FETÖ'nün darbe girişimi

TBMM (AA) - HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin, "Bu darbeye karışan, karıştığı tespit edilen, görünen veya henüz görünmeyen ne kadar kişi, kurum, kuruluş, yapı, örgüt, cemaat varsa bunların üzerine gidilmelidir." dedi.

Tan, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin 15 Temmuz gecesi bir darbe girişimine sahne olduğunu anımsatarak, darbe girişimini ve Türk siyasi tarihindeki bütün darbeleri nefretle kınadığını belirtti.

Darbenin perde arkasının uzun bir müddet yazılıp çizileceğine işaret eden Tan, istihbarat örgütlerine, devlet kurumlarına, bilgi, belge, takip, dinlemeye rağmen bu darbede de, önlerine konulan tablo doğruysa, Hükümet ve yetkililerin, çok kötü bir imtihan verdiğini iddia etti. Tan, "14 yıldır iktidarda olan AK Parti ve kadroları maalesef bugüne kadar doğru düzgün ülkeyi yönetebilecek bir performans ortaya koyamamışlardır. Şu an şikayet ettikleri bütün kadrolar ve bütün olumsuzluklar kendi elleriyle meydana gelmiştir." diye konuştu.

Dün akşam itibarıyla 50 bin personelin görevine son verildiğini ifade eden Tan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunların suçu, günahı nedir, ne kadar operasyonun içerisindedir, bunu bu saat itibarıyla bilmek mümkün değildir. Mutlaka suçlu olanlar vardır, görevini ihmal edenler vardır ama bu şekilde giderek bu devletin çıkan çivisini yerine çakamazsınız, oynayan taşları yerine oturtamazsınız. Peki bundan sonra ne yapılması lazım? Bu darbeye karışan, karıştığı tespit edilen bundan sonra da görünen veya henüz görünmeyen ne kadar kişi, kurum, kuruluş, yapı, örgüt, cemaat varsa bunların üzerine gidilmelidir. Hukuk içerisinde en ağır hak ettikleri cezalar bunlara verilmelidir. Bunda tartışılacak bir mevzu da yok. Sokaklarda insanlar öldürülmüş, Meclis bombalanmıştır. Bundan daha ötesi yok. Çare yine demokraside, uzlaşmadadır."

Tan, Meclis'te bulunan dört partinin ciddi bir uzlaşma yapması, yeni bir restorasyon sürecinin başlaması gerektiğini söyledi.

Vatandaşların darbecilere idam cezası talebinin anımsatılması üzerine Tan, halkın duygu ve düşünecelerini her zaman serbestçe söyleyebileceğini ancak siyasetçilerin bunları soğukkanlı değerlendirme mecburiyetleri olduğunu, bunların siyasilerce telaffuz edilmesini bile doğru bulmadığını ifade etti.

Tan, MGK toplantısında alınacak kararları bilmediğini, toplantıdan, toplumu daha fazla bölecek, gerecek kararların çıkmamasını temenni ettiğini sözlerine ekledi.