Televizyon
12 Mar 2015 10:41 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:07

Dizi Doktoru 'Aşk Yeniden' dizisinin başarısını yazdı!

Dizi Doktoru Oya Doğan, 'Aşk Yeniden' dizisinin başarısını ve 'Romantik Komedileri' Türkiye'nin ilk dijital Sinema, Televizyon Dergisi Filmstudio'ya yazdı.

Geçen sezonun çok kötü geçtiğinden sanırım bahsetmeye gerek yok. Büyük bütçeli, iddialı dramaların kısa sürede yayından kalkmasına şahit oldu Türk televizyonları. Paramparça'nın dramada yükselişi sektörün yüzünü güldürürken, Süreç Film rotasını romantik komedilere kırdı. Geçen yaz başlayan Kiraz Mevsimi'nin sezonu birinci sürdürmesi ve Kaçak, Bana Artık Hicran De dizilerinin yayından kaldırılmasının ardından başarının gençlik dizilerinde, daha doğrusu romantik komedilerde olduğunu gördü.

Buğra Gülsoy ve Özge Özpirinçci'nin başrolünü oynadığı Aşk Yeniden, sektöre ilaç gibi geldi. Fatih, ailesinin ona biçtiği kaderi yaşamamak, Zeynep âşık olduğu adamın peşinden gidip babasını karşısına geldikten sonra kucağında çocukla o eve dönmemek için bir oyun oynadı. Evli olduklarını söyledikleri bu yalanla da çatışmayı başlattılar.

KAYNANALAR FORMÜLÜ KULLANILDI

Dizide her karakter ayrı bir şeyi temsil ediyor. Aslında bu çatışma bilmediğimiz bir şey değil. Kaynanalar formülünü kullanıyorlar. Dizide Şevket Reis'i Nuri Kantar, Mukaddes'i Tijen yerine koyarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Kısacası kentli ve taşralı çatışmasının günümüzdeki versiyonunu izliyoruz. Bu formül her zaman başarılı ve doğru işlendiğinde uzun soluklu olur. Kendi adıma Aşk Yeniden'i çok sevdiğimi de eklemeliyim. Çünkü 100 dakikayı geçmeyen, içinde aşkın, çatışmanın, eğlencenin olduğu ve en önemlisi yormadan beynimi rahatlatmayı sağlıyor. Sanırım Türkiye'de benim gibi düşünüyor ki, dizi çok yüksek reyting alıyor. Tüm sektör şaşkınlıkla bu hikâyenin nasıl iş yaptığını anlamaya çalışıyor.



ZAMANLAMA TAM İSABET

Bu ay, Aşk Yeniden'in başarısını sürelim. Öncelikle ortada iyi bir senaryo var. Buna ek olarak karakterlerin öğrendiğinde büyük kıyamet çıkacak koca bir de yalan. Kentli-taşralı çatışmasından zaten yukarıda bahsettim. Zeynep ve Fatih'in kalp kırıklıklarının ardından birbirine tutunma hikâyesi başladı. Şimdi onlara Orhan ve Selin'de katılıyor. Selim'i oynayan bebek o kadar sempatik ki, insan sadece ona baktığında bile rahatlıyor. Yan hikâyeler kuvvetli. Yönetmen aynı zamanda senaryoyu da yazdığı için ne çekeceğini, hangi sahneyi köpürteceğini, hangi duyguyu sağacağını biliyor. İşin tam dramasında kaybolmuşken kendimizi kahkaha atarken buluyoruz. Zamanlama işini çok iyi ayarlıyor. İlk üç bölümde yan karakterlerin hikâyesini açmak yerine, izleyicinin sevdiği gibi Zeynep ve Fatih'i daha fazla işin içine katıyor. Kanal işin baştan beri arkasında durdu. Tanıtımlardan gününe, saatinden tekrarlarına işe gereken özeni gösteriyor.

EKRAN ROMANTİK KOMEDİLERLE DOLACAK

Gelelim oyunculuklara... Neredeyse hiç boş yok. Özge Özpirinçci kesinlikle Türkiye'nin Bridget Jones'u... Tek kelimeyle şahane oynuyor. Buğra Gülsoy'u yıllarca dramalarda izledikten sonra biraz saf Fatih olarak izlemek çok keyifli. Şimdi iyice kendini bırakıyor ve çok daha lezzetli bir performans sergiliyor. Lale Başar'ı zaten çok beğenirim ama sonradan görme Mukaddes olmak ona çok yakıştı. Tamer Levent, derin Şevket için biçilmiş kaftan. Can Sipahi ve Nilay Deniz'in yani Orhan ve Selin'in aşkı şimdiden merak konusu. Gençliğin peşinden koşacağı aşk onlar olacak. Orhan Alkaya, Fehmi, Tülin Oral, Gülsüm, Mert Öner, Cevat, Tevfik İnceoğlu, Kamil, Emre Erkan, Mete olmuş. Kısacası oyuncu kadrosunda boş yok. Hal böyle olunca; yani kanal, yapımcı, senaryo, yönetmen ve oyuncular taşın altına elini koyunca, başarı kaçınılmaz oluyor. Aşk Yeniden, umarım hepimize aşkın bitmeyen bir şey olduğunu hatırlatır. Aşk Yeniden'in tutması sektörü harekete geçirdi. Süreç Film, Evli ve Öfkeli isimli yeni bir romantik komediye daha başlıyor. İzzet-i Nefis adında yazın başlayacak yeni bir dizi daha var. Neredeyse tüm yapımcılar romantik komedi dizisi arayışında... Yani anlayacağınız, hazır olun, yakında ekran romantik komedilerle dolacak.