Kiracı ve ev sahiplerini yakından ilgilendiriyor! Prosedür bu yöntemle deliniyor

Kiralık ev aramak isteyenlerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri de ‘Tahliye taahhüdü imzalamak zorundasınız.’ cümlesi. Bu belgeyi daha önce pek duymayanlar artık kira piyasasında sıkça karşılaşıyor… Kiraların hızla yükselmesi, tahliye davalarının uzun sürmesi gibi sebepler ev sahiplerini bu belgeyi istemeye itiyor. Tahliye taahhüdü ile kiracı ‘Belirlenen tarihte evi boşaltacağım’ diye söz veriyor. Fakat o tarih geldiğinde bazı kiracılar ‘Bu imza bana ait değil’ diyerek tahliyeyi reddediyor. Böylece zaman kazanmaya çalışıyor, aynı evde daha fazla kalabiliyor. İmza itirazlarının son zamanlarda çok arttığını söyleyen avukatlar, ev sahiplerinin mağdur olduğunu ifade ediyor.

İKİ YILA KADAR SÜREBİLİYOR

Avukat Hikmet Güngör, kiracı-ev sahibi arasındaki sorunların her gün arttığını, tahliye isteklerinde imzalara yapılan itirazların da son dönemde çok yükseldiğini belirtti. Kiracının imza atmadığı ya da geçerli olmayan bir tahliye taahhüdüne itiraz etme hakkı olduğunu, ancak bazen kötü niyetli itirazlar da görüldüğünü söyleyen Güngör süreci şöyle anlattı: “Yaklaşık 2 yıldır ev sahipleri tahliye taahhüdü almadan evini kiraya vermiyor. Kiracı da bu şartı kabul ediyor ve imza atıyor. Tahliye tarihi geldiğinde ise kira piyasasında yaşanan sorunlar kiracıyı farklı yollara itiyor.

Ev sahibi tahliye tarihinden itibaren bir ay içinde icra dairesine başvuruyor ve kiracıya bir tebligat yollanıyor. Bu noktada kiracı ya evi 15 günde boşaltacak ya da bir hafta içinde itiraz edecek. Son aylarda yaşanan ise şu; Kiracı evden çıksa aynı rakama bir ev bulamayacağını biliyor. Öyleyse zaman kazanayım diyor ve imzaya itiraz ediyor. Bu noktada ev sahibinin itiraz gerekçesini çürütmek için dava açması gerekiyor. Kira davalarının patladığı bu dönemde bu süreç 1.5-2 yıl sürebiliyor. Özetle kiracı için kârlı bir süreç yaşanırken, mülk sahibi ciddi mağduriyet yaşıyor.”

"HUKUKU SUİSTİMAL ETME" OLARAK DEĞERLENDİRİLDİ

Avukat Elvan Kakıcı Şimşek ise kiracının başvurduğu bu yöntemi ‘hukuku suistimal etme’ olarak tanımladı ve şunları söyledi: “Kiracı biliyor ki evden çıkarsa yeni bulacağı evde iki-üç kat fazla kira ödeyecek. Bunun için imzaya itiraz ediyor. Elbette bilirkişi incelemesi ile doğrular ortaya çıkıyor ancak geçen zaman da kiracı için avantaj anlamına geliyor.”

HAYATİ UYARILAR YAPILDI

Avukat Şimşek, tahliye taahhüdü konusunda ev sahibi ve kiracılara önemli uyarılarda bulundu. Tahliye taahhüdü, kira sözleşmesi ile aynı gün yapılmamalı, yapıldığı takdirde geçerli sayılmaz. Sözleşme yapılır, kiracı eve yerleşir ve bir ay sonra taahhüt düzenlenebilir. Ancak uygulamada sözleşme ile birlikte yapıldığı için düzenlenme tarihi ve tahliye tarihi kısmı boş bırakılıyor.

Kiracı boş bir tahliye taahhüdünü kendi isteği ile imzalıyorsa bu artık geçerli kabul ediliyor. Bazen ev bulma telaşı içinde olanlar sözleşmenin bir parçası gibi gösterilen taahhüde imza atıyor, ama ne anlama geldiğini anlamıyor. Kiracılara imzaladıkları her belgeyi dikkatlice okumalarını tavsiye ederim.