Gündem
09 Oca 2013 17:35 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:36

SONER YALÇIN; 'ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ'NDE SİLİVRİ'DEYİZ'

Soner Yalçın "Çalışan Gazeteciler Günü'nde Silivri'de bulunan gazeteci arkadaşlarımızla destek ziyaretinde bulunacağız" dedi

Soner Yalçın "Yarın, Çalışan Gazeteciler Günü'nde Silivri'ye gideceğiz. Silivri'de bulunan gazeteci arkadaşlarımızla destek ziyaretinde bulunacağız" dedi

Gazeteci yazar Soner Yalçın bugün saat 14.00’de avukatı ve kız arkadaşı Halide Didem Kurt ile birlikte Levent Polis Merkezi’ne gelerek imza attı. Polis merkezinde yaklaşık 5 dakika kalan Soner Yalçın çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Soner Yalçın, "Daha öncede bellirttiğim gibi bu Soner Yalçın’ın kişisel bir meselesi değildir. Bu her hafta karakola gelip gitmenin bir eziyeti değildir. Bu bir aydınlanma mücadelesidir. Bu basın özgürlüğü mücadelesidir. Burada Soner Yalçın’a bu kararı vererek bir aydını güvenilmez tablo çizmek istiyorlar. Biz bunu reddediyoruz. Türk aydını bu ülkeye bağlıdır. Kazısanız da bu ülkeden gitmez diyoruz. Buna devam edeceğiz. Bu hepimizin davası bu sizlerinde davası bu gazetecilik, habercilik davası. Bu gerçeğe aşkla bağlı olma davası" dedi.

'ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ’NDE SİLİVRİ’DEYİZ'
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ne ilişkin soru üzerine Yalçın, "Yarın, Çalışan Gazeteciler Günü’nde Silivri’ye gideceğiz. Silivri’de bulunan gazeteci arkadaşlarımızla destek ziyaretinde bulunacağız. Bütün gazeteci arkadaşları mutlaka ama mutlaka Silivri’ye mahkeme çağırıyorum. Oradaki gazeteci arkadaşlarımızında yalnız olmadığını göstermeliyiz. Bu mesele kesinlikle kişisel bir dava değildir. Buna böyle bakmamız lazım.
Hangi gazetede, hangi televizyonda çalışırsak çalışalım, hangi siyasal düşünceye sahip olursak olalım, bunun bir basın özgürlüğü davası olduğunu göstermemiz lazım. Gazetecinin , yazarın yazdıklarına söylediklerine dokunulmazlık verilmesi tararftarı olmamız lazım. Milletvekilinin kürsü dokunulmazlığı varsa gazetecinin de yazarında yazı yazma özgürlüğü ve dokunulmazlığı olması lazım" ifadelerini kullandı.

'BU DAVALARIN HEPSİ SİYASİ DAVALARDIR'
Bir gazetecinin ’Bu dava nasıl sonuçlanacak sizce? sorusu üzerine Yalçın "Bu davaların hepsi siyasi davalardır. Ancak siyasetle son bulacağına inanıyorum. Çünkü o mahkemelerden de Türkiye halkının büyük çoğunluğu adalet beklemiyor. Bu mahkemeler zaten bitmiştir. Artık gereksizdir. Başbakanın dahi güvenmediği bir mahkemenin hiç bir inandırıcılığı hiçbir kabul edilir yanı yoktur. Öyle ki 13 Aralık 2012’de dünya tarihinde olmamış bir şey olmuş yüzbinlerce insan mahkeme önüne gitmiş mahkemeye inanmadıklarını, güvenmediklerini göstermiştir. Zaten kamuoyu anketleri de bunu gösteriyor. O davalar bitmiştir. Gereksiz uzatılıyor ve insanlara gereksiz eziyet çektiriliyor" diye cevap verdi.