Medya
18 Tem 2013 09:41
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:17
TAKVİM'DEN AYŞE ARMAN'A ÇIPLAK FOTOĞRAFLI YANIT ''SENİN KAFAN SENİN ZEKAN''
Takvim Gazetesi, Ayşe Arman'ın "Nerede o zeka nerede o vizyon" sözlerine zehir zemberek bir yanıt verdi!
Ayşe Arman bir süre önce Takvim’in gazeteciliğini yere göğe sığdıramıyordu. Ama şimdi hafızasını yitirmiş olacak ki, yalanlarını ortaya çıkarınca çileden çıktı. Gazetemiz için ’Nerede onlarda o vizyon, o zekâ’ deyip ağzını bozdu
Hürriyet gazetesinde çıkan Gezi Parkı polisleri röportajında her geçen gün batağa saplanan Arman, foyasını çıkaran gazetemize saldırmaya başladı. ’Ağaçla röportaj yapmış insanları ciddiye alacak halim yok’ diyen Arman yine de Takvim’i ciddiye alarak ’Nerede onlarda o vizyon, o zeka’ demeyi de eksik etmedi. Bakın Ayşe Arman, o röportajında ne açıklar vermişti ve TAKVİM’i nasıl da yerlere göklere sığdıramamıştı... Ayşe Arman, 22 yaşında 4 yıldır polis olan ve 30 yaş sınırı bulunan teşkilata 31 yaşında girdiğini iddia ettiği polislerle konuştu. Polislerin yaşlarıyla ilgili yalan ortaya çıkınca düzeltme yapacağını söyledi. Ama yapamadı. "Bu şiddeti uygulayan polislerden dördüyle konuştum" diye yazmıştı Arman. Ama konuştuğu polislerinin hepsinin Gezi’de görev almadığını itiraf etti. Yazdıklarının abartı ve hayal gücünü zorlayacak ifadeler olduğunu kendisi de anlayınca "Konuştuğum 4 polis bütün polislerin görüşlerini temsil etmiyor" demek zorunda kaldı.
GÖLGE YAYIN YÖNETMENİ Mİ DEVREDE?
Röportajının gerçekliğini kanıtlamak için çekimlerin hikayesini 3. gün yazma gereksinimi hissetti. Yazdıklarının gerçek olduğunu söylemedi. "20 küsur yıldır bu işi yapıyorum. Olmayan bir şeyi yazmam mümkün mü?" diye savunma yaptı. Takvim, röportajındaki yalan ve çelişkileri ortaya serdikçe çileden çıktı. Hal böyle olunca geriye tek soru kaldı: O röportajı sana genel yayın müdürü mü, yoksa gölge yayın müdürün mü yazdırdı? Arman ayrıca "Ağaçla röportaj yapmış insanları ciddiye alacak halim yok. Nerede onlarda o vizyon, o zeka" diyerek gazetemize ve Takvim Haber Müdürü Mevlüt Yüksel’e de hakarette bulundu. Oysa Arman, vizyonsuzluk ve zeka eksikliğiyle itham ettiği gazetemizi yere göğe sığdıramamıştı. TAKVİM, Murat Boz’un memeli fotoğrafını basınca Arman buna itiraz ederek "Ama ben bu fotoğrafı basan arkadaşların da memelerini görmek istiyorum" demişti. Takvim, ekibinin fotoğraflarını yayınlayınca "Bayıldım! Beni mat ettiniz. Madara ettiniz. Mosmor oldum. Ama çok güldüm. Siz büyüksünüz ve eğlenceli bir ekipsiniz. Yaratıcılık ve atışma diye ben buna derim" ifadelerini kullanmıştı.
AMANPOUR DOĞRU İSİM DEĞİL
Arman dünkü yazısında Armanpour benzetmemiz için, "Bu hakaret değil, iltifattır" demişti. Taksim’de ortalığı yakanları barışçı diye gösteren, İstanbul’u iç savaşın yaşandığı bir cehennem gibi anlatan Amanpour’un kim olduğunu hatırlatmak isteriz. Amanpour, CNN kurulduğunda Körfez Savaşı’nı tüm çıplaklığıyla yayınladığı için görevden alınan Peter Arnett ve Bernard Shaw’ın yerlerini doldurmak için gelmişti. Görevi de Arnett ve Shaw gibi gerçekleri anlatmak değil çıkarlar için yayın yapmaktı. Bununla gurur duyman bizi çok şaşırttı Ayşe...
