Gündem
13 Nis 2012 12:24
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:32
''SİLİVRİ'DEKİ DURUŞMALAR TRT'DEN CANLI YAYINLANSIN''
Gazetecilere Özgürlük Platformu dönem başkanı Atilla Sertel, Silivri duruşmalarının TRT'den yayınlanmasını istedi
Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Gazetecilere Özgürlük Platformu dönem başkanı Atilla Sertel, Silivri duruşmalarının TRT’den yayınlanmasını istedi. Gazetecilerin özgür yargılanması gerektiğini yineleyen Sertel, “Bu görüntüler TRT’de 3 saat yayınlansa tüm davalar çöker” dedi.
TGF Genel Başkanı ve Gazetelere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Atilla Sertel, CNN Türk’te gazeteci Ayşenur Aslan’ın hazırlayıp sunduğu “Medya Mahallesi” Programı’na konuk oldu.
28 Şubat sürecine yönelik operasyonlara denk gelen programda Sertel, tutuklu gazetecilerin durumlarıyla ilgili görüşlerini aktardı.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu üyeleri, İzmir Gazeteciler Cemiyeti üyeleriyle birlikte zaman zaman tutuklu gazetecilerle görüşmek için Silivri Cezaevi’ne gittiklerini ve açık görüş yaptıklarını belirten Sertel, tecritin inanılmaz boyutta olduğunu vurguladı.
“YAZIP, ÇİZENLER DURUŞMALARI YERİNDE İZLESİN”
Sertel, “İnsani yönden bakıldığında cezaevinin içini görmek lazım. Meslektaşlarımızla açık görüşlere gidiyoruz. Sabah 9’da başlayan ziyaret akşam 8’e kadar sürüyor. Tek tek görüşüyoruz. Oraya girip oraya girmek lazım. Beton ve demir yığını. Orası buz gibi kışın. İki kazak giyip gidiyoruz ve birisini arkadaşımıza veriyoruz. Kötü bir tecrit uygulanıyor” dedi.
Sertel, Silivri Cezaevi’nde görülen davalara gazetecilerin katılması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Türkiye’de TRT’nin çok sayıda kanalı var. Bu davaların halka yansıması lazım. Halka yansıması çözecektir. Halk tarafından da izlenmeli duruşmalar. Şunu istiyoruz; nelerin yayınlanıp yayınlanmayacağı hakimlerin sansüründen geçsin ancak ifadeler, sanıkların konuşmaları, günde üç saat yayınlansın. O zaman göreceksiniz bu davaların tümü çöker. Kamuoyu anlamıyor. Medya da anlamıyor. Gazetecilerin Silivri’ye gitmesi lazım. Gitmek lazım. Orada duruşmaları izlemesi lazım. Havayı koklaması lazım. Hiç oraya gitmeden Silivri davasında yargılananları yerden yere vuranlar var ki. O dava dosyalarını açmadan, arkadaşlarımızın ne dediğini bilmeden o kadar yazı yazan var ki. Onlar hakim ve savcılar yerine koyuyorlar kendilerini.”
“ÖZGÜR YARGILANSINLAR”
Sertel, gazetecilerin özgür yargılanması gerektiğini belirterek, “Türkiye bu tip gerçeklerin yaşandığı bir ülke. Gazeteci Ali Sirmen bu ülkede Barış Davası nedeniyle 3 yıl 8 ay hapis yattıktan sonra beraat etti. Kim verecek ona kaybolan yıllarını. Zaten ceza alsaydı 4 yıl yatacaktı. Hapisteki arkadaşlarımıza kim verecek kaybettikleri yılları? Oradaki arkadaşlarımız yargılanmasın demiyoruz. Kamuoyu bunu yanlış algılamasın. Ama özgür yargılansınlar” dedi.
Çeşitli platformlarda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a gazetecilerin özgür yargılanması için çağrı yaptıklarını ve destek gördüklerini de belirten Sertel, “Sayın Bülent Arınç, ‘Lamı cimi yok serbest kalmaları lazım’ dedi. Sayın Cumhurbaşkanımızı Türkiye Gazeteciler Federasyonu üyesi başkanlarımızla Çankaya Köşkü’nde ziyaret ettik. Konuyu anlattık. Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘12 Eylül 80 sonrasında Türkiye işkence ülkesi olarak görüldü, şimdi de her yurtdışına çıktığımızda bize sürekli gazetecilerin tutuklulukları soruluyor’ dedi. Kendilerine, Türkiye Cumhuriyeti olarak özgür, bağımsız, hakkı hukuku savunan bir adalet mekanizması kurmalıyız dedim. AİHM’de yargılanan ülkelerde birinci sıradayız. Suçlanmayı, yargılanmayı hak ediyor mu buradaki gazeteci arkadaşlarımız. Duruşmalara katıldığımızda hakimlerle de görüştük. Mustafa Balbay benim üniversiteden sıra arkadaşım, sıradan bir arkadaşımız değil. Onu Bulgaristan’ın sınırına koysanız Türkiye’ye girmek için uğraşır. Suriye sınırına koysanız Türkiye’ye girmek için uğraşır. Yurtsever arkadaşlarımız bunlar” diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Hakan Fidan’ı kimseye yedirtmem” dediğini anımsatan ve Başbakan Erdoğan’ın, “Yasama yargının üzerindedir” sözünü vurgulayan Sertel, “Hani ulusun du egemenlik. Balbay, Haberal, MHP’den Alan, halkın oyuyla seçilmedi mi? Neden mecliste değiller? Ulusun kararlarına saygı duyuyorsanız yasa yapan arkadaşlarımız bunlar. Yürütme yasamanın önündeyse, arkadaşlarımız serbest kalmalı” dedi.
