SİMGE FISTIKOĞLU TELEVİZYONCULUĞU KİMDEN ÖĞRENDİ?

Habertürk TV Program Yapımcısı ve sunucusu Simge Fıstıkoğlu, İstanbul Aydın Üniversitesi’nde katıldığı konferansta, “Ben haberciliğe mutfaktan yetişmedim ama haberciliği yaşayarak öğrendim. Tipik bir haber muhabiri değilim. Klasik haberciliğin 5N1K kuralı bana göre değil. Haberde yaratıcıcığı seviyorum, bu yüzden program sunucusuyum,” dedi.

İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler Kulübü’nün düzenlediği “Medya, Sosyal Medya, Habercilik ve İletişim” konulu konferansta konuşan HaberTürk Program Yapımcısı ve sunucusu Simge Fıstıkoğlu, öğrencilere medya deneyimlerini aktardı.

Konuşmasında, Türk medyasında genç ve güzel bir kadın olarak yer almanın zorluklarından söz eden Simge Fıstıkoğlu, “Güzelseniz kendinizi kanıtlamak için çok çaba harcamanız gerekir,” dedi.

Canlı yayının zorluklarından da bahseden Simge Fıstıkoğlu, “Ekranda hata yapmaktan korkmayın. Kendi hatalarınızla önce siz dalga geçin ki, başkası dalga geçtiğinde ben de geçmiştim diyebilin. Kendinize karşı acımasız olmayın. Ben bir dönem kendime karşı çok acımasız davrandım. Yaptığım hataları tekrar tekrar izleyip ’ah Simge nasıl böyle bir hata yaparsın’ diye diye kendime kızdım durdum. Sonra bir gün bir arkadaşım, ’bak biz beyin cerrahı değil ve yaptığımız hata yüzünden hiçbir insan ölmez’ dedi ve haklıydı. Bundan sonra kendime daha iyi davrandım ve hatalarımla barıştım. Zaten siz işinizi iyi yaparsanız bütün hatalar hoş görülür ve her zaman kazandırır,” diyerek hata yapmaktan korkmamak gerektiğini belirtti.

“Ben ekranda her zaman samimiyete inanıyorum. Televizyon röntgen gibidir, seyirciye neyi verirseniz onu alır,” diyen Fıstıkoğlu ekrana çıkmadan önce dersine çok iyi çalıştığının altını çizerek şöyle konuştu:

“Ekrana çıkmadan önce çalışabildiğim kadar konuma çalışırım. Bazen çok az zamanım oluyor çalışamıyorum ama boş bulduğum her anı o konuda çalışarak değerlendiriyorum.” Ekranda en çok Mehmet Ali Birand’ı beğendiğini belirten Simge Fıstıkoğlu, bunun nedenini Mehmet Ali Birand’ı ekranlarda çok samimi bulmasına bağladı.

“Spikerin standartları olur mu?” sorusunu Fıstıkoğlu, “Televizyonda spikerlik yaptığımız işin en iyi şekilde karşı tarafa iletebilme kabiliyetidir. Ben kuralcı değilim. Ben alaylıyım. Bu işi yaşayarak öğrendim. Televizyonda ne öğrendiysem ablam sayesinde öğrendim ve üzerine diksiyon kursuna gittim. Klasik haberciliği sevmiyorum. Ben yaratıcılığı seviyorum,” diyerek cevap verdi.

Fıstıkoğlu söyleşisini şöyle bitirdi: “Eğer sabah belli bir saatte gireyim, akşam belli bir saatte çıkayım, hafta sonu bir gün izin yapayım diyorsanız, kanalın veya gazetenin bulunduğu sokağa dahi uğramayın. Maalesef bizim mesleğimizin ne belli saati ne de tatili var. Benim için tüm bunlara rağmen bu sektörde bulunmak dünyanın en keyifli işi. İşimi çok severek yapıyorum,” dedi.