Gündem
14 Oca 2013 15:17 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:38

BASIN ŞEHİTLERİMİZİN DAVASI BAŞLADI!

BİK Şube Müdürü Recep Bolat ile kurum çalışanı Devrim Ersen Özergin'i öldüren gazete sahibinin yargılanmasına başlandı

BİK Sakarya Şube Müdürü Recep Bolat ile kurum çalışanı Devrim Ersen Özergin'i öldüren, yerel gazete çalışanı Mustafa Süke'yi yaralayan, yerel gazete sahibi Adnan Uyumaz'ın yargılanmasına başlandı.

Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Uyumaz, tutuksuz sanıklar Bahattin A, Vedat Ö, Saffet Ö. ve müştekiler Mustafa Süke, Eda Özergin ve Berrin İlkay katıldı.

Tutuklu sanık Uyumaz, olay günü gazetenin önünde oturduğunu belirterek, gazetede çalışan eşinin bir gün önce BİK'ten görevlilerin denetim için geleceklerini söylediğini, BİK Şube Müdürü Recep Bolat'ın üç kişiyle gazeteye geldiğini bildirdi.

Görevlileri karşıladığını ve 5 dakika sonra yanlarına geleceğini söylediğini ifade eden Uyumaz, ''Yaklaşık 5 dakika sonra odama çıktım. Makam koltuğumda Devrim Bey oturuyordu. 20 yıl boyunca Sakarya Şoförler Odası başkanlığı görevini yürüttüm, bir insanın makam koltuğuna oturmaması gerektiğini iyi biliyorum. Recep Bey, sinirlendiğimi anladı. Devrim Bey'e kalkmasını söyledim. Devrim Bey, Recep Bey'e baktı, Recep Bey de kalkmasını işaret edince Recep Bey'in yanına geçti'' diye konuştu.

BİK çalışanı Devrim Ersin Özergin'in daha önceki denetimde 19 bin 500 liralık cezayı kendisinin yazdığını söylediğini, hakaret ettiğini öne sürdü.

Olaydan bir ay önce de Sakarya Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (SESOB) Başkanı Hasan Alişan'ın kendisini Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet etmek yerine, Basın İlan Kurumu'na (BİK) şikayet ettiğini ileri süren Uyumaz, şöyle devam etti:

''Devrim Bey bana halen Sakarya Gazeteciler Cemiyeti (SGC) Başkanlığı yapan Sezai Matur ile iyi geçinmemiz gerektiğini söyledi. Aksi taktirde gazetemizin yaşama şansı olmadığını söyledi. 'Sen daha akıllanmadın mı' diye, benzer şekilde kelimeler sarf etti, ardından küfür etmeye başladı, ben de kendisine burada kızım ve eşimin çalıştığını, bu şekilde hakaret edemeyeceğini söyleyip ayağa kalktım. O da ayağa kalktı, küfür etmeye başlayınca elimle ağzını kapatmaya çalıştım.

4 yaşında babamı tek kurşunla kaybettim, bunun üzüntüsü ve korkusunu halen yaşamaktayım. O an Devrim Bey elini beline doğru götürünce silah çekeceğini zannederek, belimdeki ruhsatlı tabancayı çıkardım, kendimi kaybetmişim. Rastgele ateş etmeye başladım, kime ateş ettiğimi hatırlamıyorum.''

Silahında 14 mermi bulunduğunu, merminin bittiğini zannederek aşağı indiğini ve şoförüne aracı çalıştırmasını söylediğini anlatan Uyumaz, arkadaşı Saffet Ö'nün dükkanına gittiğinde iş yerinde kardeşi Vedat Ö'nün bulunduğunu bildirdi.

Vedat Ö'ye olayı anlattığını, kendisini İstanbul veya İzmit'e götürmesini söylediğini ifade eden Uyumaz, kendisini Beşköprü Mahallesi'nde bıraktığını söyledi.

Bir saat sonra Saffet Ö'nün yanına geldiğini vurgulayan Uyumaz, ''Kendisine duruma anlatınca, kaçacak durum olmadığını, teslim olmam gerektiğini söyledi, yürüyerek kendisini daha önceden tanıdığım Şükrü A'nın göl kenarında bulunan bahçesindeki kulübeye gittim. Tansiyonumu ölçtürdüm, 20-22 civarındaydı. Şeker hastasıyım, şekerim de 300-350'ydi. İlaçlarımı kullandım ancak mide bulantım geçmedi. Gece 22.00 sıralarında polisler geldi. Polisleri görünce teslim oldum. Olaydan dolayı çok pişmanım'' şeklinde konuştu.

Saldırıda yaralanan tanık olayı anlattı

Tutuksuz sanık Bahattin A. ise uzun yıllardır Uyumaz'ın şoförlüğünü yaptığını belirterek, olaydan haberdar olmadığını, Uyumaz'ı kaçırmak gibi bir niyetinin olmadığını savundu.

Sanık Vedat Ö. de abisinin iş yerine gelen Uyumaz'ı Beşköprü Mahallesi'nde bıraktığını ifade etti.

