Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, hakkında çıkan kaset iddialarının da etkisiyle baskılara dayanamadı ve seçimlere üç gün kala Cumhurbaşkanlığı adaylığından çekildi.
Böylece seçimlerin, ikinci tura kalması ihtimali oldukça azaldı.
İnce’nin adaylıktan çekilmesinden sonra tüm gözler diğer adaylardan Sinan Oğan’a çevrildi.
Seçim yasaklarından hemen önce yapılan en son anketlerde yüzde 2-3 oy aralığında gösterilen Sinan Oğan’ın da çekilmesi durumunda Kılıçdaroğlu’nun ciddi bir farkla sandıktan galip çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Peki; Sinan Oğan adaylıktan çekilir mi?
Sanmıyorum ama umut etmek istiyorum.
Takdir edersiniz ki onun adaylığı Muharrem İnce’nin adaylığı gibi bir “güç zehirlenmesi”ne dayanmıyor.
O ve kendisini destekleyen Zafer Partisi daha ılımlı bir seçim politikası izledi ve sadece muhalefete değil iktidara da yüklenerek bugüne kadar geldi.
Ogan, “Sandıkta temsilcisi olmayan milliyetçilerin ve Atatürkçüler’in adayıyım” diyerek, özellikle Suriyeli mültecilere karşı sert tavrıyla öne çıktı.
Bana göre de bu tavrıyla yeterince dikkat çekmeyi ve genç bir aday olarak ismini gelecek seçimlerde şimdiden adaylar listesine yazdırmayı başardı.
Ama…
Şimdi ona düşen büyük bir görev var:
Bu gerilimin uzamasına izin vermemek…
İnce gibi yıpranmasa ve büyük tepki toplamasa bile temsil ettiğini söylediği “milliyetçi ve Atatürkçü” kesimleri “yüzde 2-3 bandına hapsolmuş sığ bir kesim” konumuna düşürmemek için adaylıktan çekilmeli…
*
Tekrar ediyorum:
Sinan Oğan son derece başarılı bir seçim dönemi geçirdi ve olgun, yurtsever bir siyasetçi tipolojisi çizdi.
Bu başarılı çizgiyi önümüzdeki seçimlere taşıyabilmesinin tek yolu, siyasi kariyerine bir “seçim yenilgisi” yerine, “ülkenin çıkarları için özveride bulunan olgun bir politikacı” yorumunu ekletmek…
Ben bugün veya yarın Sinan Oğan’ın da adaylıktan çekildiğini açıklamasını bekliyorum.
Bu adım onu “kaybeden” olmaktan çıkaracak ve gelecekte “kurtarıcı” payesini onurla taşımasını sağlayacaktır.
Takdir, elbette kendisinin!