MEGAN FOX'TAN ŞAŞIRTAN AÇIKLAMA! İSTANBUL'U KASABA SANIYORDUM!

İşte o ilginç röportaj:

SABA TÜMER: Merhaba Megan nasılsın? Bu senin Türkiye’ye ilk gelişin, dün geldin. Türkiye hakkında daha önce ne biliyordun, ne bekliyordun ve ne gördün?

MEGAN FOX: Daha önceden de birşeyler biliyordum Türkiye ile ilgili. Mesela dünya üzerindeki en eski tapınağa sahipsiniz hatta şuan bulunduğumuz yere çok
uzak değil.

SABA TÜMER: Bu araştırmayı reklam filmi teklifinden sonra mı yaptın yoksa önceden de biliyor muydun?

MEGAN FOX: Çoğunu önceden biliyordum çünkü ‘’Ancient Alliens’’ diye bir şov izlemiştim. Kulağa salakça geliyor fakat şov tapınaklarla piramitlerle alakalıydı. Ve bu tapınakla ilgili özel bir bölüm izledim. Şimdi telafuz edemiyorum ama “Göbekli Tepe’’

SABA TÜMER: Arkeoloji ve tarihle ilgileniyorsun sanırım çok kitap okuyor musun?

MEGAN FOX: Gerçekten elime alıp kitap alıp okumuyorum. I-pad’ımden I-book okuyorum.

SABA: İstanbul’u nasıl buldun? Alışverişe gittin mi? Geleneksel Türk yemeklerinin tadına bakabildin mi?

MEGAN: Daha fırsatım olmadı bugün yapacağım hepsini. Kapalıçarşıya gitmek ve camileri görmek istiyorum. Geleneksel yemeklerinizin biran önce tadına bakmak
istiyorum. Hiç böyle olacağını tahmin etmemiştim. Kasaba sanıyordum istanbul’u ama burda büyük bir şehirleşme ve endüstri var. Her yerde çok bina var böyle
beklemiyordum.

SABA: Peki şimdi iş için geldin daha sonra turist olarak gelmek ister misin?

MEGAN: Evet çok isterim. Kocamı da getirmek istiyorum. Her yeri onunla
gezmek istiyorum.

SABA: Kocandan bahsetmişken nasıl bir evlilik teklifi aldın?

MEGAN: Çok önceden etmişti. Öyle büyük ve romantik değildi.

SABA: Kumsalda evlenmiştiniz sanırım bir kadın olarak düşündüm ki kumsalda
evlilik olduğuna göre evlenme teklifi çok orjinaldir. O yüzden sordum.

MEGAN: O bana 19 yaşıma girdiğimde evlenme teklifi etmişti daha yeni 20
olmuştum. İşten eve gelmiştim çok yorucu bir gündü. O koltukta oturuyordu
ve bana bir yüzük almıştı. Ve onunla evlenir miyim diye sordu. Şatafatlı bir şey
yoktu.

SABA: Peki ya özel hayat ? sen dünyaca ünlü bir kadınsın ama kesinlikle özel
hayatını da korumak istiyorsun? Nasıl dengeliyorsun? Duyduğum kadarıyla
uçaktan indiğinden ber paparaziler hep peşinde.

MEGAN: Çok zor böyle durumlar mesela geçenlerde şöyle bir haber duydum
ki, dublörümü yanımda gezdiriyormuşum oysa yanımda bir arkadaşım vardı
bana benziyordu. Pek dışarı çıkmıyorum. Paparazilerden dolayı trend yerlere
gidemiyorum. Kocamla evde başbaşa vakit geçiriyoruz.

SABA: Peki küçükken çok ünlü bir aktris olacağın aklına gelir miydi.

MEGAN: Evet düşünmüştüm bu endüstrideki bir çok insanda düşünmüştür
ama ben yaptım. Neden küçükken böyle düşündüğümü bilmiyordum hala da
bilmiyorum.

SABA: Herkes oyunculuk yapabilir ama herkes star olamaz. Sence sen niye star
oldun.

MEGAN: Bunun Tanrı’yla alakalı olduğunu düşünüyorum. Tamamen kaderdi.

SABA: Annen senin aktris olmanı istemiyormuş ama sen o kadar güçlüymüşsün
ki bildiğin yolda devam etmişsin.

MEGAN: İlk başlarda endişeliydi çünkü çok küçük bir yerden geldik. Böyle şeyler
oralarda olmazdı. Ama cesaret kırıcı değildi. Sonradan çok destek oldu. İnatla
devam ettim ve başardım.

SABA: Gurur duyarlar mı şu an seninle?

MEGAN: Evet çok

SABA: Kazandığın ilk parayla naptın?

MEGAN: Bankaya koydum. Hiç bir zaman çok para harcayan bir insan
olmadım. Kendime para harcamaktan hoşlanmıyorum sevdiğim insanlar için
harcamayı seviyorum. Kazandığım parayı harcamaya ilk Bryn’la başladım.
Ona motorsikletler ve arabalar aldım. O ona pahalı hediyeler almamdan nefret
ediyordu ama ben çok seviyordum.

SABA: Yeniden hayata gelsen aktris olur muydun?

MEGAN: Hayır olmazdım

SABA:Neden?

MEGAN: Aktris olmasam, okula geri dönsem arkeolog olurdum.

SABA: Küçükken kime hayranlık duyardın?

MEGAN: Küçükken en çok Judy Garland hayranıydım. Esther Williams, o bir
şarkıcı, yüzücü ve aktrisdi. Çok uzun zaman önce hatırlayabildiğim tek aktris o.
Her zaman arkama yaslanıp izlemekten keyif almışımdır.

SABA: Dövmelerin en az senin kadar ünlüler. Kaç tane dövmen var?

MEGAN: 8 Tane var..

SABA: Sadece bunu görüyorum.

MEGAN: Evet ama onu sildiriyorum.

SABA:Neden?

MEGAN: Marlyn Monroe’ydu. 18’imde yapmıştım artık istemiyorum.

SABA: Kötü bir hayatı vardı kolunda taşımak istemiyorsun herhalde?

MEGAN: Kesinlikle

SABA: Çok ince bir kadınsın hiç bir şey yemiyor musun?

MEGAN: Yiyorum sürekli annem de çok minyon tipli bir kadın. Değişik tiplemeler
için bir sürü diyet yaptım.

SABA: Duydum ki bir diyet yapmışsın kaşlarını ve kirpiklerini kaybetmişssin
doğru mu ?

MEGAN: Hayır kaybetmedim ama o kadar kilo verdim ki saçlarım ve tırnaklarım
sağlıklı değildi. Vucudun ostrejene ihtiyacı var.

SABA: Kaç yaşındaydın?

MEGAN: Bir kaç sene önceydi. Sağlık için yapmıştım ama fazla geldi.

SABA: Şimdi ne yapıyorsun?

MEGAN: Küçük porsiyonlar halinde günde 5 öğün yiyorum. Et de yiyorum
vejeteryan değilim. İtalyan yemeği çok seviyorum en sevdiğim şey ravioli.

SABA: Sen bir gün yiyorsun, bir gün yemiyorsun anladığım kadarıyla.

MEGAN: Hayır ben her zaman yiyorum. Genetik olarak böyleyim.

SABA: Kaç kilosun?

MEGAN: 50-60 arası.

SABA: Çok memnun oldum.

MEGAN: Bende çok memnun oldum