Röportaj
26 Mar 2019 14:28 Son Güncelleme: 26 Mar 2019 14:48

Erdoğan'ın 'gölge adamı' ilk kez konuştu: "Cumhurbaşkanımız ülkede olan bitenden..."

Ak Parti Kurucusu ve uzun yıllar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın en yakınındaki isimlerden birisi olan, AK Parti Ankara Milletvekili Mücahit Arslan, Show Radyo-Radyo Viva seçim özel yayınında Özay Şendir'in sorularını yanıtladı.

Arslan program sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çalışma biçiminden, Ankara seçimlerine, beka tartışmasından , muhalefet partilerinin kurduğu ittifaktan, her oy eşit mi tartışmalarına kadar çok sayıda soruyu cevapladı:

Ali İhsan Arslan: Beka tartışması çok yüksek düzeyde sürüyor kamuoyunda. Anlaşılmayan tarafı da var. Bunu gözlüyoruz yani beka sorununun tam anlaşılmayan tarafı da var. Beka konusunda hassas olan partiler de bir sorun yok. Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti de öyle bir sorun yok. Cumhur ittifakı ana gündemlerinden bir tanesi beka konusu. Ama muhalefet partilerinde de beka ile ilgili bizim gösterdiğimiz hassasiyet yok. Bizim farkında olduğumuz şeyler kadar farkında değiller meselenin. Belki düşündüğümüz ve tedirgin olduğunuz endişe duyduğunuz şey de belki bizim duyduğumuz kadar da değildir. Böyle de olabilir ama ülkeyi yöneten 17 yıldır yöneten bir parti var ve oldukça da iyi yönetmiş bir parti var yaptığı çalışmalarla. Bugün de bunu söylüyor.

Yerel seçimlerinde şöyle bir katkısı var. Türkiye'de muhalefet partilerinde hemen hemen 3 parti birleşti. Bazı yerlerde 3 parti ama 3. parti pek gözükmüyor tabi. Bunların birleşmesinin ana sebebi de hükümeti zayıflatmak. Projeleri ya da birleşmelerini gerektiren bir şey yok. Bir projeleri yok. Yani şundan dolayı birleştiler bu birleşmesi hedefledikleri şu atılımı yapamayacaklar yerel yönetimlerde diye düşündüğümüz zaman bir şey bulamıyoruz. Bu birleşmenin motivasyonu Tayyip Erdoğan'a karşıtlık veya AK Parti hükümetini zayıflatmak. Böyle olduğu için yerel yönetimlerde beka sorunu haline gelebiliyor veya genel seçimler gibi bir hal alabiliyor.

Özay Şendir : AK Parti açısından bu seçim Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin referandumu ya da teslim ya da bunun hani onayı gibi mi bakıyor AK Parti bu seçime? Yoksa bu geçmiş gitmiş zaten yani referandumda geçmiş üzerine yapılmış bir iş.

Ali İhsan Arslan: Ülkeye önümüzdeki 4,5 yıl boyunca yönetecek kişi belli. Yönetiminde etkili olacak partilerde belli. Burada bir sorun yok yani.Bu sadece şehir yönetimi ile ilgili durum söz konusu orada ciddi bir rekabet var bakalım halkımız vatandaşımız ne der? Ona göre 1 Nisan'da yeniden dağıtılacak.

Özay Şendir:Seçimlerin Erdoğan sevgisi ya da karşıtı üzerinden gitmesi demokrasi açısından biraz garip ya da tartışmalı hale getirmiyor mu meseleyi?

Ali İhsan Arslan:  Yani içeriğini zenginleşmesine engelleyen bir taraf var ama burada siyaset olabilen bir şey. Birisi fazla güçlendi zaman tepki olarak da karşıtlar birleşiyorlar. Tek başına yenemeyecekleri için birleşerek zorlamaya çalışıyorlar. Bir de kazandıkları zaman ne yapacaklarını da bilmezler. Motivasyonları başka bir şey olduğu için yani kazandıkları zaman ne yapacaklar nasıl hizmet vereceklerini de bilmezler. Kuvvetle muhtemel de kendi işlerinde bayağı ciddi sıkıntılar yaşayacaklardır. Bu da ülkeye zarar verecektir.  

"ANA MUHALEFETİN ZAYIF OLMASININ KENDİNİ KONTROL ETME AÇISINDAN BİR MALİYETİ VAR  AMA İŞLERİ HIZLI YAPMA AÇISINDAN DA AVANTAJI VAR.."

Özay Şendir: Türkiye’de iktidara her an alternatif olacak bir ana muhalefet partisi olmamasının AK Parti'ye bir maliyeti yok mu? 