Saffet Ö. ise Uyumaz'ı Beşköprü Mahallesi'nde bulduğunu, teslim olması gerektiğini söylediğini ileri sürerek, gözaltına alınan kardeşini görmek için emniyete gittiğini söyledi.

Olayda yaralanan Mustafa Süke de yerel bir gazetenin reklam bölümünde çalıştığını, olaydan 10 gün önce BİK Müdür Recep Bolat'ın rutin denetime katılmasını rica ettiğini söyledi.

Olay günü denetim ekibinden ayrı olarak Uyumaz'ın gazetesine gittiğini, yukarı çıktığında makam koltuğunda Devrim Ersin Özergin'in oturduğunu gördüğünü dile getiren Süke, şunları anlattı:

''Bilgisayarı makam koltuğunun önündeki prize takılıydı, programı açmaya çalışıyordu. 5 veya 10 dakika sonra Adnan Bey kapıyı açtı. Devrim Bey'i masasında görünce kızgın ifadeyle 'masamdan kalkar mısın' dedi. Recep Bey, 'burada da priz var' deyince, Recep Bey'in yanına oturdu. Adnan Bey, Devrim Bey'e, 'geçen yılki 19 bin lira cezayı sen mi yazdın' diye sorunca, Devrim Bey de 'ben yazdım' dedi. Adnan Bey masadan kalktı, o sırada Devrim Bey'e küfür etti, üzerine yürüdü. Araya Recep Bey girdi.

Adnan Bey, eliyle Devrim Bey'in ağzını kapattı, o esnada silah seslerini duydum. İlk önce Devrim Bey'in göğsüne ateş etti, Recep Bey, kendisini savunmak amacıyla yüzü koyun yere yattı, sırtına birkaç kurşun geldiğini gördüm. Daha sonra bana döndü, karın bölgeme ateş etmeye başlayınca birkaç isabet aldım. Sanıktan şikayetçiyim, cezalandırılmasını istiyorum.''

Duruşma ertelendi

Öldürülen Bolat'ın eşi Berrin İlkay Bolat ise olaydan bir gün önce eşinin Uyumaz ile konuştuğunu kaydederek, ''Adnan Bey telefonda küfürlü konuşuyordu, eşim kendisine sakin olmasını söyledi. Eşim yoğun bakımdayken sürekli yanındaydım, olayı hatırlayıp hatırlamadığını sordum, olayı hatırladığını, bilincinin açık olduğunu, yere düşünce sırtından vurulduğunu söyledi. Sanıklardan şikayetçiyim, cezalandırılmalarını istiyorum'' ifadelerini kullandı.

Öldürülen Özergin'in eşi Eda Özergin ise eşinin Sakarya'ya denetime gideceğini söylediğini anlatarak, şöyle devam etti:

''Ben ilk başta gitmemesi gerektiğini söyledim çünkü doğum iznim bitmek üzere idi. O hafta gitmemesini, başka zaman gitmesini söyledim. Fakat gitmesi gerektiğini söyledi. Olaydan bir gün önce Sakarya'ya geldim. Akşam telefonda kendisiyle görüştük, pazar günü döneceğini söyledi. Ertesi gün ölüm olayını haber verdiler. Sanıklardan şikayetçiyim, cezalandırılmalarını istiyorum.''

Uyumaz'ın avukatı Ahmet Özçiçek ise müvekkilinin savunmasına katıldığını, tansiyon ve şeker hastası olması nedeniyle müvekkili için rapor alınmasını talep etti.

Cumhuriyet savcısı da Uyumaz'ın tutukluluk halinin devamını talep etti.

Mahkeme heyeti, tanık Ökkeş Buğra Atılgan için yazılan talimatın beklenmesi, sanık müdafilerinin belge ve delil sunması ve otopsi raporunun beklenmesi için duruşmayı erteledi, aleyhinde kuvvetli suç şüphesinin bulunması nedeniyle Uyumaz'ın tutukluluğunun devamına karar verdi.

Olay

Denetim amacıyla 26 Eylül 2012'de Sakarya'da yayımlanan Anadolu gazetesine giden BİK Şube Müdürü Recep Bolat ve Devrim Ersen Özergin ile Yenisakarya gazetesinden temsilci olarak alınan Mustafa Süke, gazetenin imtiyaz sahibi Adnan Uyumaz tarafından silahla yaralanmış, Özergin, aynı gün Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hayatını kaybederken, Bolat da 8 Ekim'de İstanbul'da tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmişti.

Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede Uyumaz'ın BİK Şube Müdürü Bolat ile kurum çalışanı Özergin'i kamu görevi sırasında öldürmesi nedeniyle iki kez ağırlaştırılmış müebbet, yerel gazete çalışanı Mustafa Süke'yi kamu görevi sırasında öldürmeye teşebbüs ettiğinden 13 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.

Uyumaz'ın kaçmasına yardım ettikleri iddia edilen Bahattin A, Vedat Ö. ve Saffet Ö'ye de 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası verilmesi istenmişti.