Çok yoğun bir gündem eşliğinde programa katıldığını belirten Sertel “Fikirlerimizi tam olarak anlatamadık. Ama biz bu mücadeleyi sürdüreceğiz” diye konuştu.
TGF Genel Başkanı ve Gazetelere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Atilla Sertel, CNN Türk’te gazeteci Ayşenur Aslan’ın hazırlayıp sunduğu “Medya Mahallesi” Programı’na konuk oldu.
28 Şubat sürecine yönelik operasyonlara denk gelen programda Sertel, tutuklu gazetecilerin durumlarıyla ilgili görüşlerini aktardı.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu üyeleri, İzmir Gazeteciler Cemiyeti üyeleriyle birlikte zaman zaman tutuklu gazetecilerle görüşmek için Silivri Cezaevi’ne gittiklerini ve açık görüş yaptıklarını belirten Sertel, tecritin inanılmaz boyutta olduğunu vurguladı.
“YAZIP, ÇİZENLER DURUŞMALARI YERİNDE İZLESİN”
Sertel, “İnsani yönden bakıldığında cezaevinin içini görmek lazım. Meslektaşlarımızla açık görüşlere gidiyoruz. Sabah 9’da başlayan ziyaret akşam 8’e kadar sürüyor. Tek tek görüşüyoruz. Oraya girip oraya girmek lazım. Beton ve demir yığını. Orası buz gibi kışın. İki kazak giyip gidiyoruz ve birisini arkadaşımıza veriyoruz. Kötü bir tecrit uygulanıyor” dedi.
Sertel, Silivri Cezaevi’nde görülen davalara gazetecilerin katılması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Türkiye’de TRT’nin çok sayıda kanalı var. Bu davaların halka yansıması lazım. Halka yansıması çözecektir. Halk tarafından da izlenmeli duruşmalar. Şunu istiyoruz; nelerin yayınlanıp yayınlanmayacağı hakimlerin sansüründen geçsin ancak ifadeler, sanıkların konuşmaları, günde üç saat yayınlansın. O zaman göreceksiniz bu davaların tümü çöker. Kamuoyu anlamıyor. Medya da anlamıyor. Gazetecilerin Silivri’ye gitmesi lazım. Gitmek lazım. Orada duruşmaları izlemesi lazım. Havayı koklaması lazım. Hiç oraya gitmeden Silivri davasında yargılananları yerden yere vuranlar var ki. O dava dosyalarını açmadan, arkadaşlarımızın ne dediğini bilmeden o kadar yazı yazan var ki. Onlar hakim ve savcılar yerine koyuyorlar kendilerini.”
“ÖZGÜR YARGILANSINLAR”
Sertel, gazetecilerin özgür yargılanması gerektiğini belirterek, “Türkiye bu tip gerçeklerin yaşandığı bir ülke. Gazeteci Ali Sirmen bu ülkede Barış Davası nedeniyle 3 yıl 8 ay hapis yattıktan sonra beraat etti. Kim verecek ona kaybolan yıllarını. Zaten ceza alsaydı 4 yıl yatacaktı. Hapisteki arkadaşlarımıza kim verecek kaybettikleri yılları? Oradaki arkadaşlarımız yargılanmasın demiyoruz. Kamuoyu bunu yanlış algılamasın. Ama özgür yargılansınlar” dedi.
Çeşitli platformlarda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a gazetecilerin özgür yargılanması için çağrı yaptıklarını ve destek gördüklerini de belirten Sertel, “Sayın Bülent Arınç, ‘Lamı cimi yok serbest kalmaları lazım’ dedi. Sayın Cumhurbaşkanımızı Türkiye Gazeteciler Federasyonu üyesi başkanlarımızla Çankaya Köşkü’nde ziyaret ettik. Konuyu anlattık. Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘12 Eylül 80 sonrasında Türkiye işkence ülkesi olarak görüldü, şimdi de her yurtdışına çıktığımızda bize sürekli gazetecilerin tutuklulukları soruluyor’ dedi. Kendilerine, Türkiye Cumhuriyeti olarak özgür, bağımsız, hakkı hukuku savunan bir adalet mekanizması kurmalıyız dedim. AİHM’de yargılanan ülkelerde birinci sıradayız. Suçlanmayı, yargılanmayı hak ediyor mu buradaki gazeteci arkadaşlarımız. Duruşmalara katıldığımızda hakimlerle de görüştük. Mustafa Balbay benim üniversiteden sıra arkadaşım, sıradan bir arkadaşımız değil. Onu Bulgaristan’ın sınırına koysanız Türkiye’ye girmek için uğraşır. Suriye sınırına koysanız Türkiye’ye girmek için uğraşır. Yurtsever arkadaşlarımız bunlar” diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Hakan Fidan’ı kimseye yedirtmem” dediğini anımsatan ve Başbakan Erdoğan’ın, “Yasama yargının üzerindedir” sözünü vurgulayan Sertel, “Hani ulusun du egemenlik. Balbay, Haberal, MHP’den Alan, halkın oyuyla seçilmedi mi? Neden mecliste değiller? Ulusun kararlarına saygı duyuyorsanız yasa yapan arkadaşlarımız bunlar. Yürütme yasamanın önündeyse, arkadaşlarımız serbest kalmalı” dedi.
Çok yoğun bir gündem eşliğinde programa katıldığını belirten Sertel “Fikirlerimizi tam olarak anlatamadık. Ama biz bu mücadeleyi sürdüreceğiz” diye konuştu.