Ali İhsan Arslan: Kendini kontrol etme açısından bir maliyeti vardır. Ama işleri hızlı yapmasından avantaj sağlar. Bir rekabet ve bir yanlış olursa daha dinamik daha hareketli olursunuz. Beyninizi çok fazla çalıştırma ihtiyaç duymazsınız zaten bir şekilde geçersiniz diye düşünürsünüz. Bu da yöneticiler için aslında biraz egzersiz kaybı anlamına geliyor. Muhalefet olması her zaman için faydalıdır. Biraz yavaşlatır ama faydalıdır.

Özay Şendir:17 yılda AK Parti'nin en büyük travması 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi mi oldu? Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur diyebilir miyiz?

Ali İhsan Arslan: Ben bir travmaya şahit olmadım. Her konu için söyleyebilirsiniz. Bakan gözlem yapan kişiye bağlı olarak değişir. Her konu için böyle söyleyebilirsiniz. Her konu Çünkü gerisini belli eder ama 15 Temmuz ciddi bir ciddi bir sorundu. Ciddi bir darbe kalkışması ülkenin her tarafında 250 insanımız Şehit oldu binlerce gazimiz var. Bu önemli bir konuydu. Ülke tamamen bir Eksen değiştirme durumundan normal yolla döndü. Bu çok ciddi bir olay tarihi bir süreç. Siz iktidardaysanız her konu sorun olabilir. Yani bir şehirde bir hastalık çıkar. O da sorun olabilir sizin için, bir kasabada insanlar sokağa döküyorlar. Bu da bir sorun olabilir. İktidardaysanız sorunlara alışkın olmanız gerekiyor. Sorundan başka bir şey gündeminizde pek fazla olmaz zaten.

Özay Şendir: 40 yıllık bir şeyden bahsediyoruz zaman zaman şöyle şeyler duymaya başladık. Bu mücadele 2 yılda bitti. Kurumlar tertemiz hale geldi. Türkiye'de darbe tehlikesi tamamen ortadan kalktı. Bunu deme lüksümüz var mı?

Ali İhsan Arslan: Ne zaman bunu derseniz o zaman rehavete kapılmışsınız demektir. Hiçbir iktidarın öyle bir lüksü olamaz. İktidar ‘ya artık rahatız herhangi bir sorunumuz yok’ diyemez dediği gün kaybettiği günün başladığı gündür.

 Özay Şendir: Geçtiğimiz seçimlerde Ak Parti’ye oy vermiş ama bu seçimde size oy yok diyen kimseyle karşılaştınız mı?

Ali İhsan Arslan: Zaman zaman karşılaşıyorum oluyor. Hatta Belediye başkan adayımıza diyor ki.  Ben onu seviyorum ama siz oy vermeyeceğim diyor bana. Genel politikalarımızdan birine kızmış herhalde. Oturup konuşurken gerçekten fikrini değiştirip ya tamam evet vereceğim tamam bir daha vereceğim diyen de var. Veya hiç vermedim ama bu sefer deneyeceğim diyen de oluyor. ama asla vermeyeceğim diyen de oluyor ve yahut da daha önce size vermiştim ama bu sefer vermeyeceğim diyen de oluyor. Mesela birisinin arazisiyle ilgili bir sorun çıkmış çözülmemiş. Birinin evi ile ilgili sorun çıkmış çözülmemiş. Elektrik çok istemiş ama bir türlü bağlanmamış bu tür şeyler de olabilir tek tük.

Özay Şendir: Domates Biber Patlıcan İstanbul'da bayağı bir malzeme olmuş Ankara'da malzemeleri oldu mu?

Ali İhsan Arslan: Oldu ama şu anda pek fazla gündemde değil.

"ANKARA'DA 2 AY ÖNCESİNDEN FARKLI YERDEYİZ"

 Ali İhsan Arslan: Biz bundan 1,5 ay önce 2 ay önce yavaş yavaş seçimle ilgili çalışmalara başladığımızda gördüğümüz hava çok bak şu anda çok değişik ve neredeyse hiçbir şeyle sorunla karşılaşmıyoruz ettiğimiz birçok yerden destek görüyoruz. Ve Coşku var. Bundan 2 ay önce yoktu. Anketler ile ilgili çok bir şey diyeceğim çok farklı anketlerle karşı karşıya kalıyoruz.

"CAHİL İNSANLA OKUMUŞ İNSAN ARASINDA ELBETTE ÇOK FARK VARDIR AMA İNSANLAR DÜŞÜNCELERİYLE DEĞİL DUYGULARIYLA OY KULLANIYORLAR O YÜZDEN HER OY EŞİTTİR..."

