Polemik & Kulis
20 Nis 2020 11:07 Son Güncelleme: 20 Nis 2020 11:33

Duayen gazeteci Hürriyet'i 'suçüstü' yakaladı! Yöneticilere olay gönderme!

44 yıl emek verdiği Hürriyet’ten 2 yıl önce ayrılan o isim, yapılan hatayı sosyal medya hesabından yayınladı.

Demirören Medya Grubu’nun amiral gemisi Hürriyet Gazetesi’nin Kelebek ekinde bu hafta oldukça dikkat çeken bir hata yapıldı.

Hürriyet iki hafta üstü üste Kutlukhan Perker’in hayat verdiği ‘Ece’ çizgi romanın aynı dizisini bastı.

44 yıllık aranın ardından 2017’de Hürriyet’e veda eden efsane havalimanı muhabiri Faik Kaptan, bu hata karşısında sosyal medyadan ‘Hürriyet’i suçüstü yakaladım’ başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Kaptan, hatanın bu kadar belirgin olmasına rağmen yöneticilerin dikkatini çekmemesinin garip olduğunu vurgulayarak, “Evet, herkese ayar çeken o ünlü yayın müdürleri buna ne diyeceksiniz. İsim vermiyorum. Bu okuyucuyu kandırmak değil midir?” ifadelerini kullandı.

İşte deneyimli gazetecinin o paylaşımı:

HÜRRİYET'İ SUÇ ÜSTÜ YAKALADIM...

Başlık biraz ağır oldu ama, ortada bir suç var. Nedir o suç?
Okuyucuyu kandırma.
Hürriyet'ten 44 yıl sonra biraz buruk ayrılsam da, bu gazete ömrümün yarısından fazlasını aldı.
Hafta sonları gazeteyi alıp, bazı sevdiğim, (İlber Ortaylı hoca gibi) yazarları gazete kokusuyla okumayı seviyorum.
Bu hafta da aynı şekilde oldu. Gazete bittikten sonra eklere geçtim. Kelebek'te ECE'nin çizgi roman şeklindeki hikayelerini de seviyorum. Ne de olsa gazetecinin dünyasını anlatıyor. İşte iç sayfadaki ECE'yi okumak için çevirince acaba Dejavu mu yaşıyorum dedim. Yaşımız da biraz ilerde ama bu kadar da olmaz dedim.
Biraz daha dikkatli bakınca, " Yahu ben bu hikayeleri okudum. Hem de çok yakında. Ece Pazar günleri yayınlandığına göre geçen haftaki pazar olmalı" dedim ve yerimden fırladım. Çünkü eski gazeteleri bir gün önce kapının önündeki atık kutusuna atmıştım.
"İnşallah görevli almamıştır" diyerek kutunun yanına gittim. Baktım gazeteler içinde. Kısa bir aramadan sonra geçen haftaki Kelebek'i buldum.
BİNGO.
Evet, herkese ayar çeken o ünlü yayın müdürleri buna ne diyeceksiniz. İsim vermiyorum. Bu okuyucuyu kandırmak değil midir?
Bu hatayı yapan sorumlu kimse ilerde daha büyük bir hata yapmaz mı?
Daha fazla uzatmak istemiyorum.
O kapıdan 44 yıl sonra nasıl çıktığım hala gözlerimin önündedir.