Gündem
28 Nis 2012 23:42 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:35

ERDOĞAN ORDUNUN DİŞLERİNİ SÖKTÜ! THE ECONOMIST'TEN ÇARPICI ANALİZ!

İngiliz The Economist'te 28 Şubat operasyonlarıyla ilgili yayınlanan bir makalede Başbakan Erdoğan için dikkat çekici ifadeler vardı.

İşte The Economist'te yer alan o yazı

Generaller, modern Türkiye’nin ilk İslami hükümetini 1997’de devirdiklerinde, İslami köktendincilikle mücadelenin ‘1000 yıl süreceğini’ söylemişlerdi. ‘Postmodern darbe’ diye bilinen süreçte tek bir kurşun sıkılmadı. Onun yerine generaller, yargı, medya ve iş âlemindeki müttefiklerini kullanarak, Başbakan Necmettin Erbakan’ı istifaya zorlamaya yönelik bir kampanyayı yönetti. Erbakan’a kamuya açık alanda dindarlıkla ilgili aleni konuşmalar yapılmasını yasaklayan talimatnameler zorla imzalattırıldı. Laik gayretkeşlik, absürt ve bazen zalim aşırılıklara vardı.
 
GENERALLERİ SİYASETTEN UZAK TUTMA ÇABASI
Üniversitelerde başörtüsü takan kız öğrenciler, ‘ikna odalarına’ alındı; sınıfa girmeden önce başörtülerini çıkarmaları söylendi. Üzerinden 12 yıl geçtiğinde, bunları yapan generallerle subayların çoğu hapisteydi, ‘hükümetin görevlerini yerine getirmesini engellemekten’ yargılanmayı bekliyorlar artık. Bu hafta yeni bir grup daha tutuklandı. Bunlar, iktidardaki AKP’nin, generalleri kesinlikle siyasetten uzakta, kışlalarında tutmak için verdiği savaşın bir parçası. 12 Eylül’ün yankıları 12 Eylül 1980’de darbeyle iktidara el koyan Kenan Evren’e açılan dava da bu ay başladı.
 
EVREN VE ŞAHİNKAYA'NIN YARGILANMASI NE ANLAM İFADE EDİYOR
94 yaşındaki eski Genelkurmay Başkanı’nın hapse atılması beklenmiyor. Yine de hapse atılmış ya da işkenceden geçirilmiş yüz binlerce kişi, gecikmiş olmasına rağmen sonunda adaletin yerini bulduğunu hissediyor. Bunu hissedenler, en çok da Kürtlerin çoğunlukta olduğu Diyarbakır’da ordunun idaresindeki cezaevinin eski mahpusları. Bunlardan biri olan Felat Cemiloğlu, kitabında, Diyarbakır Hapishanesi’nde nasıl dövüldüklerini, kendilerine nasıl coplarla tecavüz edildiğini, kendi idrarlarında yıkanmaya ve kendi dışkılarını yemeye zorlandıklarını anlatır. Onun gibi kurbanlar, şimdilerde 12 Eylül davasında ifade vermek için sıraya giriyor.
 
ORHAN PAMUK'A SUİKAST PLANI
AKP’yi devirmeye yönelik bir komplo olduğu iddia edilen Ergenekon’la bağlantılı olarak çok sayıda emekli ve muvazzaf general ve amiral, şimdi demir parmaklıklar ardında. Planları arasında Nobel Edebiyat ödüllü yazar Orhan Pamuk ve Ermeni Kilisesi Patriği Mesrob Mutafyan’ın öldürülmesinin de olduğu söyleniyor. Buna göre, 2002’de AKP’nin iktidara gelmesiyle komplo için düğmeye basılmış. Azınlık hakları için kampanya yürüten bir avukat olan Orhan Kemal Cengiz, 2007’de Ermeni asıllı gazeteci Hrant Dink’le doğuda üç Protestan misyonerin öldürülmesini ‘Ergenekon’un işi’ addediyor. Cengiz, “Planları, dünyayı, AKP’nin Hıristiyan karşıtı şiddeti beslediğine inandırmaktı” diyor.
 
ERDOĞAN ORDUNUN DİŞLERİNİ SÖKTÜ
İktidarda geçen 10 yıldan sonra Başbakan Tayyip Erdoğan’ın en gurur duyduğu başarısı, ordunun dişlerini sökmüş olmak. Lakin anamuhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu, giderek otoriterleşen Erdoğan’ı ‘adalet peşinde koşmak yerine intikam almak’la suçluyor. Kayınpederi emekli bir general ve ‘Balyoz’ adlı diğer darbe komplosunun zanlılarından olan Harvard’dan saygın ekonomist Dani Rodrik ise blogunda suçlamalardaki çelişkilerin listesini yayımladı. Rodrik, bir vakada ‘polisin yanlış evde arama yaptığını, buna rağmen asıl evini araması gereken kişi aleyhinde kanıt bulduğunu’ yazdı.
 
YENİ ANAYASA SÖZÜ
Demokratik ehliyet En azından bazı kanıtlar şaibeli. Dava öncesi uzun tutukluluk süreleri (bazı sanıklar 4 yıldır hapiste ve hâlâ neyle suçlandıklarını bilmiyor) gölge düşürmeye devam ediyor. Erdoğan, geçen yıl yeniden seçilmeden önce verdiği, 1980’de generallerin kaleme aldığı anayasanın yerine yenisini yazma sözünü tutana dek, demokratik ehliyetinin bulunup bulunmadığına dair soru işaretleri sürecek.