Röportaj
18 Kas 2010 12:55
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:48
POLAT ALEMDAR'IN MASUM EŞİ GECELERE NASIL AKTI?
Reyting listesinde zirveye oturan 'Karadağlar' dizisinin 'Gülhayat'ı Hatice Şendil, sınırlarını aştı.
SHOW TV'nin yeni dizisi 'Karadağlar'da Erdal Özyağcılar ile başrolü paylaşan Hatice Şendil, 'Gülhayat' adında bir çengiyi canlandırıyor.
2001'de Miss Turkey yarışmasında ikinci olan ve daha sonra rotasını oyunculuğa çeviren Şendil iddialı konuştu: Şimdiye kadar halkın içinden rollerde oynadım. Karakter hikaye içinde gelişiyordu ama ben kendi çizgim dışına çıktım. Şimdi seyirci farklı şeyler görecek
- Rolünüzden biraz bahseder misiniz?
Gülhayat'ın enterasan bir hikayesi var, bunu seyirci izledikçe anlayacak. Bugüne kadar oynadıklarımın dışında, beni çok heyecanlandıran intikam dolu bir karakteri canlandırıyorum.
- Dizi 'Karamazov Kardeşler'den uyarlandı. Kitabı okumuş muydunuz?
Kitabı 8 yıl önce okumuştum. Med Yapım'dan ilk arandığımda inanılmaz heyecanlandım. Gülhayat birçok kadının cesaret edemediği şeyleri yapıyor. Zaman zaman intikam dolu hallerini, zaman zaman sevimliliğini, masumiyetini, aşkını göreceksiniz. Gülhayat öyle bir aşk yaşayacak ki belki kendine bile itiraf edemeyecek.
- 'Karadağlar'da hem babanın hem de oğlun size aşık olması karakterinizi zorlayacak mı?
Gülhayat zaten bunu istiyor. Ortalığı karıştıracak ama sonradan seyirci bunun bir yandan da doğru olduğuna inanacak. Gülhayat'ın kafasında
aşkından da öte bir sorunu var. Bu aileye yakınlaşmasının sebebi de intikam almak.
- Bu rolü kabul etmenizdeki sebepler nelerdi?
İlk başta senaryosu ve çok güzel bir uyarlama olması etkili oldu. Dönem işi ve oyuncu kadrosunun çok iyi olması da cazip geldi. Bu bir ekip işi ve kimse tek başına bir şey yapamaz. Güzel bir senaryo, iyi bir prodüktör, doğru bir yönetmen ve doğru oyuncularla yapamayacağınız şey yoktur.
DÖNEM İŞLERİNİ ÇOK SEVİYORUM
- Dönem dizisi olması gözünüzü korkutmadı mı?
Tam tersine ben o kadar mutluyum ki... Oyunculuğa başladığım ilk anlardan beri bir dönem projesinde rol almayı çok istiyordum. Dönem işleri beni seyirci olarak hep çekiyor. Bugüne kadar yapılan hiçbir dönem işini kaçırmamışımdır ve izlemişimdir. Hep böyle bir projede oynamak içimde vardı.
- Seyircinin diziyi seveceğini düşünüyor musunuz?
İzleyici 'Karadağlar'ı çok sevecek. Diziyi benimseyecekler. Konusunda sıra dışı şeyler de olacak. Erdal Özyağcılar'ı ilk defa kötü gördüler. Ben şimdiye kadar hep yakın, halkın içinden rollerde oynadım. Hayatımda üç defa anaokulu öğretmenini oynadım. Karakter hikaye içinde gelişiyordu ama ben de kendi çizgim dışına çıktım.
- Tüm karakterleri alışılmış rollerin dışında görmesi ters tepkiye sebep olur mu?
Bu kadrodaki herkes bence A'dan Z'ye bu işteki en önemli kişiler. O yüzden bu rollerin hepimize yakıştığını düşünüyorum ve kimsenin de yadırgayacağına inanmıyorum.
- Çekimlerin İstanbul dışında olması hayatınızı nasıl etkiliyor?
Benim için nerede çalıştığım önemli değil, çünkü zamanımızın büyük bir çoğunluğu sette geçiyor. İstanbul içinde olmaktansa bu projede başka bir yeri koklamak bana daha cazip geliyor.
- Mesleğinizle ilgili en büyük hayaliniz nedir?
Hiçbir hayalim yok. Bu işi yapabilecek donanıma sahip olmak için özveride bulunmak; bunları yaparken de şu anda bulunduğum noktadan hep bir adım ileride olmayı umut ediyorum.
