Gündem
12 Şub 2024 14:51 Son Güncelleme: 12 Şub 2024 14:52

Başıboş köpek sorununa dair flaş açıklama! ‘Bir plan üzerinde çalışıyoruz…’

24 TV Arafta Sorular programında Esra Elönü'nün sorularını cevaplayan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, başıboş köpek sorununa da değindi ve “Biz sokaklarımızı daha güvenli hale getirecek, bir an önce sahipsiz hayvanları sokaklardan öncelikle alacak daha sonra da onların popülasyonuyla alakalı eylemler zincirini ortaya koyacak bir plan üzerinde çalışıyoruz. İnşallah sorunumuzu çözecek” dedi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 24 TV Arafta Sorular programında Star Gazetesi Yazarı Esra Elönü'nün sorularını cevapladı.

Başıboş köpekler sorununun tanımında sıkıntı olduğunu dile getiren ve “Eğer doğru tanımlarsak sorunu da doğru çözeriz” ifadelerini kullanan İbrahim Yumaklı, şöyle devam etti:

“Bu sorun sahipsiz hayvan sorunudur. Sokaklarımızdaki sahipsiz hayvanlar sorunudur. Daha da özelinde sokaklarımızdaki sahipsiz köpekler sorunudur. Çünkü sahipsiz olması herhangi bir sorumluluğun olmaması anlamına gelir. Bugün sizin kendinize ait evcil hayvanınız olsa, siz onu sokakta başıboş bıraksanız ve gidip birisine zarar verse siz sahibi olarak sorumlu olursunuz. Peki sokaktakilerin sorumlusu kim? Dolayısıyla bütün olay buradan çıkıyor. Özellikle büyük şehirlerde artık bunun sosyal hayatı etkilemesini bir kenara bırakın, cana zarar vermeye kadar giden sonucu var. Bunu artık söylemeye gerek yok, herkes görüyor.”

“Biz sokaklarımızı daha güvenli hale getirecek, bir an önce sahipsiz hayvanları sokaklardan öncelikle alacak daha sonra da onların popülasyonuyla alakalı eylemler zincirini ortaya koyacak bir plan üzerinde çalışıyoruz” şeklinde devam eden Yumaklı, “İnşallah sorunumuzu çözecek” diye de ekledi.

İşte o açıklamalar...

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın açıklamalarından satır başları:

- Belki de arafta olmayı düşünecek zamanı bile kendimizde bulamadığımız bir dönemdeyiz.

- Eğer ki bizler üretimle ilgili yapılması gerekenleri bihakkın yapmazsak çok sürdürülebilir bir sonuca gitmiyoruz.

- Dünyadaki birçok ülkeden avantajlı konumda olmamızın hem iklim hem toprak hem coğrafi konum olarak bize getirdiği kolaylıkların, avantajların en temel sebeplerinden bir tanesi; doğru, yerinde ve zamanında verilmiş olan desteklerdir.

- Hakikaten bazı şeyleri anlamlandırmakta zorlanıyorum; neden kendi ülkemizin sahip olduğu değerleri, bir bölüm, bir kısım insan tersine çevirip onun üzerinden bir şey söyler.

- Bir toplantıda şunu söyledim, "2050 yılında ülkemizin nüfusu 105 milyon olacak, bir de 105 milyon misafirimiz gelecek" tam burada yanlış anlaşılmışım. Turist demedim de misafir dedim. Efendim, "Misafirlere 'sığınmacı' dedi". Benim konuşmamın hiçbir tarafında öyle kasıt yok.

- Türkiye 137 milyon ton bitkisel üretim yapmış ve 2023 yılında bir rekora imza atmışken biz bunları bırakalım 600 kilogram samanı mı konuşalım. Hem bize yazık hem üreticilere yazık.

- 2021 yılında yanan alanların otel yapıldığına dair bir takım şeyler çıktı. Bahsedilen yerin, yanan yerle mesafe 15 km. Yani söylenen yerle yanan yer aynı değil. Türkiye'de anayasa korur ormanları. İnsanları bu anlamda kandırmak kolay değil ama vazgeçmiyorlar.

- Biz sokaklarımızı daha güvenli hale getirecek, bir an önce sahipsiz hayvanları sokaklardan öncelikle alacak daha sonra da onların popülasyonuyla alakalı eylemler zincirini ortaya koyacak bir plan üzerinde çalışıyoruz. İnşallah sorunumuzu çözecek.

- Biz geçtiğimiz yılda, yani 2022 yılında yanan alanları 2023 yılının sonuna kadar ağaçlandırdık, yani bitti.

- Eğer biz yurt dışından tohum gelmezse batarız, hiçbir şey yapamayız tezi doğru değil. Çünkü Türkiye artık tohumda dünyanın ilk 10 ülkesi arasında.

- Kent tarımı dediğimiz husus şu; siz üretim yapabilecek alanınızı kullanın, değerlendirin.

- Biz gençlerimizin ve özellikle kadınlarımızın tarımsal üretim içerisinde olmasını istiyoruz.

- Gıda konusunda, sağlıklı ve güvenilir gıdaya ulaşma konusunda bakanlığımızın bütüncül bir yaklaşımı var.

- Burada beni kimse denetlemez diye hiç kimse düşünmesin, kurallar neyse buna uysun.