İki Lafın Beli
06 Mar 2013 11:57 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:03

MUSTAFA SÖNMEZ MEDYARADAR'A KONUŞTU; CUMHURİYET'TEN GÖNDERİLİŞİM SÜRPRİZ OLMADI!

Cumhuriyet'teki yazılarına son verilen Mustafa Sönmez, Medyaradar Röportajcısı Alev Gürsoy Cimin'e konuştu. Yazılarına son verilmesinin arkasındaki gerçekleri kısa ama öz cümlelerle anlattı.(!)

Mustafa Sönmez ile bu röportajı yüzyüze  yapamadık, aslında öyle karar vermiştik ama röportajı yapacağımız günün öncesinde yazılarına son verildiği haberi geldi. Böylelikle Mustafa Bey'de röportajı iptal etmek istedi. Aslında bana kalırsa asıl şimdi konuşmalıydı ama tüm zorlamalarıma rağmen kabul etmedi. Sorularımı yazılı iletmeyi teklif ettim kabul etti. Bütün sorularımı yanıtlamadı , sorularım özelmiş. Aslında özel değil geneldi. Tamamen kendi köşesinde daha önce yazdığı konuları sorumuştum. Yanıtladığı kısmı ile sizlerin takdirine sunuyorum. İşte Cumhuriyet'teki, o zorunlu  vedanın nedeni.

RÖPORTAJ: ALEV GÜRSOY CİMİN

Mustafa Bey; öncelikle geçmiş olsun  Cumhuriyet Gazetesi'ndeki görevinize son verildi nedir sıkıntı, neler oluyor?
Bana geçmiş olmasın, bu kararı alanlara olsun. Sorun var, elbette, Cumhuriyet iyi yönetilmiyor. İyi yönetim için seçenek sundum. Sorun budur.

CUMHURİYET İYİ YÖNETİLMİYOR
Siz, bekliyor muydunuz böyle bir sonu?
Evet, sürpriz olmadı.. Mevcut yönetime alternatif sundum. Bu gazeteyi, çok değil 6 ayda okuyucuya yüzde 50 artırabilirz dedim ve bu iddia ile ortaya çıktım.
Son günlerde kendi gazetenize yönelik çok sert söylemler ve eleştirilerileriniz vardı neydi sizi bu kadar kızdıran?
Kızmadım, alternatif sundum. Bu, birilerinin düzenini bozmuş olabilir.
Size iletilen tebligatta  sosyal paylaşım sitesindeki yazılarınız da gerçekçe gösteriliyor, gerçekten öyle mi yoksa size göre evveliyatı da var mıydı bunun?
Sosyal paylaşım siteleri çağın bir gerçeği. Bu gazetenin okuyucuları ve çalışanları olan bitenden sosyal medya üstünden ancak haberdar oldular. Bu yöntemi özellikle seçtim, herkes öğrensin diye.

1 YILDIR KÖŞEMDE BAZI ŞEYLERİN İYİ GİTMEDİĞİNİ YAZDIM
Attığınız tweet'lerin silindiğini belirterek kendi gazetenizi sansürcülükle suçladınız, peki neden böyle twitler atmaya gerek duydunuz, karşılıklı konuşmak yerine?
Ben 1 yılı aşkın bir süredir köşemde bazı şeylerin iyi gitmediğini açık açık yazdım. Cumhuriyet’in birebir görüşmelerde iyi yönetilmediğini anlayınca, okurları ve çalışanarı bilgilendirmek için açık tartışma yapıyorum. Bunun nesi yanlış
Gazete yönetimiyle biraraya gelip konuştunuz mu hiç bu sıkıntıları?
Elbette…

MESELE KİŞİSEL DEĞİL
Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız'la da büyük problemler yaşadığınız dillendiriliyordu anlaşamadığınız konular neydi?
Ben gazeteye gitmem, yazı gönderirim. Mesele kişisel değil, ilkelerle ve genel gidişat ile ilgili.
“Vakıf yetki versin, gazeteyi ayağa kaldıralım, hem gazete tirajını hem de ilan gelirini 6 ay sonunda yüzde 50 artırmayı taahhüt ediyorum”. diyerek yönetime talip oldunuz, İbrahim Yıldız birazda size kızmakta haklı değil mi?
Mesele kişisel değil, kurumsal..