- Kendinize nasıl bir kariyer planlaması yaptınız?
Gelecekle ilgili planlamalarımı Gaye Sökmen ile birlikte yapıyoruz. Projeleri beraber tartışıp, kararlaştırıyoruz. Gaye aynı dili konuşabildiğim ve beni çok iyi tanıyan profesyonel bir insan.
- Özel hayatınızla gündeme gelmemek için özen gösteriyor musunuz?
Özellikle aldığım tedbirler yok ama özel hayatımda kendime vakit ayırmayı tercih ediyorum.
AŞK TESLİM OLMAKTIR
- Aşk sizin için ne anlam ifade ediyor?
Mesnevi'deki gibi, 'Aşk; koşulsuz, şartsız ve beklentisiz teslim olmaktır'. Benim için de hayatımdaki yeri aynen budur.
- Güzelliğinizi neye borçlusunuz?
Bunun için ekstra yaptığım bir şey yok. Günlük hayatımda kendime çok dikkat etmem. Ama uykuma çok özen gösteririm. Vakit buldukça da spor yaparım.
İntikam dolu bir çengi!
Dostoyevski'nİn ölümsüz seri 'Karamazov Kardeşler'den uyarlanan 'Karadağlar'da Hatice Şendil, eşinin ölümünden Karadağlar Ailesi'ni sorumlu tutan ve intikam için ailenin içine giren bir çengiyi canlandırıyor. Özyağcılar'ın dört oğlunu Korel Cezayirli, Burak Sağyaşar, Ahmet Rıfat Şungar ve İbrahim Çelikkol oynuyor. Yapımda ayrıca Aliona Bozbey ve Zeynep Özyağcılar gibi isimler de yer alıyor. Dizi, Osmanlı'nın şatafatlı dönemlerinden, fakirlik ve sefalet içinde geçen zor yıllara ışık tutuyor. Erdal Hoca'nın enerjisi bize de geçiyor.
- Erdal Özyağcılar'la oynamak nasıl bir duygu?
Erdal Hoca çok heyecanlı. Onun heyecanı ve enerjisi bizlere de geçiyor. Projenin her şeyi ile yakından ilgileniyor. Arada hafif, tatlı sert atışmalarımız da oluyor. Ama her şey keyifli geçiyor. Hepimiz Erdal Hoca'yı çok seviyoruz ve güveniyoruz. Ondan öğreneceğimiz çok şey var. O da bizleri çok seviyor ve inanıyor.
2001'de Miss Turkey yarışmasında ikinci olan ve daha sonra rotasını oyunculuğa çeviren Şendil iddialı konuştu: Şimdiye kadar halkın içinden rollerde oynadım. Karakter hikaye içinde gelişiyordu ama ben kendi çizgim dışına çıktım. Şimdi seyirci farklı şeyler görecek
- Rolünüzden biraz bahseder misiniz?
Gülhayat'ın enterasan bir hikayesi var, bunu seyirci izledikçe anlayacak. Bugüne kadar oynadıklarımın dışında, beni çok heyecanlandıran intikam dolu bir karakteri canlandırıyorum.
- Dizi 'Karamazov Kardeşler'den uyarlandı. Kitabı okumuş muydunuz?
Kitabı 8 yıl önce okumuştum. Med Yapım'dan ilk arandığımda inanılmaz heyecanlandım. Gülhayat birçok kadının cesaret edemediği şeyleri yapıyor. Zaman zaman intikam dolu hallerini, zaman zaman sevimliliğini, masumiyetini, aşkını göreceksiniz. Gülhayat öyle bir aşk yaşayacak ki belki kendine bile itiraf edemeyecek.
- 'Karadağlar'da hem babanın hem de oğlun size aşık olması karakterinizi zorlayacak mı?
Gülhayat zaten bunu istiyor. Ortalığı karıştıracak ama sonradan seyirci bunun bir yandan da doğru olduğuna inanacak. Gülhayat'ın kafasında
aşkından da öte bir sorunu var. Bu aileye yakınlaşmasının sebebi de intikam almak.
- Bu rolü kabul etmenizdeki sebepler nelerdi?
İlk başta senaryosu ve çok güzel bir uyarlama olması etkili oldu. Dönem işi ve oyuncu kadrosunun çok iyi olması da cazip geldi. Bu bir ekip işi ve kimse tek başına bir şey yapamaz. Güzel bir senaryo, iyi bir prodüktör, doğru bir yönetmen ve doğru oyuncularla yapamayacağınız şey yoktur.
