Gündem
10 Mayıs 2014 11:09
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:09
Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Türk gazetecileri eleştirdi!
Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Aleksey Yerhov Türk basınının önde gelen isimlerine de Odessa'daki katliamı görmezden gelmeleri nedeniyle eleştiride bulundu
Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Aleksey Yerhov, Ukrayna'nın güneydoğusu ve Odessa’da yaşanan gelişmeleri, Ankara’nın izlediği politikayı ve Türk basınının olaylara bakışını RS FM’de değerlendirdi.
Geçtiğimiz hafta Odessa kentinde federasyon yanlısı 46 kişinin, aşırı milliyetçi Kiev yanlılarının kundaklanması üzerine başlayan yangında can vermesiyle Ukrayna'daki kriz daha da derinleşti.
Ukrayna’daki durumun gün geçtikçe daha da kötüye gittiğini ve Odessa’da aşırı sağ örgütlerin eylemlerine göz yumulduğunu belirten Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Aleksey Yerhov, tüm dünyayı şoke eden katliamın sorumlularının cezasız kalmaması gerektiğini söyledi:
“Ukrayna'daki durum, maalesef hiç de hoş olmayan bir yöne doğru ilerliyor. Kiev yönetimi, ordusunu kendi halkına karşı kullanmaya başladı. Başta Slavyansk olmak üzere çeşitli kentlerde çok sayıda ölü ve yaralı bulunuyor. Diğer yandan geçen hafta Odessa'da korkunç bir suç işleyen ve 46 kişiyi diri diri yakan aşırı sağcı örgütlerin eylemlerine göz yumuluyor. Henüz resmiyet kazanmayan ancak ciddi bir temele dayanan çeşitli öngörüler, Odessa'daki ölü sayısının çok daha fazla olabileceğini ortaya koyuyor. Zalimce işlenen bu suç, mutlaka soruşturulmak ve olayla ilgili yerinde bir değerlendirme yapılmak zorundadır.”
“TÜRK YAZARLAR ODESSA’YA SESSİZ KALDI”
Ankara ve Moskova arasındaki uyumdan memnun olduklarını kaydeden Başkonsolos Yerhov, Türk basınının önde gelen isimlerine de Odessa'daki katliamı görmezden gelmeleri nedeniyle eleştiride bulundu:
“Türk basınının tutumu, beni biraz rahatsız ediyor. 2 Mayıs'ta Odessa'da benzeri görülmemiş bir olay yaşandı ve 46 kişi diri diri yakıldı. Bu olaya Türk basınının büyük bölümünde yeteri kadar tepki gösterilmedi. Bu trajedinin haberini yaptılar fakat Türkiye'nin önde gelen medya organlarındaki gazeteciler, olayı köşelerine taşımamayı tercih etti. Hoşgörü, demokrasi, insan hakları ve ifade özgürlüğü gibi konuları köşelerine taşıyan yazarların Odessa ve Ukrayna'da yaşananlar hakkında neler düşündüğünü öğrenmek isterdik...”
Geçtiğimiz hafta Odessa kentinde federasyon yanlısı 46 kişinin, aşırı milliyetçi Kiev yanlılarının kundaklanması üzerine başlayan yangında can vermesiyle Ukrayna'daki kriz daha da derinleşti.
Ukrayna’daki durumun gün geçtikçe daha da kötüye gittiğini ve Odessa’da aşırı sağ örgütlerin eylemlerine göz yumulduğunu belirten Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Aleksey Yerhov, tüm dünyayı şoke eden katliamın sorumlularının cezasız kalmaması gerektiğini söyledi:
“Ukrayna'daki durum, maalesef hiç de hoş olmayan bir yöne doğru ilerliyor. Kiev yönetimi, ordusunu kendi halkına karşı kullanmaya başladı. Başta Slavyansk olmak üzere çeşitli kentlerde çok sayıda ölü ve yaralı bulunuyor. Diğer yandan geçen hafta Odessa'da korkunç bir suç işleyen ve 46 kişiyi diri diri yakan aşırı sağcı örgütlerin eylemlerine göz yumuluyor. Henüz resmiyet kazanmayan ancak ciddi bir temele dayanan çeşitli öngörüler, Odessa'daki ölü sayısının çok daha fazla olabileceğini ortaya koyuyor. Zalimce işlenen bu suç, mutlaka soruşturulmak ve olayla ilgili yerinde bir değerlendirme yapılmak zorundadır.”
“TÜRK YAZARLAR ODESSA’YA SESSİZ KALDI”
Ankara ve Moskova arasındaki uyumdan memnun olduklarını kaydeden Başkonsolos Yerhov, Türk basınının önde gelen isimlerine de Odessa'daki katliamı görmezden gelmeleri nedeniyle eleştiride bulundu:
“Türk basınının tutumu, beni biraz rahatsız ediyor. 2 Mayıs'ta Odessa'da benzeri görülmemiş bir olay yaşandı ve 46 kişi diri diri yakıldı. Bu olaya Türk basınının büyük bölümünde yeteri kadar tepki gösterilmedi. Bu trajedinin haberini yaptılar fakat Türkiye'nin önde gelen medya organlarındaki gazeteciler, olayı köşelerine taşımamayı tercih etti. Hoşgörü, demokrasi, insan hakları ve ifade özgürlüğü gibi konuları köşelerine taşıyan yazarların Odessa ve Ukrayna'da yaşananlar hakkında neler düşündüğünü öğrenmek isterdik...”