Hürriyet gazetesinde çıkan Gezi Parkı polisleri röportajında her geçen gün batağa saplanan Arman, foyasını çıkaran gazetemize saldırmaya başladı. ’Ağaçla röportaj yapmış insanları ciddiye alacak halim yok’ diyen Arman yine de Takvim’i ciddiye alarak ’Nerede onlarda o vizyon, o zeka’ demeyi de eksik etmedi. Bakın Ayşe Arman, o röportajında ne açıklar vermişti ve TAKVİM’i nasıl da yerlere göklere sığdıramamıştı... Ayşe Arman, 22 yaşında 4 yıldır polis olan ve 30 yaş sınırı bulunan teşkilata 31 yaşında girdiğini iddia ettiği polislerle konuştu. Polislerin yaşlarıyla ilgili yalan ortaya çıkınca düzeltme yapacağını söyledi. Ama yapamadı. "Bu şiddeti uygulayan polislerden dördüyle konuştum" diye yazmıştı Arman. Ama konuştuğu polislerinin hepsinin Gezi’de görev almadığını itiraf etti. Yazdıklarının abartı ve hayal gücünü zorlayacak ifadeler olduğunu kendisi de anlayınca "Konuştuğum 4 polis bütün polislerin görüşlerini temsil etmiyor" demek zorunda kaldı.
GÖLGE YAYIN YÖNETMENİ Mİ DEVREDE?
Röportajının gerçekliğini kanıtlamak için çekimlerin hikayesini 3. gün yazma gereksinimi hissetti. Yazdıklarının gerçek olduğunu söylemedi. "20 küsur yıldır bu işi yapıyorum. Olmayan bir şeyi yazmam mümkün mü?" diye savunma yaptı. Takvim, röportajındaki yalan ve çelişkileri ortaya serdikçe çileden çıktı. Hal böyle olunca geriye tek soru kaldı: O röportajı sana genel yayın müdürü mü, yoksa gölge yayın müdürün mü yazdırdı? Arman ayrıca "Ağaçla röportaj yapmış insanları ciddiye alacak halim yok. Nerede onlarda o vizyon, o zeka" diyerek gazetemize ve Takvim Haber Müdürü Mevlüt Yüksel’e de hakarette bulundu. Oysa Arman, vizyonsuzluk ve zeka eksikliğiyle itham ettiği gazetemizi yere göğe sığdıramamıştı. TAKVİM, Murat Boz’un memeli fotoğrafını basınca Arman buna itiraz ederek "Ama ben bu fotoğrafı basan arkadaşların da memelerini görmek istiyorum" demişti. Takvim, ekibinin fotoğraflarını yayınlayınca "Bayıldım! Beni mat ettiniz. Madara ettiniz. Mosmor oldum. Ama çok güldüm. Siz büyüksünüz ve eğlenceli bir ekipsiniz. Yaratıcılık ve atışma diye ben buna derim" ifadelerini kullanmıştı.
AMANPOUR DOĞRU İSİM DEĞİL
Arman dünkü yazısında Armanpour benzetmemiz için, "Bu hakaret değil, iltifattır" demişti. Taksim’de ortalığı yakanları barışçı diye gösteren, İstanbul’u iç savaşın yaşandığı bir cehennem gibi anlatan Amanpour’un kim olduğunu hatırlatmak isteriz. Amanpour, CNN kurulduğunda Körfez Savaşı’nı tüm çıplaklığıyla yayınladığı için görevden alınan Peter Arnett ve Bernard Shaw’ın yerlerini doldurmak için gelmişti. Görevi de Arnett ve Shaw gibi gerçekleri anlatmak değil çıkarlar için yayın yapmaktı. Bununla gurur duyman bizi çok şaşırttı Ayşe...