DÖNEM İŞLERİNİ ÇOK SEVİYORUM
- Dönem dizisi olması gözünüzü korkutmadı mı?
Tam tersine ben o kadar mutluyum ki... Oyunculuğa başladığım ilk anlardan beri bir dönem projesinde rol almayı çok istiyordum. Dönem işleri beni seyirci olarak hep çekiyor. Bugüne kadar yapılan hiçbir dönem işini kaçırmamışımdır ve izlemişimdir. Hep böyle bir projede oynamak içimde vardı.
- Seyircinin diziyi seveceğini düşünüyor musunuz?
İzleyici 'Karadağlar'ı çok sevecek. Diziyi benimseyecekler. Konusunda sıra dışı şeyler de olacak. Erdal Özyağcılar'ı ilk defa kötü gördüler. Ben şimdiye kadar hep yakın, halkın içinden rollerde oynadım. Hayatımda üç defa anaokulu öğretmenini oynadım. Karakter hikaye içinde gelişiyordu ama ben de kendi çizgim dışına çıktım.
- Tüm karakterleri alışılmış rollerin dışında görmesi ters tepkiye sebep olur mu?
Bu kadrodaki herkes bence A'dan Z'ye bu işteki en önemli kişiler. O yüzden bu rollerin hepimize yakıştığını düşünüyorum ve kimsenin de yadırgayacağına inanmıyorum.
- Çekimlerin İstanbul dışında olması hayatınızı nasıl etkiliyor?
Benim için nerede çalıştığım önemli değil, çünkü zamanımızın büyük bir çoğunluğu sette geçiyor. İstanbul içinde olmaktansa bu projede başka bir yeri koklamak bana daha cazip geliyor.
- Mesleğinizle ilgili en büyük hayaliniz nedir?
Hiçbir hayalim yok. Bu işi yapabilecek donanıma sahip olmak için özveride bulunmak; bunları yaparken de şu anda bulunduğum noktadan hep bir adım ileride olmayı umut ediyorum.
- Kendinize nasıl bir kariyer planlaması yaptınız?
Gelecekle ilgili planlamalarımı Gaye Sökmen ile birlikte yapıyoruz. Projeleri beraber tartışıp, kararlaştırıyoruz. Gaye aynı dili konuşabildiğim ve beni çok iyi tanıyan profesyonel bir insan.
- Özel hayatınızla gündeme gelmemek için özen gösteriyor musunuz?
Özellikle aldığım tedbirler yok ama özel hayatımda kendime vakit ayırmayı tercih ediyorum.
AŞK TESLİM OLMAKTIR
- Aşk sizin için ne anlam ifade ediyor?
Mesnevi'deki gibi, 'Aşk; koşulsuz, şartsız ve beklentisiz teslim olmaktır'. Benim için de hayatımdaki yeri aynen budur.
- Güzelliğinizi neye borçlusunuz?
Bunun için ekstra yaptığım bir şey yok. Günlük hayatımda kendime çok dikkat etmem. Ama uykuma çok özen gösteririm. Vakit buldukça da spor yaparım.
İntikam dolu bir çengi!
Dostoyevski'nİn ölümsüz seri 'Karamazov Kardeşler'den uyarlanan 'Karadağlar'da Hatice Şendil, eşinin ölümünden Karadağlar Ailesi'ni sorumlu tutan ve intikam için ailenin içine giren bir çengiyi canlandırıyor. Özyağcılar'ın dört oğlunu Korel Cezayirli, Burak Sağyaşar, Ahmet Rıfat Şungar ve İbrahim Çelikkol oynuyor. Yapımda ayrıca Aliona Bozbey ve Zeynep Özyağcılar gibi isimler de yer alıyor. Dizi, Osmanlı'nın şatafatlı dönemlerinden, fakirlik ve sefalet içinde geçen zor yıllara ışık tutuyor. Erdal Hoca'nın enerjisi bize de geçiyor.
- Erdal Özyağcılar'la oynamak nasıl bir duygu?
Erdal Hoca çok heyecanlı. Onun heyecanı ve enerjisi bizlere de geçiyor. Projenin her şeyi ile yakından ilgileniyor. Arada hafif, tatlı sert atışmalarımız da oluyor. Ama her şey keyifli geçiyor. Hepimiz Erdal Hoca'yı çok seviyoruz ve güveniyoruz. Ondan öğreneceğimiz çok şey var. O da bizleri çok seviyor ve inanıyor.
