Medya
23 Ara 2016 12:59 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 22:18

Yeni Şafak yazarı o soruya cevap aradı: Türkiye sınırın öteki tarafında ne arıyor?

Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk, El Bab'da 16 askerin şehit olmasıyla ilgili olarak bir yazı kaleme aldı.

Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) devam eden Fırat Kalkanı harekâtı kapsamında El Bab'da 16 askerin şehit olmasıyla ilgili olarak "Geri çekilsek de, sınırın öteki tarafına geçmesek de, 'yurtta sulh, cihanda sulh' diye her gün bağırsak da, bu durum değişmeyecek. Suriye'nin öteki tarafında anlattığım tabloya çevirmek istiyorlar bizi. Devletsiz, medeniyetsiz ve sefalet içinde bir Türkiye. Savaştayız, neden bunu anlamıyorlar bilmiyorum" görüşünü savundu.

Kemal Öztürk'ün "Türkiye sınırın öteki tarafında ne arıyor?" başlığıyla yayımlanan (23 Aralık 2016) yazısı şöyle:

Geçtiğimiz hafta Suriye'ye girip, İdlib yakınlarına girdikten sonra gördüğüm manzara beni fena etkilemişti. Üç şey sürekli aklıma gelip, çarpıyordu beni.

1.Medeniyet, bu sınırın ötesinde son buluyordu

2.Devletsizlik, büyük bir kaos ortamı demekti.

3.Sefalet, insanlığımızdan utandıracak boyuttaydı.

Sınırın ötesi ve bu yanındaki tuhaf benzerlik

Reyhanlı'dan ayrıldım ve Suriye sınırını takip ederek, Kilis'e gitmeye başladım. Amacım, Türkiye'nin Fırat Kalkanı operasyonundan sonra bu sınır boyu ve Kilis'teki yerleşim yerlerinin nasıl etkilendiğini görmekti.

Araç, Hatay'dan sınır boyunca Kilis'e doğru giderken, haritayı açtım. Suriye tarafındaki yerleşim yerleriyle, Türkiye tarafında tam karşısına denk gelen yerlerin şaşırtıcı yakınlığını inceledim. Sanki harita ikizmiş gibi, sınırın öteki tarafıyla aynıydı. Işıkları görülüyor, bağırsanız duyuluyordu.


Sonra Suriye tarafına denk gelen yerleri kimin kontrol ettiğini buldum. Liste uzun ama özeti şöyleydi.

Yayladağı (Esed rejimi)

Cilvegözü-Sarmada (ÖSO)

Kırıkhan-Şeyh Al Hadid (PYD/PKK)

Gülbaba-Şengal (PKK/PYD)

Musabeyli-Afrin (PKK/PYD)

Kocabeyli-Qastele (PKK/PYD)

Kilis-Azez (IŞİD-Sonradan ÖSO aldı)

Yavuzlu-Dabıq (IŞİD)

Nizip-Al Bab (IŞİD)

Karkamış-Jarablus (IŞİD)

Karkamış-Manbic (PKK/PYD)

Karşı taraf, Türkiye'de en çok terör eylemi yapan, dünyanın en tehlikeli örgütlerinin kontrolündeydi yani. Şimdi buraya uzun bir duvar örüyoruz.

Kilis'te ne oldu, şimdi durum ne?

Kilis'e vardım. Birçok insanla konuştum.

Önceki durum özetle şuydu: IŞİD Kilis'in karşısına denk gelen yerlere gizliden geliyor, araçlara yüklediği roketleri en kalabalık yerlere fırlatıp kaçıyordu.

Valilik verilerine göre, Ocak ayından, Fırat Kalkanı operasyonunun başladığı tarih olan Ağustos ayına kadar, IŞİD kontrolündeki bölgelerden, 89 roket atılmıştı. 22 kişi hayatını kaybetmiş, 95 kişi de yaralanmıştı. Şehrin % 55'i boşalmış, okullar tatil edilmiş, çarşıda bir çok dükkan kapanmış, hayat felç olmuştu.

