Gündem
15 Mar 2014 11:28
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:59
Hürriyet'ten siyasilere çağrı; Düşünme zamanı!
Berkin Elvan, Burak Can Karamanoğlu ve Ahmet Küçüktağ'ın ölümüyle tırmanan gerilim toplumsal kutuplaşmaya dikkat çeken Hürriyet'ten çarpıcı bir çağrı geldi...
Gezi eylemleri sürecinde polis tarafından gaz fişeği ile vurulan ve
269 gün hayata gözlerini yuman Berkin Elvan'ın cenazesinden sonra
yaşanan olaylarda iki can kaybı daha yaşanması üzerine Hürriyet
gazetesinden çarpıcı bir uyarı geldi. Hürriyet ilk sayfasında
yayınladığı bildiri ile "Kırk sekiz saat içinde 3 cenaze kalktı.
Şimdi düşünme zamanı" dedi.
31 MART SABAHI HANGİMİZ GERÇEKTEN GALİP HİSSEDECEK?
Ülkede tırmanang erilim ve toplumsal kutuplaşmaya dikkat çeken Hürriyet, siyasilere seslendiği çağrısında "Patlamaya hazır bu barut fıçısının üzerinde, kim, hanginiz, hangimiz, 31 Mart sabahı kendini gerçekten galip hissedebilir?" diye sordu. "Sorun, siyasetten kaynaklanmaktadır, çözümü de siyaset, yani sizler bulacaksınız." diyen Hürriyet çözüm için "demokratik uzlaşma" vurgusu yaptı.
İşte Hürriyet'in yayınladığı bildiri:
Kırk sekiz saat içinde 3 cenaze kalktı.
Üçü de hayatlarının baharındaydı.
Üçünün de önünde güzel bir hayat vardı.
Yaşayamadılar.
Ülkemizin makul insanları, üçü için de ağladı.
Ama biliyoruz ki, ağlamak yetmiyor. Tarih bize, bütün bunları görme, anlama ve gereğini yapma vazifesi veriyor.
Ülkemiz çok gerildi. Sinirler ayakta. Küçücük bir kıvılcım, büyük yangınlara yol açabilir.
Hepimiz yanarız.
O nedenle özellikle siyasilere seslenmek istiyoruz.
Elbette seçimi kazanmak için çaba harcayacaksınız. Elbette sandıkta yarışın gereklerini yerine getireceksiniz.
Lütfen bu yarışı sürdürürken şu soruyu da kendi kendinize sorun:
Patlamaya hazır bu barut fıçısının üzerinde, kim, hanginiz, hangimiz,
31 Mart sabahı kendini gerçekten galip hissedebilir?
Kutuplaşma ve gerginlik uykularımızı kaçıracak noktaya geldi. Kalkan her cenaze, sıkılan her yumruk, gerilen her hançere, bir alarm zilidir.
Hepimiz biliyoruz ki, bunun tek çaresi, demokratik uzlaşmadır.
Sayın siyasiler, genel başkanlar, milletvekilleri...
Bir araya geliniz, el ele veriniz, toplumu yumuşatacak, hukukun üstünlüğünü vurgulayacak mesajları veriniz, adımları atınız.
Sorun, siyasetten kaynaklanmaktadır, çözümü de siyaset, yani sizler bulacaksınız.
İnanın, siyasetin üst katlarındaki bir yumuşama, toplumun bütün kesimlerine dalga dalga yayılacaktır.
Vakit henüz geç değil.
Bir araya geliniz, bir araya gelelim ve Türkiye’yi çocuk mezarlığına çeviren bu iklimden çıkaralım.
Yoksa tarih hepimizi sorgulayacaktır.
31 MART SABAHI HANGİMİZ GERÇEKTEN GALİP HİSSEDECEK?
Ülkede tırmanang erilim ve toplumsal kutuplaşmaya dikkat çeken Hürriyet, siyasilere seslendiği çağrısında "Patlamaya hazır bu barut fıçısının üzerinde, kim, hanginiz, hangimiz, 31 Mart sabahı kendini gerçekten galip hissedebilir?" diye sordu. "Sorun, siyasetten kaynaklanmaktadır, çözümü de siyaset, yani sizler bulacaksınız." diyen Hürriyet çözüm için "demokratik uzlaşma" vurgusu yaptı.
İşte Hürriyet'in yayınladığı bildiri:
Kırk sekiz saat içinde 3 cenaze kalktı.
Üçü de hayatlarının baharındaydı.
Üçünün de önünde güzel bir hayat vardı.
Yaşayamadılar.
Ülkemizin makul insanları, üçü için de ağladı.
Ama biliyoruz ki, ağlamak yetmiyor. Tarih bize, bütün bunları görme, anlama ve gereğini yapma vazifesi veriyor.
Ülkemiz çok gerildi. Sinirler ayakta. Küçücük bir kıvılcım, büyük yangınlara yol açabilir.
Hepimiz yanarız.
O nedenle özellikle siyasilere seslenmek istiyoruz.
Elbette seçimi kazanmak için çaba harcayacaksınız. Elbette sandıkta yarışın gereklerini yerine getireceksiniz.
Lütfen bu yarışı sürdürürken şu soruyu da kendi kendinize sorun:
Patlamaya hazır bu barut fıçısının üzerinde, kim, hanginiz, hangimiz,
31 Mart sabahı kendini gerçekten galip hissedebilir?
Kutuplaşma ve gerginlik uykularımızı kaçıracak noktaya geldi. Kalkan her cenaze, sıkılan her yumruk, gerilen her hançere, bir alarm zilidir.
Hepimiz biliyoruz ki, bunun tek çaresi, demokratik uzlaşmadır.
Sayın siyasiler, genel başkanlar, milletvekilleri...
Bir araya geliniz, el ele veriniz, toplumu yumuşatacak, hukukun üstünlüğünü vurgulayacak mesajları veriniz, adımları atınız.
Sorun, siyasetten kaynaklanmaktadır, çözümü de siyaset, yani sizler bulacaksınız.
İnanın, siyasetin üst katlarındaki bir yumuşama, toplumun bütün kesimlerine dalga dalga yayılacaktır.
Vakit henüz geç değil.
Bir araya geliniz, bir araya gelelim ve Türkiye’yi çocuk mezarlığına çeviren bu iklimden çıkaralım.
Yoksa tarih hepimizi sorgulayacaktır.
