KONUŞULACAK

Şu anda hiçbir masada değiliz, biz kendimize güveniyoruz. Partimiz seçime girmeye hazırdır, teşkilatlar hazırdır, seçime gireceğiz. Ama bu biz bir başka kurmayız demek değildir bu. Şu anda bizim her partiyle ilişkimiz iyi, Fatih Erbakan mesela çok başarılı bir genç. Belki zaman gelir, biz de başka bir masa kurarız ama şu an çok erken. Muharrem İnce ile hiç görüşmedim ama tanırım. Türkiye, başkalarının adaylığını da konuşmaya başlayacak. 6'lı masa kolay kolay ayrılmayacak. Ortak aday çıkarabilirler ama bildiğimiz birisi olmayabilir.

Sadece Meral Hanım'ın değil İYİ Parti teşkilatının da Kılıçdaroğlu'nun adaylığını onaylayacağını sanmıyorum. Kemal Bey, çok enteresan açılımlar yaptı, başörtüsü konusunda helalleşelim dedi. Artık kendisini sadece sol diye tanımlayan bir kitleye değil herkese hitap etti. Bu, bir şey getirir mi kendisine zaten anketlerde birkaç ay sonra göreceğiz.

CUMHURBAŞKANI ADAYI OLABİLİRİM

Cumhurbaşkanı adayı olabilirim. Birçok sıkıntımız var, o Cumhurbaşkanlığını yapabilmem için benim çok iyi bir kadroya sahip olmam gerek, ekonomi ve dış politikada. Kimse tek başına çıkamaz. Türkiye iradesi zor bir ülke, ABD'yi yönetmek daha kolay. Dünyanın merkezi Türkiye çıkıyor, tam noktası da Kırşehir.

Cumhurbaşkanı 750 metreküpten bahsediyor, iyi bir rakam. Türkiye'nin yıllık 50-60 milyar metreküp. Daha fazla doğalgaz bulmaya da gerek yok. 2030'dan sonra kullanılmayacak, nedeni sera gazları, hava kirliliği... Şu anda soğuk füzyon diye bir çalışma yapılıyor dünyada. Bu işin içinde birçok şirket çalışıyor. Atomları mesela, nükleer enerji atomun parçalanmasıyla elde edilir ama bu, radyasyon yarar ve zararlıdır. Soğuk füzyon tam tersi iki atomun birleşimiyle olur ve doğaya zarar vermez. Soğuk füzyondan enerji elde etme gerçekleşecek. Soğuk füzyon ile birlikte dünya başka bir evreye geçiyor. Şu anda devletin, üniversitelerde soğuk füzyon çalışmalarına ağırlık vermeli ve onun için de YÖK kaldırılmalı, YÖK kaldırılırsa daha rahat araştırma yapabilirler. Üniversitelerin daha rahat çalışabilmesi için YÖK kaldırılmalı.

Özal Başbakan olmadan önce Kürtçe müzik yasaktı, serbest bırakıldı, kıyamet mi koptu. Cem Karaca komünist olduğu için ülkeden atıldı. Kaldırıldı o madde, komünist partisi de kuruldu. İnsanlara, şiddete başvurmadığı sürece düşünce özgürlüğü verilmesi lazım. Hep korkutulduk, Türkiye, komünist olacak diye.

HDP, resmi olarak YSK tarafından onaylanmış bir parti ve vekilleri var, maaş alıyor, bir başkanvekilleri de var. PKK üzerinden saldırılar var. Bir sürü Belediye Başkanına kayyum atandı HDP'de. Terörle bağlantılı birileri varsa hukukun gereği yapılmalı. Belediye encümeninden neden başka biri seçilmiyor da kayyum atanıyor bu da doğru değil. bütün HDP'yi bir PKK olarak görmek doğru değil.

