Kültür Sanat
26 Eki 2022 09:40 Son Güncelleme: 26 Eki 2022 09:43

Türkiye’nin “Nobel”i sahiplerini buldu

Bu yıl 77’ncisi düzenlenen Yunus Nadi Ödülleri, dün Cumhuriyet Gazetesi'nin Şişli’deki binasında sahiplerine verildi. “Türkiye’nin Nobel”i olarak gösterilen törende beş dalda ödüller dağıtıldı.

Bu yıl 77’ncisi düzenlenen Yunus Nadi Ödülleri dün Cumhuriyet Gazetesi'nin Şişli’deki binasında sahipleriyle buluştu.

2022 Yunus Nadi Ödülleri’nde, öykü dalında 77, roman dalında 106, şiir dalında 94, sosyal bilimler araştırması dalında 20, karikatür dalında 28, fotoğraf dalında 8 olmak üzere toplam 333 yapıt değerlendirildi. 77. Yunus Nadi Ödülleri; “Roman” dalında Belgin Bıyıkoğlu’na, “Öykü” dalında Kâmil Erdem’e, “Sosyal Bilimler Araştırması” dalında Prof. Dr. Mustafa Aktar’a, “Karikatür” dalında Birol Çün’e ve “Şiir” dalında ise Güray Öz’e dün verildi.

Ödül töreninden önce konuşma yapan Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve Cumhuriyet Vakfı Başkanı Dr. Alev Coşkun, “Bu kurum 100 yıldan beri Aydınlanma yolunda, aklın öne çıkması yolunda, çağdaş bir ülke yaratılmasının mücadelesinde en ön safta savaşını sürdürüyor ve sürdürecektir. Türkiye’nin çağdaşlaşmasında bir simge olan Yunus Nadi Ödülleri’nin sürmesi önemlidir” ifadelerini kullandı. 

"CUMHURİYET VE NADİ SÖZCÜKLERİ ÇOK ÖNEMLİ"

Seçici kurulu Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Dr. Alev Coşkun, Prof. Dr. Emre Kongar, Prof. Dr. Örsan Kunter Öymen, Prof. Dr. Barış Doster, Prof. Dr. Şaduman Halıcı ve Osman Selim Kocahanoğlu’ndan oluşan “Sosyal Bilimler Araştırması” ödülünü bu yıl, Mustafa Aktar’ın “Rasathane ile Bilimde Yüz Elli Yıl” kitabı aldı. Tören sonrası duygularını paylaşan Aktar, şöyle konuştu: “Çok mutlu olduk. Çünkü bizim jenerasyon için Cumhuriyet gazetesi ve Yunus Nadi sözcükleri çok önemli, çok derinlere kazınmış isimler. O açıdan memnun oldum. Biraz şaşırdım da... Çünkü ben sosyal bilimlerden değil, fizik ve fen bilimlerinden geliyorum. Ama yaptığım araştırma sosyal bilimler ödülü kazandı. Bu da benim için büyük mutluluk kaynağı. Bu belki de hayatımda yaptığım tek sosyal bilimler araştırması olacak. Çok yürekten yaptığım bir araştırmaydı, çünkü Kandilli Rasathanesi çok önemli bir kuruluş.”

"BULUTLAR DAHA RENKLİ GÖRÜNÜYOR"

“Öykü” dalında, Hikmet Altınkaynak, Sezer Ateş Ayvaz, Seval Şahin, Mehmet Zaman Saçlıoğlu ve Murat Yalçın’dan oluşan seçici kurul ödüle, Kâmil Erdem’in “Yok Yolcu” adlı yapıtını değer gördü. Ödülü, rahatsızlığı nedeniyle törene katılamayan Kâmil Erdem’in yerine alan Sel Yayıncılık Genel Yayın Yönetmeni Bilge Sancı aldı. Ödülü Cumhuriyet Vakfı Başkan Vekili ve Cumhuriyet yazarı Ali Sirmen’in elinden alan Sancı, etkinliğe katılamayan Kâmil Erdem’in “Ödüller kuşkusuz özendirici oluyor. Geçici olarak duygulanım yaşıyorum. Bulutlar daha renkli görünüyor. Ama ondan sonra bir yük sırtlanmış gibi oluyorum. Arkamı kollamaya başlıyorum. Şu sözcük o köşe başında oturup kalmalı mıydı? Şu cümle ödülü lekeler mi gibi verimsiz bir dönem geçiriyorum. Neyse ki çağın hızı imdada yetişiyor, hızla unutup ödülü filan, günlük olağan eytişime geçiyorum sözcüklerle ve yerli yerine oturuyor her şey” dediğini belirtti.