İŞTE MUSTAFA SÖNMEZ'İN ÖZEL DİYEREK YANITLAMAK İSTEMEDİĞİ DİĞER SORULAR:
Cumhuriyet'teki tenkisatlara da çok kızmıştınız. Hakikaten Cumhuriyet kendi söküğünü dikemiyor mu?
Cevap: ?
Siz çok iyi bir ekonomistsiniz. Gazeteniz içinde oldukça önemliydi yazılarınız. Peki bu ekonomik sıkıntılar konusunda sizden hiç yardım istemediler mi, fikirlerinize danışmadılar mı bir ekonomist olarak?
Cevap:?
Kırgın mısınız Cumhuriyet yönetimine?
Cevap: ?
Böylesine sağlam analizleri olan bir yazarı, sadece eleştirileri nedeniyle işine son veren Cumhuriyet, sizin gidişinizle birlikte tiraj kaybı yaşar mı?
Cevap: ?
Şu sıralar Cumhuriyet'te yaşananların tam adı ne diye sorsam size?

Cevap: ?

İşinize son verildikten sonra gazetedeki yazar arkadaşlarınız aradı mı ,destek oldular mı size?

Cevap: ?
Başka isimlerle de yollar ayrılacak deniyor, bu doğru olabilir mi?

Cevap: ?
Bekir Coşkun'un da gazete yönetimine bir mektubu vardı. Tek rahatsız olan köşe yazar anlaşılan siz değilsiniz?

Cevap: ?

Gazetenin içerisinde de büyük bir rahatsızlık yaşandığı belirtiliyor, tüm birimlerde. Peki bu daha nereye kadar devam edebilir ki?

Cevap: ?
Cumhuriyet'te yeni bir yapılanma süreci mi  var; yoksa gerçekten çok büyük maddi imkansızlıklar mı söz konusu?
Cevap: ?
BJK’nin “Feda” formülünü uygulamalı Cumhuriyet demiştiniz. Jübile zamanı geldiğini farketmeyenler kimler?
Cevap: ?
 Bu arada “Birileri özel şöförlü, makam arabalı lüksünü feda etmek zorunda.” Diye kasttediğiniz kişiler kimdi?

Cevap: ?

Cumhuriyet Gazetesi'nin içinde bulunduğu mali sıkıntıyı aşmak için yazarlardan ücret almadan yazı yazmasını istediği doğru mu? Sanırım iki yazarda görevden ayrılmıştı.Orhan Birgit ve Haydar Ergülen'

Cevap:?

Gazetenin en temel sıkıntısının  50 bin bandında seyreden tirajına rağmen 423 kişilik şişkin bir kadroya sahip olması olarak nitelendiriliyor sanırım?

Cevap:?


İlhan Selçuk'un yaşamını yitirdiği 2010 yılı ortalarında gazetenin tirajı 80 bin civarındayken, yıllar içerisinde 50 bine kadar düştü. Galiba değil mi?

Cevap:?

Cumhuriyet'teki bu gidişat nereye diye sorsam?

Cevap: ?

Gazetenin köşe yazarları ile editoryal perspektifi arasında geniş bir mesafe oluştuğu doğru mu?

Cevap:?

 Suya tirit manşetler mi atılıyor gerçekten yılların köklü gazetesi Cumhuriyet'te...

cevap: ?

Yazı yazmak bir köşe yazarı için vazgeçilmez bir tutkudur. Bundan sonra ne yapmayı planlıyorsunuz?

Cevap: ?

Medyada son yıllarda bir dönüşümden söz etmek mümkün mü?

Cevap: ?

Size göre nedir efem medyanın en büyük problemi?

Cevap: ?

Bir sansür bir de oto sansür den bahsediliyor; bizim sektörün en büyük sorunları arasında. Siz de o sansürden nasibinizi aldınız iddianıza göre değil mi?

Cevap: ?

Nasıl medya var hayalinizde?

Cevap: ?

Köşe yazarlarının 1 günde kellesi alınıyor. Siyasilerin bir tek kelimesiyle gazeteciler işinden oluyor bu nasıl bir süreçtir böyle?

Cevap: ?

Cumhuriyet'in gazeteyi eleştiren kendi yazarını  göndermesi "muhalif basın"ın da  "özgür basın" olmadığının bir göstergesi mi?

Cevap:?