Ekonomi
25 Ağu 2021 07:55 Son Güncelleme: 25 Ağu 2021 08:05

HSBC’de ırkçılık skandalı! 36 yaşındaki çalışan...

Dev İngiliz bankası HSBC, 36 yaşındaki siyahi bankacı Ian Clarke’ın raporuyla sarsıldı. Raporda 100 eski ve halihazırda çalışan bankacının sistematik bir biçimde ırkçılığa maruz kaldığı belirtiliyor.

Finans sektöründe ırk ayrımcılığı skandallarına bir yenisi daha eklendi. 36 yaşındaki bankacı Ian Clarke 15 yıl boyunca çalıştığı HSBC’yi ırkçılıkla suçluyor. Clarke 6 ay boyunca günde 21 saat çalıştığını belirttiği bankadaki çalışanların röportajlarını ve verileri toplayarak bir rapor haline getirdi.

finansgundem.com’un Financial News’ten aktardığına göre bankacı içlerinde eski ve halihazırda çalışan personelin dahil olduğu 100 kişiyle röportaj yaptığını ve birçoğunun İngiliz bankasında ırkçılığa maruz kaldığını belirttiğini açıkladı. Bankacı kısa bir sunum olarak başladığı araştırmasının 48 sayfalık bir dosyaya dönüştüğünü ve her iddianın etraflıca incelendiğini söyledi.

Clarke, “Bu beni neredeyse öldürüyordu. 6 ay boyunca 300 saat fazla mesai yaptım. Ancak eşsiz bir bakış açım olduğunu ve bankada neler olduğunu anladığımı biliyordum. Tüm bunlar karşısında herkesin önünde durmaya hazırdım ki çok fazla insanın bu yapabileceğini sanmıyorum” ifadelerine yer verdi.

Rapor haziran ayında HSBC’nin üst düzey yöneticilerine ulaştı. Clarke’ın oluşturduğu rapor İngiliz bankasını sistematik ırkçılık iddiasıyla suçluyor ve HSBC’nin siyahilerin ve etnik azınlıkların personel sayısını artırma vaatlerinin üzerine gidiyor.

CEO’YA MEKTUP YAZARAK AYRILDI

HSBC CEO’su Noel Quinn’in Clarke’ın mektubuna olumlu yanıt vermesine rağmen Clarke 3 Ağustos’ta aralarında Quinn’in de bulunduğu 1000 banka çalışanına istifa mektubunu gönderdi. Clarke’ın mektubunda bankanın, “kurumsal ve doğrulanabilir bir şekilde ırkçı olduğunu ve yeteneklerini körelttiğini” belirtiyor.

Clarke’ın bankanın terfilerinden yararlanamadığını ve kıdemli yöneticiler arasında daha büyük bir pozisyonu etnik kökeni nedeniyle reddetmesinin istendiğini belirtiyor. İngiliz vatandaşı olan Clarke’ın babası siyahi annesi ise beyaz tenli.

Bankacı açıklamasında, "Tüm personel tabanını uyarmaya ve doğru olmadığını gördükleri şeylere karşı gerçekten konuşturmaya çalışıyordum. Ne yazık ki, herkes orada oturup gösteriyi izliyordu, bankadaki tüm işleri yapmamı bekliyordu ve benim için riskler artıyordu. Onlar için savaşacağını umdukları insanların pes edip gittiğini gördüler” ifadelerine yer verdi.

Son dört yıldır HSBC'nin ABD biriminde çalışan Clarke, ailesinin yanına taşınmak için yılda yaklaşık 200.000 dolar ödeyen bir işten vazgeçerek İngiltere'ye döndüğünü ve eşyalarının çoğunu New York’ta bırakarak yanına sadece bavulunu aldığını belirtiyor.

Son dört yıldır ABD'deki HSBC merkezinde çalışan Clarke, eşyalarının çoğu New York'ta kaldığı için bir bavulun dışında yaşayarak ailesinin yanına taşınmak için yılda yaklaşık 200.000 dolar ödeyen bir işten vazgeçerek İngiltere'ye döndü.

Clarke yaşadıklarını anlatırken, “Zor bir süreçti. Kağıt üzerinde ayrıcalıklı bir hayatım vardı ve bundan vazgeçtim. Ama bu ayrıcalığın ufak da olsa bir kısmını başkalarına yardımcı olmak için kullanmaya çalışıyorum” dedi.

Clarke'ın raporunda, HSBC'nin 226 bin çalışanı arasında sadece 60 kadar Siyahi yöneticinin bulunduğunu ve bu rakamın geçen yıl 90 civarında olduğu belirtiliyor. HSBC’nin dahil olduğu 65 pazarın 63’ünde liderlik pozisyonundaki siyahi ve etnik azınlıktaki personellerin sayısının 5’ten az olduğu görülüyor. ABD ve İngiltere ise bu konuda istisna tutuluyor. Clarke bankadan ayrılmasıyla birlikte ekibindeki 8 siyahi çalışanın beşinin kendisiyle birlikte ayrıldığını ve yerlerine kimsenin getirilmediğini belirtiyor.

HSBC’nin 2020 yılına ilişkin paylaştığı raporda İngiltere’deki 33 bin çalışanının %2,4’ünün kendini siyahi olarak tanımladığını bu rakamın yönetici birimlerinde %0,9’a kadar düştüğü belirtilmişti. Banka 2025’e kadar dünya çapındaki siyahi çalışanlarının sayısını “en az iki katına” çıkarma sözü vermişti.

ABD’de ırkçılık

Londra ve New York'taki HSBC'de çalışan Clarke, ABD'deki üst düzey çalışanlardan "aşırı ırkçılık" gördüğünü söyledi.

Clarke, "ABD'ye taşındığımda, aniden birkaç sosyal statü basamağı düşürüldüm ve fazlasıyla ırkçı üst düzey beyaz yöneticilerim vardı ve bu beni şok etti. Zira normalde bunu yapan insanlar yüksek eğitimli, üst düzey liderler değildir" dedi.

Clarke'ın raporuna katılan ve ismini vermek istemeyen başka bir bankada da benzer deneyimlere tanık olduğunu söyledi. Bankacı röportajında "Tüm doğru niteliklere sahipsiniz ve harika bir iş çıkardınız, sadece takımımız için uygun olamıyorsunuz. Bu sadece keyfi bir hareket" açıklamasında bulundu.

HSBC sözcüsü konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: "HSBC'de çeşitliliği ve kapsayıcılığı geliştirmeye kararlıyız ve ilerleme kaydederken, yapacak daha çok işimiz olduğunu biliyoruz. Meslektaşlarımız endişelerini dile getirdiğinde onları ciddiye alıyoruz ve dile getirilen konuları inceliyoruz."

Clarke raporunda sadece İngiliz banaksına odaklandığını ancak bu sorunun hala orantısız şekilde beyaz erkekler tarafından temsil edilen bankacılık sektörünün ve daha geniş çapta finans sektörünün tamamına yayıldığını söyledi. Irkçılık mağduru bankacı, irtibata geçtiği ve diğer bankalar için çalışmaya devam eden siyahi ve etnik azınlıktaki çalışanların da aynı zorlukları yaşadığını söyledi.