"GURURLUYUM VE ONUR DUYUYORUM"

Roman dalında, Konur Ertop, Asuman Kafaoğlu Büke, Zeynep Aliye, Öner Yağcı, Gamze Akdemir’den oluşan seçici kurul tarafından ödülün Belgin Bıyıkoğlu’nun “Dünya Döner Renkler Kalır” adlı kitabına verilmesi kararlaştırıldı. Ödülü Cumhuriyet yazarı Zeynep Aliye’den alan Bıyıkoğlu, ödül töreni sonrası duygularını şöyle dile getirdi: “Çok mutluyum, gururluyum. Onur duyuyorum. Cumhuriyet gazetesi 17 yaşımdan beri okuduğum bir gazete. Cumhuriyet ilkelerine gönülden bağlıyız. Özellikle şu günlerde daha çok sarılmamız gerekiyor. Kitabımda da bir kahramanın, bir kurtarıcının gelip bizi kurtarmayacağını, hepimizin kahraman olacağını sezdirmeye çalıştım. Hem çevre hem dünya hem insanlık için artık kapitalizmin son noktasındayız. Böyle bir sisteme kayıtsız kalmamamız lazım. Hepimizin mücadele etmesi gerekiyor. İnsanlığı yeniden ayağa kaldırmamız gerek.”

"CUMHURİYET BİR ÜNİVERSİTE"

Metin Peker, Kamil Masaracı, Muhittin Köroğlu, Zafer Temoçin, Akdağ Saydut ve Murat Sayın’dan oluşan seçici kurul bu yıl “Karikatür” dalındaki ödülü Birol Çün’ün yapıtına verdi. Çün, ödül töreni sonrası duygularını şöyle dile getirdi: “Cumhuriyet’i gazete olarak değil, bir okul olarak görüyorum. Hatta bir üniversite... Onun ışığıyla biz sanatçılar prizma görevi görüyoruz. O kadar aydınlattı ki bizi... Ben bugüne kadar 50’ye yakın ödül aldım. Bunun yüzde 85’ini Cumhuriyet’e borçluyum. Mübalağa etmiyorum. O kadar doyurucu bir gazete ki inanılmaz bilgiler alıyoruz, dünyayla ilgili olsun, politik olsun, genel kültür olsun... Üniversiteyi bitirmiş gibi olduk. Üniversite mezunu arkadaşlarımla konuşuyoruz, bakıyorum; Cumhuriyet’ten aldığım bilgilerle her türlü konuda şakır şakır konuşabiliyorum. Bundan büyük güzellik olabilir mi?”

Karikatür ödülünü sunan Cumhuriyet yazarı Dr. Erdal Atabek ise “Karikatüristler dünyayı yeniden çizen insanlardır. Bu sanatı yaratan ve yaşatan bütün sanatçılarımıza başarılar diliyor ve saygılar sunuyorum” diye konuştu.

"ÖDÜL ALMANIN KIVANCINI YAŞIYORUM"

“Şiir” dalında Ataol Behramoğlu, Doğan Hızlan, Turgay Fişekçi, Eray Canberk ve Hüseyin Yurttaş’tan oluşan seçici kurulun, “Dinleyin Size Bir Şey Söylüyorum” kitabıyla ödüle değer gördüğü Güray Öz adına ödülü yeğeni Birol Kalpaklı, Cumhuriyet yazarı Hikmet Altınkaynak’tan aldı. Törene katılamayan Güray Öz ise törene ilettiği mektupta şunları dedi:

 “Şiirlerimin Yunus Nadi Ödülü’ne layık görülmesinin kıvancını yaşıyorum. Dinleyin Size Bir şey Söylüyorum adı altında topladığım şiirlerimin omurgasını Silivri Tutukevi’nde yazdığım şiirler oluşturuyor. Şiirlerimin gün yüzü görmesini okurlarla buluşmasını sağlayan Kırmızı Kedi Yayınevi’ne özellikle çok teşekkür ediyorum. Çünkü ülkenin ve yayıncılığın bu zor zamanlarında şiir yayımlamaktan vazgeçmediler, sağ olun.”