Medya
04 Nis 2019 15:09 Son Güncelleme: 04 Nis 2019 16:29

"Gemiye sıvadığınız küçük alçılar büyük sıvıştı!"

Haber7 yazarı Esra Elönü, AK Parti’nin büyükşehirleri kaybetmesinin ardından yazılarıyla dikkat çeken Cem Küçük ve Nagehan Alçı'yı üstü kapalı da olsa sert şekilde eleştirdi.

Haber7.com yazarlarından Esra Elönü, Feride'nin Günlüğü isimli köşesinde bugün yine kelime oyunlarıyla hükümete yakın medya organlarındaki köşe yazarlarını hedef aldı.

Elönü, “Önce hafiften alçılar dökülüyor bir kadının kapıya gidiyor ayakları” sözleri ile Nagehan Alçı’yı, “Yazdıklarım ağır olabilir Hanımefendi, lakin sizin gündem olamama fıtığınız olduğundan kaldıramayabilirsiniz küçüğü gönderin o kaldırsın” sözleri ile Cem Küçük’ü gemiyi terk etmekle suçladı.

Seçim sürecinde Habertürk yazarı Alçı, İstanbul’un resmi olmayan sonuçlara göre yeni başkanı olan İmamoğlu’na önce ‘niteliksiz’ yorumunda bulunmuş ardından ise oldukça olumlu açıklamalar yapmıştı.

Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük ise seçim sonuçlarını geciktiren Anadolu Ajansı’na yönelik ağır eleştiriler yapmış ve hemen ardından İmamoğlu’nun seçimiyle ilgili, “Kaybedeceksen de adam gibi kaybedeceksin” demişti.

İşte Esra Elönü’nün yazısının tamamı:

Yeni başlayanlar için sıvışmak: Haber vermeden sessizce gidivermek kaçmak!

Ne demiştik küçük hesaplarınız için büyük hesap gününü unutmayın .. Unutmayın ki hesabı ödememek için masadan sıvışanların yediği hurmalar davanızı tırmalamasın. Ne yapacaksınız şimdi? O kollarına adınızı yazdırdığınız fiyakalı gömlekleri dirseğinize kadar sıyırıp “ Ben şimdi iki dakikada hallederim” diyerek bulaşığa mı girişeceksiniz. Bu girişimci ruhunuza El Fatiha.

İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı, önce hafiften alçılar dökülüyor bir kadının kapıya gidiyor ayakları.. Hadi sıvışanların boşluğunu çöp tenekesiyle doldurabilirsiniz de bunlar için boynunu büktüğünüz hakikatin boşluğunu neyle yamayacaksınız merak ediyorum.


Bu her telden çalan fakat hiçbir zaman doğru sesi vermeyen detone dalkavuklar, bu reçete yazan hastalar hatta ve hatta yürüyen yazar kasalar için kırdığınız kalpleri ne yapacaksınız alçıya mı alacaksınız? Yazdıklarım ağır olabilir Hanımefendi, lakin sizin gündem olamama fıtığınız olduğundan kaldıramayabilirsiniz  küçüğü gönderin o kaldırsın.

31 Mart Yerel Seçimlerinden bir gün önce İmamoğlu’na niteliksiz deyip sonrasında övgüler düzen tayfadan saçılan omurgasızlığa hiç şaşırmayışımızın sebebi, seyyar ışıldakları bize aydın diye yutturuşunuz olabilir mi acaba?

Sırf uçağa alınmıyorlar diye Yusufların o tertemiz davasına ihtiraslarını sıvayan oradan oraya fitne servis eden camianın yer hostesleri mutlu musunuz? Bu yazarların kelime kelime dökülen makyaj çamuruna verin bir allık utanıyormuş gibi yapsınlar!

 Bir de böyle fabrikasyon cümlelerinin üzerine yıllanmış kitap kokusu sıkıp hasetliklerini entellikle modifiye etmiyorlar mı ? Bayılıyorum bu nitelikli rezaletinize.

İstanbul’a gelince. Bana inandıklarım hak edeni takdir etme ahlakına sahip olmayı öğretti lakin bu şaibe sağanağında hak aramayı değersizleştirmenin de bir ahlaksızlık olduğunu bilenlerdenim. Bırakın da bu kadar Bizans oyunu önce Fatihin sonra İstanbul'un ruhuna reva mıdır? Sorusunu sorma hakkımız olsun.

Kusura bakmayın da Sezar'ın hakkı Sezar'a hakkıysa evet lakin Yusuf’un hakkı da Yusuf’a..  Bu bekleyişte gemiye sıvadıklarınızın sıvışmasını varın siz düşünün. Safları sık tutalım o bize yeter. Vesselam.