HDP'den teröre ve PKK'ya sempati duyan çok da insan yok. Türkiye, büyük bir devlet olmak istiyorsa Kürt meselesinde büyük adımlar atmalı, bu sorunu çözemeyen büyük olamaz. Geçmişte yanlışlar var, Kürtler kendilerini bir ayrışmış olarak görüyorlar, bunu ortadan kaldırmak lazım. Kürtlerin yaklaşık yüzde 60'sı Ankara'nın batısında yaşıyor. İnsanlar arasında bir sorun yok ama siyaset maalesef insanları bu hale getiriyor. Yabancılar bizi Kürt, PKK, terör meselesinden yumuşak karnımızdan vuruyorlar. Bizi vuracakları bir nokta veriyoruz. Kürt açılımı yapıldı ve başarılı olmadı. Meclis müdahil olsaydı keşke ama bir cesaretti. Türkiye, bu sorunu kendi kendine çözmek zorunda.

HDP kendine bir aday çıkarabilir. Ama HDP'yi dışlamak doğru değil. En büyük sıkıntı HDP'nin kapatılma mahkemesi var. Parti kapatılması konusu artık gündemde olmamalı. Partiler tüzel kişiliktir, canlı kişiler değildir. Demirtaş, terörü ve şiddeti kabul etmiyorum, diyor. Güzel gelişmeler bunlar. Demirtaş, Kavala veya herhangi birinin karar verilmeden hapiste kalması doğru değildir, süratle karar çıkmalı ve cezasını çekmeli ya da tutuksuz yargılanmalı. Tutuklanıyor, 3 yıl geçiyor daha iddianame yok. Adalet hızlı tecelli etmeli. Mahkeme devam ederken 5-10 sene yatırmayın insanları.

AYIP ETMEMEK İÇİN YÜZDE 25 DEDİM, BARAJ SORUNUMUZ YOK

Yüzde 25 alacağız, demiştim ben. Ben de çok ayıp etmemek için yüzde 25 dedim. Ben Türkiye'yi hep geziyorum, kendi içimizde anket yaptırıyoruz. Her geçen kararsızlar azalmayacak artacak, biz onların da adayını alacağız. Karasızlar yüzde 40 olacak. Ben insanlardan baskı görmeye başladım, bir teyze beni gördü, evladım sen Özal'ın oğlu değil misin, neden bir şey yapmıyorsun, dedi. Böyle olunca bir şey yapmak zorunda hissediyorsunuz. Bu ülke için bir şey yapmaya çalışırım ama olur ama olmaz. Denerim, olmazsa, olmadı derim.

Z KUŞAĞI BELİRLEYİCİ Mİ OLACAK?

Z kuşağı çok farklı, her şey çok hızlı gelişiyor. Bu gençler, siyasi partileri sevmezdim. Gençlere partiler pek hoşlarına gitmiyor, benim gibi siyaseti sevmeyen siyasetçilere oy verecekler. Temsili demokrasiler bitiyor, artık herkesin elinde telefon var. Verilen karar beğenilmiyor çünkü senin verdiğin şeyleri ben de biliyorum diyebiliyorum. Particilik de bitecek, en demokratik sistem muhtarlıktır, partisi yok çünkü.

Belediye başkanlarının partisi olmasın, halkın adamı olsun. İngiltere'de vekillerin yüzde 25'i bağımsızdır, halk seçiyor. İleride dünyada particilik bile kalkacak. Temsili demokrasiler bitecek. Gençleri hafife almak çok iyi değil, gençler apolitik değil diyorlar tam tersi, iyi biliyorlar, bir de onların önyargısı yok, önyargısı olmayanlar daha iyi karar verir. Ben gençlerin mevcut siyasilere çok yöneleceğini sanmıyorum.

16 YAŞINDA HAMBURGERCİDE ÇALIŞTIM

Z kuşağı aksine anne babasına ona oy verme buna oy ver demeye başladı. Ben tabii, yetişme tarzım babamdan farklı. Babam ABD'de görevliyken bend e lise ve üniversiteyi orada okudum, uzun yıllar ABD'de kaldım. IMF'de çalıştım. Bana hep, ABD vatandaşı oldun mu, diye sorarlar, olmadım. Kütüğüm hala Malatya'da, geleneksel bir yapım var benim. Amerika'da çalıştım, 16 yaşında ehliyet aldım, babam bana araba aldı, al kullan dedi. Kullanmak istiyorsan da git çalış dedi bana. Ben de hamburgercide yerleri süpürerek işe başladım. Ben çalışarak ve 17 yaşından sonra yalnız yaşayarak büyüdüm.