Harekattan sonra, 26 Ekim tarihinden bu yana şehre tek bir roket düşmemiş, hiçbir terör eylemi de olmamıştı.

Kilis'in sokaklarını gezdim, çarşı, pazar dolaştım, insanlarla konuştum. Şehir eski canlı ve huzurlu günlerine kavuşmuştu. Fırat Kalkanı operasyonu Kilis, Nizip, Gaziantep ve çevresinin güvenliğini sağlamıştı yani.

Şimdi burada duralım.

Fırat Kalkanı operasyonu şart mıydı?

Önceki gün el Bab'da IŞİD'in saldırısı sonrası 16 askerimizin şehit olmasından sonra, başlayan tartışmaları gözden geçirelim.

“Ne işimiz var Suriye'de" diyenlerden, “Ortadoğu'da bataklığına sürüklendik" diyene kadar herkesin itirazlarını gözden geçirelim.

Sonra Fırat Kalkanı operasyonu öncesine dönelim. Tam 5 yıl boyunca Suriye ve Irak topraklarına girmedik ve sınırda bekledik. Ne oldu? Ben size söyleyeyim, onlar gelip bizim topraklarımızı işgale kalktı.

Şimdi haritayı yeniden açalım. Geçen yıl PKK'nın hendekler kazarak işgal etmeye kalktığı yerleri ve karşısına denk gelen çok yakın yerleşim yerlerini tespit edelim.

PKK'nın işgale kalktığı ilçelerimiz ve karşısına denk gelen yerler

Nusaybin (Mardin) -Kamışlı/Suriye) (PYD/PKK)

Dargeçit (Mardin)-Al Malikiyah/Suriye (PYD/PKK)

Silopi (Şırnak)-Faysh Khabut/Irak (PKK/PYD)

Cizre (Şırnak)-Al Malikiyah/Suriye (PYD/PKK)

Merkez (Şırnak)-Faysh Khabut/Irak (PKK/PYD)

Beytüşşebab (Şırnak) Hezawa/Irak (PYD/PKK)

Yüksekova (Hakkari) (Zozanen/Irak-Serow/İran

(Sadece Diyarbakır'ın Sur ve Silvan ilçelerinin sınıra yakınlığı yok.)

Türkiye'de işgal edilmek istenen yerlerin karşısındaki bölgelerden tüneller, gizli geçitler ve özel yollardan çok sayıda PKK militanının içeri girdiği, buradan mühimmat taşıdığı sonradan tespit edildi. Yani yabancı bir ülkeden, yabancı düşman askerleri ve silahları ülkeye sokuldu.

Bu işgal girişimlerinde on binlerce ev ve iş yeri tahrip oldu. 400 bin insanımız göçmen durumuna düştü, 540'tan fazla güvenlik görevlimiz şehit oldu. Terörün etkileri, başka şehirlere yansıdı ve büyük gerilim oluştu.

Şimdi bir kez daha düşünelim.

Başka bir seçenek yok, savaştayız resmen

İster kabul edelim, ister etmeyelim, bir savaşın içindeyiz. Ya savaşı topraklarımızda kabul edeceğiz, Kilis ve hendek işgallerinin olduğu yerlerdeki tabloyla karşılaşacağız ya da Irak ve Suriye topraklarına girip, savuma hattını ortaya kurarak, sivil kayıpları önleyecek, şehirlerimizi perişan olmaktan kurtaracağız. Bunu yaparken de asker şehitlerimiz, gazilerimiz olacak.

Başka bir seçeceğimiz yok. Geri çekilsek de, sınırın öteki tarafına geçmesek de, 'yurtta sulh, cihanda sulh' diye her gün bağırsak da, bu durum değişmeyecek.

Suriye'nin öteki tarafında anlattığım tabloya çevirmek istiyorlar bizi. Devletsiz, medeniyetsiz ve sefalet içinde bir Türkiye.

Savaştayız, neden bunu anlamıyorlar bilmiyorum.