 Özay Şendir: İstanbul mitingi Pazar günü 1600000 kişi cumartesi Ankara mitingi bayağı kalabalıktı. Peki miting neyi gösterir? Baktığımız zaman söyle düşünüyoruz. İlçeler mesaj atıyor otobüsler hazırlanıyor. Neyi ifade ediyor bu mitingler?

 Ali İhsan Arslan: Miting sonuçta bir davet ve bir ilişki üzerine insanlar topluyorsunuz ama sizin adınıza O kadar insan geliyorsa bu bir değerdir. Ben Sayın Cumhurbaşkanımız da beraber yaklaşık 17-18 yıllık bir süre içerisinde yüzlerce mitinge katıldım. Çok daha fazlasına katıldım. Kalabalığa göre alacağımız oyu 3 aşağı 5 yukarı tahmin diyorsunuz ama yine de bu seçim sonuçlarını göstermez. Tabii ki seçim sonuçları gibi gösterge değildir. Çünkü şehrin çok az bir bölümünü miting meydanına alırsınız. Coşku çok önemlidir miting alanına giderken yollardan binalardan balkonlardan gelen coşku daha değerli bir şey. Geçen gün okuduğum bir kitapta vardı. Seçmenin oyları daha önce bu Tartışma olmuştu seçmenin oyunları eşit midir değil midir okumuş bir insanla cahil bir insanın oyun eşit midir diye. Mutlaka okumuş birisi ile cahil birisinin arasında bir fark vardır. Ama kitapta hoşuma giden bir şey vardı. Diyor ki seçmenin kullandığı oy bilgi ile kullanılmaz hisle kullanılır diyor bu yüzden tüm oylar eşit.

 "CUMHURBAŞKANIMIZ ÜLKEDE OLAN BİTEN HER ŞEYDEN SORUMLU HİSSEDER KENDİSİNİ"

 Özay Şendir: Ben bir az tehlikeli sulara gireyim ,Cumhurbaşkanı Erdoğan bu ülkede olan iyi veya kötü olan her şeyden sorumlu mu his ediyor kendini? Yani şimdi ailelerin reisi vardır ya, bütün aile adına karar veren böyle bir bakışı mı vardır Türkiye’ye?

Ali İhsan Arslan: Evet genel de sorumlu hisseder kendisini her konuda. Daha önce Başbakan olduğu süreçlerde farklıydı, şu anda yeni Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi ile seçilen ilk Cumhur Başkanı olduğu için zaten her konu da sorumlu hissediyordur. Sigaraya müdahale ediyor evet o da toplum sağlığını olumlu yönde değiştirmek için. Bazı gıdalar bile tüketilmesini veya sezaryanla çocuk doğumlarını bunların hepsini toplumsal sağlığı koruma amaçlı yapıyor. Geçmişte sınırlı bir sayıda yetkileri vardı belki de ama şu an Türkiye Cumhuriyetin de Cumhurbaşkanı yetkisi olabildiğince fazla doğal olarak toplum sağlığını düşünüyordur.

Özay Şendir: Peki şöyle bir şey var, sanki kötü bir şey yaparsak Cumhurbaşkanından bir fırça yermişiz gibi geliyor. Aslında en yakınında çalışan biri olarak siz ne diyebilirsiniz?

Ali İhsan Arslan: Bu güzel bir şey başınızda böyle biri olduğu zaman sizde yanlış yapmaktan imtina ediyorsunuz. Bu bizim Anadolu insanında vardır. Mesela ben kendi ailemi de düşünüyorum hep çekindim büyüklerimden ama hiçbir zaman yüksek sesle benimle konuşmadılar. Bence iyi bir şey Anadolu geleneklerimize ve kültürümüze uygun.

Özay Şendir: Cumhurbaşkanı bir şey istediği zaman, o istediği zamanda biterse ne olur bitmezse ne olur yani oradaki sır ne?

Ali İhsan Arsalan: Birçok şey söylenebilir ama ben şunu ön plana çıkarmak istiyorum, Cumhurbaşkanı sizinle eşit ilişki kurar. Yani sizinle bir konu konuşuyorsa sizinle eşit ilişki kurar. Bence bu Cumhurbaşkanımızın en büyük özelliklerinden biri. Konuşma üslubunda bile eşit bir ilişki kurar, fikir söylerseniz dinler katılırsa katıldığını ifade edebilir hiçbir şey söylemeyebilir katılmayabilir.

Özay Şendir: Mesela eleştirileri de dile getirebilir misiniz?

Ali İhsan Arslan: Bence bu Cumhurbaşkanına söylenecek en son şey. Çünkü herkesi dinleyen biri eleştirildiği için veya birisi bunu yapmak doğru değil diyen birinin daha sonrasında bir şeyle karşılaştığına şahit olmadım bu kadar senedir.