TURGUT ÖZAL'IN ÖLÜMÜ

Bu konu kapandı, şüpheler vardı. Bu konu konuşulunca birisi beni aradı, babanızdan kan aldık ve bunu talep ederseniz veririz dediler. Ertesi gün 5 yıldır döken kanı hemşire o gece dökmüş dediler. Özal'ın ölümüyle ilgili 'şüpheli ölüm' diye bir rapor hazırlandı. Mezarını biz açtırmadık ama mahkeme kararıyla açıldı. İnsan vücudu 5 yıl sonra kemik olur ama 19 yıl sonra açıldı ve ceset çürümemişti. Zehir var ama zehirlenme yok diye bir rapor çıktı. Daha fazla yapabileceğimiz bir şey yok ve durum bu, dosya kapandı. En sonunda babamı Messi öldürdü, çıktı.

Babam bugün aday olsaydı, Türkiye'nin büyük problemleri var ve bunu çözmek için ortak olmamız lazım derdi. Ben milli mutabakat yöntemiyle bir parti kuracağım derdi, kıymetli insanları birleştirmeye çalışırdı. 80 darbesinden çıkmış ülkede babamın kabilesinde farklı görüşlerden insanları birleştirdi. Yine bunu yapardı. Günümüz Türkiye'sinde de mümkün, bunu yaratanlar siyasiler ve önüne geçilebilir. Toplum ayrışmaz, beraber yaşamaya alışmışız.

Yunanistan ile sorunlarımız var. 2023 yılında onlarla da seçim var, oy kazanmak için Yunan halkını Türkiye'ye karşı kışkırtıyor. Yunanistan'da sol güçlüdür ve yine Çipras kazanacak. Türk milleti kavgayı seyreder ama kavga edeni sevmez. Şu anda da yapılan o. Hiçbir siyasi parti ya da lider aleyhine konuşmam, o benim meselem değil. 80 öncesinde günde 30 genç ölüyordu, darbede bir anda bitti, bunlar hep siyasilerden kaynaklanıyor. Ümit ediyorum seçimler güzel bir ortamda geçsin. Kadın, Somalili. Taksim olayında, ağabeyi IŞİD ile bağlantılı dediler, Türkiye'de 4,54 m5 milyon Suriyeli var. Hatay'da doğan çocukların 10 tanesinden 8'i Suriyeli. Kilis, yüzde 76 Suriyeli. Atatürk, Türk unsurları olmayan kişileri sınır bölgelerine yerleştirilmemesi diye kanun var. 20 yıl sonra Hatay ve Kilis'teki nüfus yüzde 80 Suriyeli oldu, Batı da geldi, referandum yapın dedi ve böyle şehirleri kaybederiz. Yabancı nüfus bu kadar yoğun olmamalı. AK Parti bu yüzden çok oy kaybetti. 91 Körfez krizinde Kürtler Güneydoğu'ya sığındı. O zaman Türkiye kontrol etti ve gönderdi. 100 kişiden bir kişi özellikle gönderilmiş terörist olsa bu politika doğru değil. Kafeler, restoranlar yabancıları asgari ücretin yarı fiyatına yabancıları işe alacak. Türkler de bizim işimizi Suriyeli aldı diyecek ve o zamanda kavga olacak sokakta. Çok ciddi tedbir alınması lazım ve çok geç kaldık. Suriye'de elektrik, su, benzin yok. Mutlaka AB ve Arap birliğinden paralar alınarak oralar yeniden inşa edilmeli ki insanlar geri dönsün. Sayın Erdoğan Esad ile görüşmesi lazım diyorlar, biz aylardır bunu diyoruz.

CHP biraz dikkatli olmalı, seçimlerin yenilenmesi lehlerine olmayabilir. Ekrem İmamoğlu'nun seçildiği dönemdeki potansiyelini koruduğunu sanmıyorum. Genç bir siyasetçi, daha çok İstanbul'a konsantre olsaydı daha iyi olurdu, Cumhurbaşkanı adayı olmak için daha çok zamanı var, bu öyle birkaç defa da olmaz. Çevresinin de yaptığı gazla yanlışlar yaptı. Tekrar bir seçim olsa aynı oyu yakalayamaz. İnsanlar seçildikleri yerde görmek istiyorlar, başka dallara sıçramaları seçmeni kızdırır. Keşke bu kadar acele edip kendini de yıpratmasaydı.

