Gündem
29 Tem 2011 12:40 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:37

TARAF'TAN İLGİNÇ İDDİA! APO İLE SON PAZARLIK, PKK SINIR DIŞINA ÇEKİLİYOR MU?

Taraf'ın haberine göre, Abdullah Öcalan ile devlet arasındaki görüşmelerde, PKK'nın silahlı güçlerinin sınır dışına gönderilmesi ele alınıyor.

Ankara’dan esen rüzgârlar Kürt sokağında “savaş hazırlığı” olarak algılanıyor. Bu olumsuz havanın oluşmasında kuşkusuz Silvan saldırısı etkileyici oldu. Barış çabalarının umut verdiği bir anda 13 askerin feci şekilde hayatını kaybetmesi, Türk cephesinde büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Öfke sokağa taşınca da siyasetin tansiyonu yükseldi; 1990’ların kanlı günlerine yeniden mi dönüyoruz tartışmaları başladı. Bu gerilimi düşürebilecek Türkiye’de bence sadece iki merkez bulunuyor; biri hükümet, yani Başbakan Erdoğan; diğeri İmralı’da Öcalan... Barışa kaldığımız yerden devam edebilmemiz için öncelikle Ankara ve İmralı’nın tansiyonu düşürecek mesajlar vermesi, adımlar atması gerekiyor.

Kürt siyasetinin önde gelen bir ismiyle dün bu gerilimin nasıl düşeceği, daha doğrusu barışa kaldığımız yerden başlayıp başlayamayacağımızı konuştum. Bu konuşmada ilginç bilgiler edindim ve Kürt siyasetinin Ankara’dan beklentilerini öğrendim.

Silvan’dan sonra gündeme gelen PKK’yla mücadelede yeni güvenlik stratejisi Kürt sokağında pek de iyi yankılanmamış. Özel Harekât, Kürtler için yargısız infaz, gözaltı, tecavüz, işkence ve hapishane gibi kanlı bir geçmişi hatırlatıyor. Hükümet tekrar 1990’larda olduğu gibi bu uygulamaya yönelirse Kürt siyasetçiler bugüne kadar kısık sesle dillendirdikleri “öz savunma gücü” talebini yüksek sesle savunmaya başlayacaklar.

Eğer Ankara’nın yeni güvenlik konsepti basında yer aldığı gibi Özel Harekât gücüne yönelmekten ibaretse, bu gidişat bana göre, Kürt sorununun çözümünde az da olsa tutturulan demokratik doğrultunun kaymasına yol açar.

Kurtuluş Tayiz/Taraf