Radar Hattı
02 Haz 2007 03:00
Son Güncelleme: 19 Kas 2018 12:48
FLAŞ...FLAŞ...FLAŞ...MİLLİYET'İN FOTOĞRAFINI KENDİ FOTOĞRAFLARIYMIŞ GİBİ YAYINLAYAN TERCÜMAN GAZETESİ'NE "FOTO-HIRSIZLIK" DAVASI AÇILDI!..TERCÜMAN'IN HANGİ YÖNETİCİLERİ HAKİM KARŞISINDA HESAP VERECEK?..
Geçirdiği rahatsızlık sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın hastaneye götürülme ve aracının camının kırılmasıyla ilgili "İşte O An" başlıklı fotoğraf mahkemelik oldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 17 Ekim 2006 tarihinde Meclis'e giderken aniden fenalaştı.Kan şekeri düşen Erdoğan, hastaneye kaldırıldı.Ancak koruma amiri ve şoförünün büyük panik yaşaması nedeniyle 10 dakika zırhlı Mercedes'te mahsur kaldı.Bu süre içerisinde korumalar ellerine ne geçerse ön cama vurarak Erdoğan'ı çıkarmaya çalıştılar.İşte bu kritik anı görüntüleyen tek gazeteci Milliyet'in başarılı foto muhabiri Serdar Özsoy oldu.
Olayı "İşte O An" başlığıyla 18 Ekim 2006'da yayımlayan Milliyet gazetesinin şikayeti üzerine özel görüntüleri aynı gün izinsiz yayımladığı gerekçesiyle "Halka ve Olaylara Tercüman" gazetesine dava açıldı.
İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi'nde 10 Mayıs'ta açılan davanın ilk duruşması 18 Ekim'de yapılacak.
Milliyet Gazetesi'nin şikayeti üzerine soruşturma başlatan Zeytinburnu Cumhuriyet Savcılığı, "Tercüman gazetesi yayın yönetmeni Ufuk Büyükçelebi ve yazı işleri müdürü Mustafa Dolu'nun ifadesini alarak, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na aykırılık teşkil etmediği ancak 5187 Sayılı Basın Kanunu'nun 24. maddesine aykırılık oluşturabileceği ancak aynı gün iki gazetede de yayımlanan fotoğrafın aynı fotoğraflar olduğuna dair de kesin kanıtlar bulunmadığından 24. maddede tanımlanan suçun unsurları da oluşturmadığı" gerekçesiyle dava açılmasına gerek olmadığına karar verdi.
Büyükçelebi, "Suçlama iki gazete arasındaki rekabetten kaynaklanıyor (...) şirketin elinde belge yok" derken Dolu da, "Kapalı bir mahalde çekilmiş bir fotoğraf değil. Yüzlerce fotoğraf makinesi, cep telefonu aynı açıdan görüntü tespit etti. İki fotoğraf arasında tıpa tıp bir örtüşme yok" dedi.
Milliyet gazetesi avukatlarının resmin orijinal olduğunu beyan ederek inceleme yapılması yolunda Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi'ne yaptıkları itiraz sonucunda Eyüp 3. Ağır Ceza Mahkemesi, yaptırdığı bilirkişi incelemesi sonucunda Milliyetin itirazını kabul etti.
Bu karar üzerine Zeytinburnu Cumhuriyet Savcılığı, Ağır Ceza Mahkemesi'nin Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 173/3 maddesi gereğince inceleme yapılmasının gerekmesi halinde bunu Sulh Ceza Hakimliği'ne yaptırması gerektiği, kendisinin yapamayacağı gerekçesiyle olağanüstü bir kanun yolu olan yazılı emir yoluyla bozma talebinde bulunarak Adalet Bakanlığı'na gönderilmesini istedi.
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ise, bozma yoluna gitmeyerek dosyayı iade etti. Bunun üzerine Zeytinburnu Cumhuriyet Savcılığı, fezleke hazırlayarak, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi'nde dava açtı.
Açılan davada gazetenin yönetim kurulu başkanı Mehmet Bülent Ergin,yönetim kurulu üyesi Serdar Çaloğlu,Genel Yayın Yönetmeni Ufuk Büyükçelebi ve sorumlu müdür Mustafa Dolu haklarında Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 71/4 ve son maddeleri gereğince 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 250 milyara kadar para cezası talep ediliyor.
Olayı "İşte O An" başlığıyla 18 Ekim 2006'da yayımlayan Milliyet gazetesinin şikayeti üzerine özel görüntüleri aynı gün izinsiz yayımladığı gerekçesiyle "Halka ve Olaylara Tercüman" gazetesine dava açıldı.
İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi'nde 10 Mayıs'ta açılan davanın ilk duruşması 18 Ekim'de yapılacak.
Milliyet Gazetesi'nin şikayeti üzerine soruşturma başlatan Zeytinburnu Cumhuriyet Savcılığı, "Tercüman gazetesi yayın yönetmeni Ufuk Büyükçelebi ve yazı işleri müdürü Mustafa Dolu'nun ifadesini alarak, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na aykırılık teşkil etmediği ancak 5187 Sayılı Basın Kanunu'nun 24. maddesine aykırılık oluşturabileceği ancak aynı gün iki gazetede de yayımlanan fotoğrafın aynı fotoğraflar olduğuna dair de kesin kanıtlar bulunmadığından 24. maddede tanımlanan suçun unsurları da oluşturmadığı" gerekçesiyle dava açılmasına gerek olmadığına karar verdi.
Büyükçelebi, "Suçlama iki gazete arasındaki rekabetten kaynaklanıyor (...) şirketin elinde belge yok" derken Dolu da, "Kapalı bir mahalde çekilmiş bir fotoğraf değil. Yüzlerce fotoğraf makinesi, cep telefonu aynı açıdan görüntü tespit etti. İki fotoğraf arasında tıpa tıp bir örtüşme yok" dedi.
Milliyet gazetesi avukatlarının resmin orijinal olduğunu beyan ederek inceleme yapılması yolunda Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi'ne yaptıkları itiraz sonucunda Eyüp 3. Ağır Ceza Mahkemesi, yaptırdığı bilirkişi incelemesi sonucunda Milliyetin itirazını kabul etti.
Bu karar üzerine Zeytinburnu Cumhuriyet Savcılığı, Ağır Ceza Mahkemesi'nin Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 173/3 maddesi gereğince inceleme yapılmasının gerekmesi halinde bunu Sulh Ceza Hakimliği'ne yaptırması gerektiği, kendisinin yapamayacağı gerekçesiyle olağanüstü bir kanun yolu olan yazılı emir yoluyla bozma talebinde bulunarak Adalet Bakanlığı'na gönderilmesini istedi.
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ise, bozma yoluna gitmeyerek dosyayı iade etti. Bunun üzerine Zeytinburnu Cumhuriyet Savcılığı, fezleke hazırlayarak, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi'nde dava açtı.
Açılan davada gazetenin yönetim kurulu başkanı Mehmet Bülent Ergin,yönetim kurulu üyesi Serdar Çaloğlu,Genel Yayın Yönetmeni Ufuk Büyükçelebi ve sorumlu müdür Mustafa Dolu haklarında Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 71/4 ve son maddeleri gereğince 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 250 milyara kadar para cezası talep ediliyor.
