Hıncal Uluç-NTV kavgasına O da katıldı: Hıncal Uluç...Ya da "Ben dedim de aklıma ben geldim" (Medyaradar/Özel)

Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç’la NTV muhabiri Korhan Varol arasında Suada'daki yıkımla birlikte başlayan tartışmaya yeni isimler dahil oluyor.

En son Bengütürk TV'nin Genel Yayın Yönetmenliği görevinden ayrılan Murat İde de Hıncal Uluç’a karşı deyim yerindeyse açtı ağzını yumdu gözünü. Kişisel Facebook hesabından Uluç’un ‘çok ciddiye alınmaması gereken bir adam’ olduğunu yazan İde, paylaşımının devamında da bunu meslek hayatından çeşitli örneklerle açıklamaya çalıştı.

EGO SORUNUNU CİDDİYE ALMAYIN

İde’nin yazısında şu kısımlar öne çıktı: Tartışma 3 gündür devam ediyor.. Ben o tartışmaya girmeyeceğim.. Ben sadece bazı insanların bu kadar ciddiye alınmaması gerektiğini not edip çekileceğim.. Memleket yanarken "SAÇ TARAYAN" yazılar yazar ama sorsan memleketi en çok o dert eder.. Gazeteciliği, masa başından, bilmediği konularda bile ahkam kesmek sanan bir EGO sorununu, bu kadar ciddiye almayın sevgili genç meslektaşlarım..  Biliyorsunuz Hıncal ULUÇ her şeyi bilen adamdır(!)

HINCAL ULUÇ NE YAZDI?

Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç önceki günlerde ilk canlı yayın görüntülerini eleştirmiş ardından da canlı yayında Suada'daki yıkımı anlatan NTV Muhabiri Korhan Varol'a demediğini bırakmamıştı: Haberi veren (!) tam bir cahil.. Suada cahili.. Hukuk cahili.. Gazetecilik cahili.. Yayıncılık cahili.." diyen Hıncal Uluç şu ifadeleri kullandı: "Zerre bilgisi yok. Yaptığı, verdiği 3 satırlık, yarım yamalak ve kafa karıştıran haberi (!) üç dört defa tekrar etmek. İzleyiciyi ahmak sanıyor da ayni lafları tekrar ediyor, sanki..

KORHAN VAROL NE CEVAP VERDİ?

NTV muhabiri Varol’un bu ağır eleştirilere cevabı ise “Bab-ı Ali'de gelenektir; meslek büyüklerine “üstad” diye hitap edilir Zorunda olduğum için “üstad” diyorum, zira bırakın üstadlığı; sade vatandaşın dahi bugün artık nasıl yapıldığını bildiği “canlı yayın haberciliği”nin dinamiklerinden bihaber yapmışsınız yorumlarınızı. Gazete gazeteciliğiyle televizyon haberciliğini karıştırmışsınız. Bana “gazetecilik cahili” demişsiniz. 20. yılına girdiğim meslek hayatımda önemli televizyonlarda çalıştım…” olmuştu.

İşte "Hıncal Uluç-Korhan Varol" topuna giren Murat İde'nin Facebook'taki hesabından yazdıkları:

HINCAL ULUÇ..
YA DA "BEN DEDİMDE AKLIMA BEN GELDİM"
Mesleğimiz birkaç gündür bir tartışmanın içinde.. Hıncal ULUÇ, NTV muhabiri Korhan VAROL'un Galatasaray Adası'nın yıkımıyla ilgili yayınını eleştirdi.. Eleştirdi sözü nezaketten, bildiğin tank gibi geçti üzerinden..
Şahsi olarak muhabirliğin 10 yıl öncesine göre gerilediğini, donanım sorunu yaşandığı kanaatindeyim.. Ancak Hıncal ULUÇ'un o yayına dair sözleri, eleştirinin ötesinde, mesleki pencereden baktığınızda, bildiğin hakaretti..
Okuduğumda "Bari bunu bilme be" dedim içimden..
Tartışma 3 gündür devam ediyor.. Ben o tartışmaya girmeyeceğim..
Ben sadece bazı insanların bu kadar ciddiye alınmaması gerektiğini not edip çekileceğim..
Biliyorsunuz Hıncal ULUÇ, yeryüzündeki her şeye hakim ender insanlardan biridir (!) Bilmediği bir şey yoktur.. Müziği de, siyaseti de, sporu da, magazini de, ne yenir ne içiliri de, diplomasiyi de, özetle, hayata dair ne varsa her şeyi en iyi bilen adamdır.. (!)
Memleket yanarken "SAÇ TARAYAN" yazılar yazar ama sorsan memleketi en çok o dert eder..
Bakın size bir örnek hatırlatayım..
Yanlış hatırlamıyorsam 2003 yılıydı.. atv'de Haber Müdürlüğü yapıyordum.. Bir sabah toplantıdan önce Genel Yayın Yönetmenim Mehmet TEZKAN çağırdı..
-Şu yazıya bak.. Ne diyeyim ben şimdi?
diye sordu..
Uzattığı Sabah Gazetesi'ni alıp, Hıncal ULUÇ'un yazısını okudum.. Diyordu ki, "Matrix'in yıldızı Türkiye'de, haberciler uyuyor.. Hatta aynı binada çalıştığımız atv Haber de uyuyor.."
Haklıydı, ünlü yıldız 4 gündür Türkiye'deydi.. Ve o 4 günün 3 günü atv'de haber vardı.. Hatta bizzat yapılmış röportaj.. Yazı öyle bir yazıydı ki, bildiğin tank gibi geçiyordu üzerimizden..
-Boşver abi dedim..
Ama sıkıntı şu, okuyucu da, izlemediği bir haber bülteninden yazı konusu çıkaran bu kalemi ciddiye alıyor ve mesaj yağdırıyor maalesef..
Bu konuyla ilgili 3 gün haber yayınladığımız bilgisini ilettik beyefendiye.. Ne beklersiniz normal olarak, "Kaçırmışım kusura bakmayın" demesini.. Demedi..
Dememesini geçtim, "Demek ki dikkatimi çekmiyor haber bülteniniz" gibisinden kalem oynattı..
Demem o ki, 3 gündür süren tartışma gereksiz.. Gazeteciliği, masa başından, bilmediği konularda bile ahkam kesmek sanan bir EGO sorununu bu kadar ciddiye almayın sevgili genç meslektaşlarım..
Kafayı taktıysa, ne yaparsanız yapın, o bildiğini okuyacak.. MEMLEKET YANARKEN SAÇ TARAMA alışkanlığının ukalalığı incitmesin sizi..
Elbette benim de eleştirilerim var yeni kuşak muhabirliğe.. Ama şişirilmiş egoların mastürbasyonlarını bu kadar da ciddiye alıp, moralinizi bozmayın..
Haaa, Hıncal ULUÇ'un taca çıktığı yazılarıyla ilgili böyle başka örnek var mı? Elbette var.. Ama uzatıp bende mi ciddiye alayım..

-Murat İDE-

MEDYARADAR/ÖZEL