GÜNÜN KARESİ!.. İŞÇİYE BİBER GAZI HRANT'IN KATİLİNE ÇAY!..

 
Hrant Dink'in katili Samast'ın emniyette özel misafir gibi sorgulanması çileden çıkardı

Terörle Mücadele Şubesi'nde savcılar tarafından yapılan sorguda, Samast'ın oldukça rahat ettirildiği dikkat çekiyor. Özellekle verilen aralarda polislerle espriler yapıp gülen Samast'a sık sık çay ikram ediliyor, sigara veriliyor. Hrant Dink'i soğukkanlılıkla öldüren 17 yaşındaki Samast öylesine rahat ki hakkında çıkan haberleri de verilen gazetelerden yüzünde gülümsemeyle okuyor. İşte çok tartışma yaratacak sorgudan diyaloglar:

Önce abdest aldım

* Bazı gazetelerde cumaya gitti, ondan sonra vurdu diye yansıdı. Var mı böyle bir şey ?

Yok ama abdest falan almıştım yani. Evde almıştım. (...)

* Yasin sana vurduktan sonra silahını bir yere at demedi mi?

Dedi.

* Sen niye atmadın?

Ben zaten yakalanacağı mı biliyordum. Teslim olacaktım.

'Jandarma beni çok sever'

Jandarmaların hepsi çok severler beni, zaten teslim olacaktım

* Neden seni seviyorlar?

Mahalleye geliyorlardı. Oturuyorduk, muhabbet ediyorduk işte. (...) Samast'ı ilk kez böyle göreceksiniz
 
* Yasin'in geçmişi ile alakalı daha neler biliyorsun.

Başbakan Erdoğan'ın uçağına bomba ihbarı yaptı, o var. Kilisede papazı da dövmüştü. (...)

* Silahı kim aldı ?

Yasin.

* Daha önce silahı kullandın mı?

Hiç. Gelmeden işte bir gün önce talim yaptık.

* Sen ne kadar çabuk öğreniyorsun o zaman. Bir günde silah. Doğal da yeteneğin varmış o zaman.

* Ermeni soykırımdan haberin var mı?

Yok yok hiç yok. (...)

* Bu ayakkabılar senin mi?

Yok İlkay'dan aldım.

* Evden çıkarken bu ayakkabılarla çıkmamışsın.

Konuyla ne alakası var ki şimdi bu olayın (avukata bakıyor)

Babası ayakkabıları çalmış diyor.

'Göz göze geldik. Ürperir gibi oldu, tetiği çektim'

Ogün Samast emniyetteki ifadesinde Hrant Dink'i vurmadan önce bir an için vazgeçtiğini hatta 5 dakika daha gelmese gideceğini söylüyor. Samast cinayet anını tüm detayıyla şöyle anlatıyor:

-Gider gitmez direkt gazeteye çıktım. Ben hissettim zaten afalladım bir anda. Sordum işte Hrant Bey burada mı diye? Yok dediler randevu almanız gerekiyor dediler.

* O Gazete bürosu hemen giriş katta mıymış?

1.katta. Asansörle çıkıyorsun... Sonrasında, işte telefon numarası felan verdiler.

* Peki seni böyle tuhaf karşılamadılar mı? Ne yapacaksın demediler mi?

Bana söylediler zaten.

* Sen ne dedin?

Ben demiştim Ankara Üniversitesi

'5 dakika daha gelmeseydi gidecektim'

* Neden 'Ankara Üniversitesi'nde okuyorum' dedin

Başka ne diyecektim ki, olsa da fark etmez zaten

Neden bu adamı vuruyorum dedim kendi kendime. Atayım iki üç yumruk gideyim dedim. Bir anda karşıma çıktı pat diye. 5 dakika daha gelmese 5 dakika sonra ben kesin gideceğim zaten. Karşıma çıkınca refleks yani bir anda vurmak zorunda kaldım. Göz göze geldik. Baktı bana şöyle döndü önüne. Beni görünce ürpermiş gibi oldu anlamış gibime geldi. Bankaya girdi zaten 5-10 dk kaldı çıktı zaten. Ben yukarılara bakıyordum zaten. Tam içeri girecekken gördüm onu.

* Koştun mu arkasından?

Koştum. Zaten bende refleks oldu yani. Bir anda koştum tetiği çektim. Olan orada oldu zaten.

* Hatırlıyor musunj kaç el ateş ettiğini?

3 el

* 3 el ateş ettin ona arkadan. dayadın mı buraya yani?

Yok dayamadım

* Mesafe ne kadardı tahminen?

Epey mesafe vardı

İlk sorgusu da çok tartışılmıştı

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink 19 Ocak 2007 günü İstanbul Osmanbey'deki gazete binasının önünde tek kurşunla arkasından vurularak öldürülmüştü. Tetikçi Ogün Samast 31 saat sonra otobüsle Trabzon'a giderken Samsun'da terminalinde yakalanmıştı. Samast'ın Samsun'da yapılan sorgusu da özellikle Türk bayrağıyla çekilen fotoğraflar üzerinden büyük tartışma yaratmıştı.

Vatan