Medya
07 Ağu 2015 11:38 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:47

Ahmet Kekeç 3 köşe yazarını birden hedefe koydu: Asıl şerefsizlik budur arkadaş!

Şerefsizlik tartışmasına katılan Star yazarı Ahmet Kekeç, "Devlet Bahçeli ayıp etmiştir" dedikten sonra üç ünlü köşe yazarını topa tuttu.

MHP genel başkanı Devlet Bahçeli’nin “Boğazdaki yalısında viski içip HDP’ye oy veren şerefsizler” çıkışından sonra, Bahçeli'nin danışmanının “Evet, böyle şerefsizler var. Bunlar 3 bin kişi. Listesi çantamda” açıklamasına bir yandan için için isyan eden Ahmet Kekeç, "Bahçeli nefret suçu işlemiştir" dedikten sonra, o sözlere kendisi gibi itiraz eden Hasan Cemal'i, Oya Baydar'ı ve Ahmet Hakan'ı yerden yere vurdu.

Ahmet Hakan için Hatta asıl şerefsizlik budur! diyen Kekeç, köşesinde Hasan Cemal'in de Ermenilerden gaspedilmiş bir evi olduğunu anımsattı.

İşte Kekeç'in "Devlet Bahçeli ayıp etmiştir" diyip geçtiği ancak Ahmet Hakan, Hasan Cemal ve Oya Baydar'ı yerden yere vurduğu o yazıdan dikkat çeken bölümler:

İLER TUTAR YANI VAR MI BU SÖZLERİN?
Devlet Bahçeli’ye göre, şerefsizliğin tek ve biricik kıstası HDP’ye oy vermek değil... Aynı zamanda “Boğaz’da yalı sahibi olmak” ve “Erol Taş kahkahaları” eşliğinde bol bol viski tüketmek gerekiyor.
İler tutar bir yanı var mı bu sözlerin?
Elbette yok...
Kıstas Boğaz’da yalı sahibi olmak ve viski tüketmekse, bu ülkede MHP’ye oy veren, oy vermiş mebzul miktar yalı sahibi bulunabilir. Mutlaka viski de içiyorlardır.
Problem, son zamanlarda “ırkçı” söylemlere yönelen HDP’yse, bu ülkede tersinden “ırkçılık” yapan başka partiler de var... Sözgelimi MHP... HDP “siyasal Kürtçülük” yapıyorsa, MHP de en kralından “siyasal Türkçülük” yapıyor ve bu iki yapı birbirlerini üretip duruyorlar.

BAHÇELİ NEFRET SUÇU İŞLEMİŞTİR
Konuyu belki de “şeref” bağlamından çıkarıp tartışmak gerekiyor.
Bahçeli, “Sol ve sosyalist olduğunu iddia eden yapılar, neden bu ülkenin zengin muhitlerinden destek görüyor? Burada bir problem yok mu?” demiş olsaydı, haklı olurdu. Belki Türkiye’nin kendine özgü “sınıfsallığına” ilişkin verimli (siyasal) bir tartışmayı başlatabilirdi.
Bu haliyle tartışamıyoruz ve “Devlet Bahçeli ayıp etmiştir, nefret suçu işlemiştir” deyip geçiyoruz.
Bundan sonrasını işin eğlencesi oluşturuyor.
İçinde “şerefsizlik” geçen iddialı ve atarlı cümleler kurulur da, Hasan Cemal bundan alınganlık çıkarmaz mı?
Hemen balıklama atladı mevzunun üzerine ve ilk kez içinde Erdoğan geçmeyen bir yazıyla karşılık verdi: “Hem Boğaz’da evim var, hem viski içerim, hem de HDP’ye oy verdim...”

ERMENİLEDEN GASP EDİLMİŞ BİR DE KÖŞKÜN VAR
En az Bahçeli’nin sözleri kadar iddialı ve atarlı bir yazı... Öyle bir yazı ki, insanın “Eee?” diyesi geliyor.
Eee Hasan Cemal?
Boğaz’da evin var, viski içiyorsun, aferin HDP’ye de oy verdin ama bir de Ermenilerden gasp edilmiş köşkün var. O köşkün en önemli varislerinden birisin. Seni HDP’ye yönelten şefkat duyguların, günün birinde o köşk için de kabaracak mı?
Nefret ettiğin Erdoğan, gasp edilmiş Ermeni malları için 2.5 milyar dolar ödeme yaptı. Sen hissene düşen “tediye” görevini ne zaman hatırlayacaksın?

SIRADA OYA BAYDAR VAR
Hasan Cemal’in, “Ben de Bahçeli’nin zikrettiği şerefsizlerden biriyim” şeklinde okunabilecek “atarlı” yazısından sonra, “T24” sitesinin liberallerinden Oya Baydar da çıktı, “Lütfen beni de o şerefsizler listesine alın” diye ricada bulundu.
Oya Hanım’ın Boğaz’da evi yokmuş, viski de içmezmiş. Ama HDP’ye oy vermiş.
Sırada kim var?
Sırada, Hürriyet’in “Coşkun” soy isimli yazarı var.
Dayanamadı, çıktı, “Ben de şerefsizim” dedi.

NEDİR BU YER KAPMA TELAŞINIZ?
Durun yahu! “Hanginiz kara Murat?” diye sorulmuyor, nedir bu “yer kapma” telaşınız?
Kaldı ki, bazılarınız için aranan kıstas HDP’lilik olmayabilir.
Bunu hususen, “Barışı savunmak şerefsizlikse, ben de şerefsizim” diyen arkadaş için söylüyorum.

ASIL ŞEREFSİZLİK BUDUR ARKADAŞ
Barışı savunmak elbette şerefsizlik değildir ama müstear ismin arkasına sığınıp bel altı vurmak, kendi patronunun defoları ortadayken başkalarının defolarıyla uğraşmak, hakkında dava açıldığında “O müstear isim bana ait değildir, işte şahidim” deyip yalancı şahit göstermek en büyük şerefsizliktir.
Hatta asıl şerefsizlik budur!