Medya
27 Haz 2011 13:00 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:30

PİJAMA GİYDİNİZ DİYE HEPTEN UYURGEZER Mİ OLDUNUZ?

Zaman Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, internet gazetecilerini neden uyardı, hangi önerilerde bulundu?

Pijamalı gazetecilere dostça uyarı

İnternet gazeteciliğini ’pijamalı gazetecilik’ diye tarif edenler olmuştu. Hoş bir tabir. Bilgisayar karşısında icra edildiği için küçük bir ofis ya da ofis gibi kullanılan evlerde bile yapılabilecek gazetecilik kastedilmişti. Ne var ki zaman içinde pijamalı arkadaşlardan bir kısmı hadiseyi hipnoz gazeteciliğine döndürdü. Birisi bir yanlış yapıyor, diğerleri aynı hatalı ezberi koro halinde tekrar ediyor. Pornografi çemberini bir türlü kıramayanı mı ararsınız, gazetelerin onca emek vererek yaptığı haberleri kes yapıştır şekliyle pazarlayanı mı ararsınız, aslını faslını araştırmadan (güya) haber yazanı mı ararsınız, yorum adı altında hakaret ve iftiraya kadar işi götüreni mi ararsınız, sözlük maddesi yazıyorum diye iftiranın en akla hayale gelmedik şeklini sanal âleme taşıyanı mı ararsınız...

Gazeteciliği bir meslek olarak görüp ciddiye alan, bilginin zati değerini mesleğin cevheri sayan, yalana iftiraya tenezzül etmeyen pijamalı arkadaşlara selam olsun! Onlara sözüm yok; ancak işin tadını kaçıran, sadece kendine değil, internet gazeteciliğine zarar veren bazı kimselerin varlığı da aşikâr. Bu kişilerin yürüttüğü pervasız ve acımasız ’kara propaganda’dan herkes bir şekilde korkuyor; ancak bugün yürütülen kötü gazeteciliğin sürdürülebilmesi artık mümkün değil...

Bilişim suçlarının daha somut ve belirgin hale gelmesi, hukuk çerçevesinde hesap sorulabilir bir durumun oluşması internet yayıncılığında kaçınılmaz bir sondur. Ne var ki korkum sadece hukukî düzenlemeyle ilgili değil. Bir sitede çıkan yanlış bir bilgi nasıl oluyor da hiç araştırılmadan soruşturulmadan, muhataplarına sorulmadan onlarca site tarafından aynen iktibas edilebiliyor? Pijama giydiniz diye hep uyurgezer dolaşmak zorunda mısınız?

İşini ciddiye alan internet habercileri sanal âlemde hak hukuk bilmeden yalan yanlış yazanları uyandırmazsa ileride ne güven kalır ne itibar. Gazete ve TV’lerin yaşadığı o korkunç süreci internette yaşamak şart mıdır? Onların ödediği ve maalesef dolaylı yoldan hakperest gazetecilere ödettiği diyeti siz de ödemek zorunda kalmayın. Mesleğin onuru meslek sahipleri tarafından korunabilir ancak...