Gündem
31 Eki 2016 12:10 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:38

TGC ve TGS'den Cumhuriyet'e operasyon tepkisi!

Cumhuriyet gazetesine sabah saatlerinde gerçekleştirilen operasyona gazetecilerden tepki yağıyor.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin "Türkiye Cumhuriyetinin ilanının 93. yıldönümünün hediyesi Cumhuriyet gazetesine terörist örgüt adına taşeronluk suçlamasıyla girmemeliydik" dedi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Cumhuriyet gazetesi ve Cumhuriyet Vakfı yöneticileri hakkında, “FETÖ/PDY ve PKK/KCK terör örgütlerine üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” suçlarından soruşturma başlatılmasını “çok üzücü” bir gelişme olarak niteleyen Bilgin, “Tüm baskılara rağmen mesleğini tarafsızlık ve meslek ilkeleri ışığında yürütmek isteyen tüm gazeteciler gazetecilere ve gazete yöneticilerine yönelik operasyonlara son verilmesini, tek tip gazeteci yaratma projesinin sonlandırılmasını talep etmektedirler” dedi.

Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu’nun gözaltına alınması, eski genel yayın yönetmeni olan ve şu anda yurtdışında bulunan Can Dündar hakkında da yakalama kararı çıkarılması ve aralarında Aydın Engin, Hikmet Çetinkaya, Güray Öz, Önder Çelik, Bülent Utku, Nebil Özgentürk, Musa Kart, Mustafa Kemal Güngör, Eser Yener, Müslüm Özışık, Turhan Günay ve Akın Atalay, gibi çok sayıda gazeteci ve yönetici için gözaltı kararı alınmasının devam etmekte olan “caydırma ve bezdirme siyasetinin” bir parçası olduğunu kaydeden Bilgin, “Türkiye’nin ve Türk medyasının geleceğinden derin endişe duymaktayız” dedi.

“Hapishanelerinde gazeteciler, düşünce adamları ve düşünceye vurulan prangalar Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye’sine yakışmamaktadır” diyen Bilgin, Türk medyasının özgürlük mücadelesinin her şartta devam ettirileceğini vurguladı.

TGS: KARAR HUKUKİ DEĞİL SİYASİ 

Türkiye Gazeteciler Sendikası açıklamasında ise özetle şöyle denildi: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklama kararın hukuki değil, siyasi olduğunun resmi gibidir. Darbenin kendileri için "Allah'ın lütfu" olduğunu ifade edenlerin, OHAL koşullarını darbe girişimi öncesinde de hedefe koydukları gazetecileri, gazete, televizyon, radyo ve dergileri halka ulaşamaz hale getirmek için bir fırsat olarak gördükleri açıktır. Defalarca söylediğimiz gibi bir kez daha altını çiziyoruz. Gazetecilik suç değildir."