Gündem
12 Ağu 2010 18:39 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:32

SABAH GAZETESİ ELEKTRİK İHALESİYLE ÇIKAR BAĞI OLAN BİR GAZETEDİR!

Elektrik Mühendisleri Odası Sabah gazetesinin bugünkü manşetinde "Odadan Tehdit" başlığıyla yayımlanan haberine tepki gösterdi.

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Başkanı Cengiz Göltaş, Sabah gazetesinin bugünkü manşetinde "Odadan Tehdit" başlığıyla yayımlanan haberin, gazeteyi elinde bulunduran Çalık Grubu’nun çıkarcı anlayışını yansıttığını söyledi.
"Sabah gazetesi, ihaleyle ilgili çıkar bağlantısı olan bir medya organı" diyen Göltaş, gazeteyi elinde bulunduran Çalık Grubu’nun dağıtım özelleştirmeleri kapsamında Samsun, Sinop, Amasya, Çorum ve Ordu bölgesinde çalışan Yeşilırmak Dağıtım AŞ’yi satın aldığını ifade etti.

"Bu basın grubunun böylesine objektiflikten uzak, odayı hedef gösteren yaklaşımı inanılmaz. Türkiye’de insanların düşüncelerini açıklama, idari yargıyı devreye sokma noktasındaki bir baskı ortamının oluşturulmasına en çarpıcı örnek olarak görüyorum."

Hak arama girişimi için "Dava terörü" başlığı
Sabah gazetesi, haberinde, EMO’nun "3.5 milyar dolar beklenirken 5.8 milyar dolar rekor fiyatla özelleştirilen" dört elektrik dağıtım bölgesinin ihalesini "kamu yararı olmadığı" gerekçesiyle yargıya taşımasını ele alıyordu.

EMO’nun girişimleriyle ülkenin zarara uğratıldığının ileri sürülen haberde, olay "EMO ekonomide dava terörü estirmeye hazırlanıyor" olarak yansıtılmıştı.

Dünyanın hiçbir yerinde bir idari işlemin bir kurum ya da kişi tarafından yargıya taşınması nedeniyle "terör" veya başka bir baskı unsuruyla ifade edilemeyeceğini aktaran Göltaş’e göre, durum, "toplumun nasıl bir kuşatmayla karşı karşıya kaldığının, toplumun aslında nasıl terörize edildiğini, nasıl bir korku imparatorluğu yaratıldığı"nı gösteriyor. Oysa ki, "demokrasinin en temel özelliklerinden biri her türlü idari işlemin yargının denetimine tabi olmasıdır".

"Üç yılda zam yüzde 72,3’e çıktı"
"Dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesi tüketiciye otomatik olarak zam olarak yansıyacak, bunu hep birlikte göreceğiz. Temel nedeni de, son üç yılda elektrik fiyatlarındaki düzenli artıştır. Bu artış üç yılda abone ve tüketicilere yüzde 72.3 olarak yanısıdı."

"Bu şirketler satın aldıkları bu dağıtım bölgelerinde enerjinin maliyetini, işletme giderlerini, kayıp ve kaçak bedellerini, yatırım kredilerini ve kredilerinin faizlerini, kendi sermayelerinin getirilerini, TEDAŞ’a ait mülkiyetin işletme hakkı devir bedellerini otomatikman tarifeye yansıtacaklardır. Çünkü kâr amacıyla kurulmuş şirketlerdir.

"Özelleştirmelerle kayıp-kaçak oranlarının düşürüleceği, kamunun da rahatlayacağı da tam bir yalandır. AYDEM Şirketi, 2008’de Aydın, Denizli- Muğla illerinin elektrik dağıtımını aldı. Burada kaçak oranı yüzde 4,5 iken, devraldıktan altı ay sonra oran yüzde 17,5’e çıkmıştır. TEDAŞ verilerine göre, kaçak dört ayda iki kattan fazla artmış, 384 milyon kwatt saatte çıkmıştır. Kaçağın giderilmesi olsa olsa şirket karını arttırır.

"Özellikle de üretim anlamında doğalgaza bağımlı, ithal kömüre bağımlı, yerli yenilenebilir kaynaklarını öne çıkarmayan politikaların yarattığı sonuçlar ortadayken, dağıtım şebekelerini plansız-programsız ve keyfi biçimde bir özel şirket mantığıyla yönetilecek olması toplumsal açıdan büyük sıkıntılar doğuracak.

"Bunun, ülkenin ulusal güvenlik açısından da, yurttaşına sanayicisine, tarımcısına turizmcisine kesintisiz ve ucuz elektrik konusunda problemler çıkaracağına inanıyoruz."

Vatan: Ödemeler gerçekleşecek mi?
Vatan gazetesinin bugünkü haberine göre, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) ihale paralarının ödenip ödenmemesine dair endişeli. Habere göre, Trakya’yı kazanan Aksa daha önce aldığı 3 şirketin ödemesini hâlâ yapmadı. Yeşilırmak Dağıtım’ı Kasım 2009’da alan Çalık da hâlâ devri gerçekleştiremedi.

Bianet