Murat Yetkin: Ben o gazetecilerden değilim, olanlar söylesin
Erdoğan'ın başbakanlık yıllarında 2007-2011 arası danışmanlık görevini üstlenen Kemal Öztürk, bazı gazete yöneticilerinin "ertesi günün gazete manşetlerini" kendisine gönderdiklerini iddia etmişti.
Gazeteci-yazar Murat Yetkin, eski Anadolu Ajansı (AA) Genel Müdürü Kemal Öztürk'ün "Bugün özgür gazetecilik yaptığını söyleyen bazı arkadaşalarımız manşeti gönderip 'Uygun mudur?' diye soruyordu" açıklamasının ardından kaleme aldığı yazısında "Ben de sizin kadar merak ediyorum kim olduklarını. Bu işlerin içinde olanların madem ortaya çıkacağı yok, bari olmayanlar çıksın. Olmayanlar söylesin. Ben değildim" dedi.
Geçen günlerde Çağlar Cilara'nın YouTube kanalına konuk olan Eski AA Genel Müdürü Öztürk, "Bugün çok bağımsız ve özgür gazetecilik yaptığını söyleyen arkadaşlarımız ben istemeden ertesi gün gazete manşetini bana gönderiyordu, 'Uygun mudur?' diye soruyordu ve öyle yayınlıyordu" demişti.
Bu açıklama sonrası gazeteci Fatih Altaylı ve Ali Karahasanoğlu, Öztürk'ün bahsettiği isimleri açıklaması gerektiğini söylemişti. Öztürk'ün bahsettiği isimleri açıklamaması sonrası kişisel blogunda bir yazı kaleme alan Murat Yetkin, "Madem gazetecilik açısından bu gayrı-ahlaki ilişkiye girenler ortaya çıkmıyor, madem siyasi iktidar adına bu gücü kullanan kişi kim olduklarını açıklamıyor, o halde bu işe girmeyenler girmediklerini açıklayabilir" dedi.
Yetkin'in yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Kemal Öztürk'ün iktidar adına yetki kullandığı dönemlerde ben de medyada yetki kullan isimlerdendim; önce Ankara temsilcisi, sonra Genel Yayın Yönetmeni sıfatıyla. Beni tanıyanlar bu tür ilişkilere girmeyeceğini bilir ama Öztürk'ün zan altında bıraktığı gruba dönem itibarıyla dâhil sayılırım.
O halde, madem gazetecilik açısından bu gayrı-ahlaki ilişkiye girenler ortaya çıkmıyor, madem siyasi iktidar adına bu gücü kullanan kişi kim olduklarını açıklamıyor, o halde bu işe girmeyenler girmediklerini açıklayabilir.
"Fehmi Koru'nun 17-25 Aralık 2013 tartışması sırasında Fethullah Gülen ile görüşüp mesajını Başbakan Erdoğan'a iletmek üzere Dolmabahçe'ye alındığında, yanlışlıkla girdiği odada sabah tembihi, ya da talimatı için bekleşen gazete, TV, ajans yöneticileri her kimse, onlar arasında da yoktum, olmadım. Ben de sizin kadar merak ediyorum kim olduklarını.
"Bu işlerin içinde olanların madem ortaya çıkacağı yok, bari olmayanlar çıksın. Olmayanlar söylesin. Ben değildim."
Yetkin'in yazısının tamamını okumak için tıklayınız