Meral Hanım, Yavaş ve İmamoğlu olursa 'hayır' demeyiz dedi çünkü anketlere göre konuştuğu için. Belki ileride başka isimler olacak o da onları söyleyecek.

KILIÇDAROĞLU, 6'LI MASANIN ADAYI OLSA DAHİ KAZANMASI ZOR

Kılıçdaroğlu'nun kazanma ihtimali çok zayıf, 6'lı masanın adayı olsa da. Ağırlıklı merkez sağ ve aşırı sağ oylar var masada. Siyasette 2 artı 2 her zaman 4 etmiyor, oyların Kılıçdaroğlu'na gideceğini kim biliyor. Mutlaka fire olacaktır. Dikkatimi çekiyor, tüm AK Partililer hepsi Kılıçdaroğlu aday olsun derdinde, Bahçeli bile öyle olsun diyor, herkes istiyor, bunu o zaman bir oturup düşünmek lazım.

Kılıçdaroğlu aday olmazsa Erdoğan'ın aday olacağını kim garanti edebilir. Erdoğan aday olmama ihtimali de var, Kılıçdaroğlu olmazsa Erdoğan da aday olmayabilir. Oy alıp alamayacağını çok iyi bilir, ekonominin durumu belli, sıkıntılar olacağını o da biliyor, 6 ay sonra belki daha büyük sıkıntı yaşayacağız. Erdoğan, karşısına kimin çıkacağını biliyor. Adaylığını açıklasa, ben adayım demez. Havai fişek atarlar, miting yapar, milyonlar toplar. Bence kimse karar vermiş değil. Erdoğan'ın da aday olmaması gündeme gelebilir.

ERDOĞAN, KAYBETME İHTİMALİNİN OLDUĞU BİR SEÇİME GİRMEZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kaybetme ihtimali olduğu bir seçime girmez. Bu kadar seçim kazanan bir kişi, kaybedeceğini düşünürse aday olmaz, bırakmayacağım, devam edeceğim dedi. Parti Başkanı ya da milletvekili de olabilir, bundan sonraki cumhurbaşkanını çok zor günler bekliyor. Nasıl birisi olması lazım, ekonomiyi çok iyi bilmeli.

Yüzlerce şiirlerim var, yazıyorum da okuyorum da. En sevdiğim şairlerden birisi Can Yücel, Cahit Sıtkı Tarancı'yı da çok severim. Kendimde yazıyorum hasbelkader. 30 yılın üzerinde pilotum. ilk derslerimi Amerika'da aldım, çok hava gösterisi yaptım. Uçakla havada takla attım. Elime fırsat geçtikçe uçuyorum, biraz adrenaline meraklıyım, herkesin yaptığını yapmayı sevmiyorum. Cem Uzan'la ilk özel TV'yi kurduk, ilk radyoyu kurdum. Farklı işler yapmayı seviyorum ben.

Şimdi televizyonculuk zor bir iş. RTÜK kanunlarına göre idare etmek zor, özellikle TV için kurulmuş bir kurum olmaması lazım. RTÜK de kalksın, basın yayın kanunu televizyona da uygulanmalı.

TKP'li başkanımız var ve çok da başarılı. Olabilir. Takip de ediyorum, tanımıyorum ama.

LGBTİ'yi aile yapısını bozan olarak görenler var ama LGTİ'liler var siz bunları zorla istediğiniz gibi yönlendirip şekillendiremezsiniz. Aile, kadın erkektir diyor anayasada. Türkiye'de bunlar çok erken ama doğru bulmuyorum. Zaten olan oluyor. Kadın programlarını izlerken insan şaşırıp kalıyor.

İstanbul Sözleşmesi mutlaka tekrar kadınları korumak için yapılmalı. Bir kadının şikayeti üzerine erkeği hapse almak da doğru değil bazı kanıtlar olması lazım.