Medya
24 Ara 2010 09:34 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:54

ÇOCUKLAR DUYMASIN'IN "FEMİNİST MELTEM"İNE NE OLDU?

"Eğer maksat, evliliklerin 10 yılda kaçınılmaz olarak bu hale dönüştüğünü vurgulamaksa, aman çocuklar duymasın!"

Nerede feminist Meltem?

Benim gibi eskiyi özleyen, klasiklere tutkun, dünyaya geç geldiğine inanan nostalji meraklıları için Çocuklar Duymasın'ın son bölümünü izlemek, eski fotoğraf albümlerini karıştırmak kadar keyifliydi. Yeni yılı 80'lerin kıyafetleri ve müzikleriyle karşılayan ekibin katıldığı parti tek kelime ile harikaydı. Hele Ersan Erdura... Sahi, bu kadife ses, eski albümlerinden bir derleme yapsa, almaz mısınız? Vallahi ben müzik marketin kapısında geceden kuyruğa girerim...

Her zaman olduğu gibi Haluk bu partiye de muhalefet etti. "Ben her zaman klasik giyinirim. Bu nedenle modayı izleyenler gibi bir süre sonra komik görünmem" dedi. Hani hak vermedim değil... Hele eski fotoğraflarımdaki kabarık saçlı, bıyıklı, süveterini dar paça şalvar kotunun içine sokmuş, belini incecik kemerle sıkmış, paçalarını kıvırıp, sivri burun ayakkabılarının tüm haşmetiyle (!) görünmesini sağlamış hallerimi görünce... Haluk haklı. En iyisi modaya uzak durmak...

Haluk'a hak verdim de, Meltem'e bir türlü hak veremiyorum. Uzun bir süredir, yatak odasını Haluk'a karşı bir pazarlık malzemesi olarak kullanıyor. "Bana sevgilim, aşkım demezsen, yatak odasından içeri adım atamazsın!" diyerek, cinselliği, konvansiyonel bir silah gibi görüyor. Üstelik bunu yapan da, uygar, zeki, aydın ve feminist Meltem... İyi de kadın, cinselliği, erkeği yola getirmek için değnek olarak görürse, erkek de kadını cinsel meta şeklinde algılamaz mı? E, feministlerin yıllardır karşı çıktıkları da bu değil mi zaten?

Eminim, sevgili Birol Güven bu çelişkiyi yeni bölümlerde 'doğru mesaja' dönüştürecek bir yol bulacaktır. Bir de 10 yıl öncesine oranla Meltem ile Haluk'un arasındaki ilişkinin iyice kabalaştığına, o ilk bölümlerdeki sevgi, saygı ve 'gizli' romantizmden eser kalmadığına şahit oluyorum. Sürekli birbirlerine laf sokup aşağılıyorlar. Eğer Meltem 'kotayı' kaldırmamışsa, yatağa yatar yatmaz hemen birbirlerine sırtlarını dönüp uyuyorlar. Eğer maksat, evliliklerin 10 yılda kaçınılmaz olarak bu hale dönüştüğünü vurgulamaksa, aman çocuklar duymasın!


Yüksel AYTUĞ / SABAH