Kara parayı medyaya sokanları zor günler bekliyor

Medyaradar'ın gizemli yazarı Keskin Kalem yine medya dünyasında ses getirecek bir yazıya imza attı.

MEDYAMIZI SARAN ULUSAL GÜVENLİK SORUNU:
KİMLER, ÇEREZ SATIN ALIR GİBİ GAZETECİ SATIN ALIYOR?
KARA PARAYI MEDYAYA SOKANLARI ZOR GÜNLER BEKLİYOR

Yaz gazeteci bi' haksızlık varsa
Yaz gazeteci birisi çalarsa
Yaz gazeteci birisi susarsa
Yaz gazeteci birisi yanarsa
Kaleminle zalimleri yen
Yaşatmak için ol bi neden
Masum gariban (ah) giymesin kefen
Sana güvenir bak bunca ezilen…

Bankada parası olan kulları yazma
Onlara aldanıp yolundan azma
Şehirden asfalt geçen yolları yazma
Bir de bizim köyden eşşek geçmeyen yolları da
Yaz, yaz gazeteci yaz…

Selda Bağcan, bu şarkısının sözlerini yazdığında, yıl 1976 idi.
Bambaşka bir medya, bambaşka bir gazeteci profili vardı o zamanlar…
Sanatımızın çınarlarından Bağcan, bu şarkıyı yazmasından neredeyse 50 yıl sonra acaba ne düşünüyor?
Dışarıdan bakanlar medyamızı nasıl görüyor?
Gazetecilere saygı duyuyor mu?

Yoldaşlarım, maalesef cevap hayır.
Çünkü meslek içerisindeki çürük elmalar, gün geçtikçe palazlandı.
Biz de onlara dur diyemedik.
Ve kriz maalesef derinleşiyor.

Buradan haykırdım defalarca.
Medyamızdaki komik maaşlar artık milli güvenlik meselesi olmuştur dedim.
Eminim aranızdan bazıları güldü, bre Keskin Kalem ne alaka dedi.
Hiç de kel alaka değil, aksine çok alaka…

Bakın devletimiz bir ateş çemberinin ortasında.
Bölgesel savaşlar, küresel ekonomik kriz, ve son olarak Hamas-İsrail çatışması.
Tüm Ortadoğu’yu bir günde ateş çemberine çevirebilecek bir potansiyele sahip.
Bir gazetecinin atacağı yalan bir tweet...
Paylaşacağı bir manipülasyon bilgi…
Sosyal medyada yayacağı bir görüntü…
Bunların ülkemiz için çok ağır sonuçları olabilir.

Ekonomik kriz ve medyadaki çöküş gazetecileri bu anlamda, manipülatörler için kolay hedef haline getirdi.
Ha zaten zengin olup aç gözü doymayan medya şöhreti çok.
Onları geçiniz…

Ancak sosyal medyada 300-500 takipçi toplayıp kendini gazeteci ilan eden, onlarca kişi ortalığa düştü son zamanlarda.
Kim bunlar?
Bir gazetenin tedrisatından geçmişler mi?
Gazeteciliğin kurallarını biliyorlar mı?
YOK.

Parayı basan istediği gibi haber yaptırıyor.
Tweet attırıyor.
Buna itibar suikastları da dahil!

Bunlar yine küçük meseleler yoldaşlar.
Asıl tehlike şu:
Bakın son günlerde sosyal medyada bazı gazeteciler İsrail propagandası yapmakla suçlanıyor.
İddiaya göre, bazıları İsrail tarafından satın alınmış, onların verdiği bilgileri yayıyorlar.
Masumiyet karinesi gereği ve ismi geçen gazetecilerin hakkını korumak için buraya yazmayacağım.
Fakat hadi diyelim bu doğru?
Haftalardır uyardığım mesele işte tam da buydu!

Ülkemiz tarihinin en kritik dönemlerinden birinden geçerken, ülke demokrasisi ve milli güvenliğinin teminatı olan medya, HİÇ BU KADAR KİRLENMEMİŞTİ.

Kara para, bahis baronu parası, kaçakçı parası…
Hepsi medyaya akıyor.
Kırk yıllık gazeteciler paranın kokusunu alıp, bu kirli paranın peşinde koşuyor.
Utanmadan bu paraları cebine koyuyor…

KARA PARAYLA TV KANALI KURANLAR KİMLER?

Yoldaşlarım, yine yazmıştım, demiştim demek istemiyorum.
Ama n’apayım…
GERÇEKTEN DE DEMİŞTİM!

Malumunuz, devletimiz ülkedeki çetelerin ensesine çöktü.
Her gün bir operasyonla, bir çete çökertiliyor.
Ülkeyi kirli paraya, uyuşturucuya boğanlar kabus günleri yaşıyor.

Ya peki medyamızı kirletenler…
Bazı medya patronlarının adları, bakın hangi skandallara karışıyor?
Medyayı kirlettikleri yetmemiş gibi yargımızı da kirletmeye çalışan bu şahıslar ve onlarla iş tutanları zor günler bekliyor.
‘’Keskin Kalem demişti’’ dersiniz artık.

Bu medya patronu ve onların uzantıları, sürekli Ankara’da kimlere yakın olduklarını anlatıp,
siyaseti de kirletmeye kalkışıyorlar.
Satın aldıkları bazı ‘’patron’’ siteleriyle, iş insanlarını ağlarına düşürüyorlar.
Ekonomi yönetimine şuursuzca yalakalık yapıyorlar.
Ekonomi yönetiminin bundan haberi var mı bilmem amma, böyle insanlarla isimlerinin yan yana görünmesinin kendilerine vereceği zararın farkındalar mı?

Ben eminim ki devletimiz, bu skandallar silsilesini çok yakından takip ediyor, uygun görülen bir zamanda, tüm bu rezaletlerin ortalığa saçılacağının ve gereğinin yapılacağı kanısındayım.

Neyse yoldaşlar, bugün biraz şifreli konuştum.
Anlayan anladı.
Daha açık yazacağımız günler yakın.
O zamana kadar sağlıcakla kalın.