Röportaj
08 Mayıs 2011 17:18
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:19
KAMERA KARŞISINA GEÇTİ! EKRANLARIN EN UZUN BACAKLI ANNESİ!
"Dağhan'ın yataktan düşmesi benim için en güzel hediye." diyen Özge Uzun sağlık sorunları yaşayan oğluyla kamera karşısına geçti.
Ekranların güler yüzlü spikeri Özge evinin kapılarını sağlık sorunu yaşayan oğlu Dağhan’la birlikte Anneler Günü için Akşam’dan Erçin Dağ’a açtı.
İşte güzel sunucunun mücadele ile geçen annelik öyküsü:
- Anneler Günü’nde neler hissediyorsunuz?
Çok karışık duygular içerisindeyim. Çocuklu hayatım çok daha güzel ve çocuklu Özge’nin de güzel olduğunu düşünüyorum. Dağhan ’anne’ demeye başladıktan sonra benim için her gün Anneler Günü diyebiliriz.
- Dağhan’ın size verdiği en anlamlı hediye neydi?
Bu yıl doğum günü akşamımda Dağhan yataktan düştü. Yatakta yürümeye çalışmış. Büyük bir aşama. O yüzden Dağhan’ın yataktan düşmesi benim için en güzel hediye.
- Anneci midir yoksa babacı mı?
Bana düşkün. Babasına da ’anne’ diyor. ’Baba demezsen sana bakmam’ diyor. Ama yine dalgasını geçip ’anne’ diyor.
- En çok neden keyif alıyor?
Gıdıklanmaktan... Artık ’kudurma zamanı’ başladı. En çok onun ayaklarını yemekten hoşlanıyorum. O da çok hoşlanıyor.
- Tedavi aşaması ne durumda?
Devam ediyor. Altıncı ameliyatını oldu. Umarım bir daha olmaz.
- ’Ben ilk nerede hata yaptım’ sorgulamasını nasıl aştınız?
Ölümden korkmazdım. Artık onun kendi ayakları üzerinde durmasını görmeden ölmekten korkuyorum. O yüzden attığım adımlara dikkat ediyorum. Çünkü onun bana ihtiyacı var. Onun için ’nerede hata yaptım’ sorgulamasını çoktan aştım.
- Dağhan’ın hastalığına teşhis konuldu mu?
Maalesef hayır. Biz ’Dağhan sendromu’ diyoruz.
- Hamileliğinizde anlaşılmadı mı?
Doktor iyi ki ölmediğimden söz etti. Çünkü hamileliğimde vücut folik asit üretmiyor. Bebek bir yerden sonra beslenemiyor.
- Öğrenmiş olsaydınız, hamileliğinizi sonlandırır mıydınız?
Gerçekten zor bir karar ama iyi ki o zaman görmemişler. Yoksa Dağhan’a sahip olamayacaktım.
İşte güzel sunucunun mücadele ile geçen annelik öyküsü:
- Anneler Günü’nde neler hissediyorsunuz?
Çok karışık duygular içerisindeyim. Çocuklu hayatım çok daha güzel ve çocuklu Özge’nin de güzel olduğunu düşünüyorum. Dağhan ’anne’ demeye başladıktan sonra benim için her gün Anneler Günü diyebiliriz.
- Dağhan’ın size verdiği en anlamlı hediye neydi?
Bu yıl doğum günü akşamımda Dağhan yataktan düştü. Yatakta yürümeye çalışmış. Büyük bir aşama. O yüzden Dağhan’ın yataktan düşmesi benim için en güzel hediye.
- Anneci midir yoksa babacı mı?
Bana düşkün. Babasına da ’anne’ diyor. ’Baba demezsen sana bakmam’ diyor. Ama yine dalgasını geçip ’anne’ diyor.
- En çok neden keyif alıyor?
Gıdıklanmaktan... Artık ’kudurma zamanı’ başladı. En çok onun ayaklarını yemekten hoşlanıyorum. O da çok hoşlanıyor.
- Tedavi aşaması ne durumda?
Devam ediyor. Altıncı ameliyatını oldu. Umarım bir daha olmaz.
- ’Ben ilk nerede hata yaptım’ sorgulamasını nasıl aştınız?
Ölümden korkmazdım. Artık onun kendi ayakları üzerinde durmasını görmeden ölmekten korkuyorum. O yüzden attığım adımlara dikkat ediyorum. Çünkü onun bana ihtiyacı var. Onun için ’nerede hata yaptım’ sorgulamasını çoktan aştım.
- Dağhan’ın hastalığına teşhis konuldu mu?
Maalesef hayır. Biz ’Dağhan sendromu’ diyoruz.
- Hamileliğinizde anlaşılmadı mı?
Doktor iyi ki ölmediğimden söz etti. Çünkü hamileliğimde vücut folik asit üretmiyor. Bebek bir yerden sonra beslenemiyor.
- Öğrenmiş olsaydınız, hamileliğinizi sonlandırır mıydınız?
Gerçekten zor bir karar ama iyi ki o zaman görmemişler. Yoksa Dağhan’a sahip olamayacaktım.
