Gündem
25 Mar 2019 12:03 Son Güncelleme: 25 Mar 2019 13:30

CHP'den Demirören Medya Grubu'na protesto: Amiral battı!

CHP İzmir ve İstanbul İl Gençlik Kolları, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla ilgili haberlerde ve canlı yayınlarda sansür uyguladığı, tarafsız habercilik ilkesini hiçe saydığı gerekçesiyle Demirören Medya Grubu'nu protesto etti.

CHP İzmir ve İstanbul İl Gençlik Kolları, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla ilgili haberlerde ve canlı yayınlarda sansür uyguladığı, tarafsız habercilik ilkesini hiçe saydığı gerekçesiyle Demirören Medya Grubu'nu protesto etti; grubun İzmir’deki ve İstanbul’daki yönetim binasının önüne üzerinde "Amiral battı" yazılı siyah çelenk bırakıldı.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre, Çelenk bırakıldığı esnada konuşan CHP İzmir İl Gençlik Kolu Başkanı Ozan Uyan'ın, “Bir zamanlar Türk medyasının amiral gemisi olan bu medya grubu iktidarın dümen suyuna girmiş, tarafsızlığını yitirmiş ve artık batmıştır” ifadelerini kullandığı açıklamasında şunları söyledi:

“Değerli basın mensupları Cumhuriyet Halk Partisi’nin vefakar ve cefakar gençlik örgütleri bugün burada ülkenin geldiği son durumdayız. Biz bugün bu ülkenin ilerici gençleriyiz. Biz bu ülkenin demokratik gençleri ülkede uygulanan sansürü protesto etmek için Amiral denilen ülkenin en çok takip edilen basın kuruluşuna siyah çelenk bırakmak için buradayız. Bizlerin amacı basını yandaşlaştırmak değildir. Bizlerin amacı basını kendi lehimize kullanmak değildir ancak ve ancak özgür bir basını Türkiye’de hakim kılmaktır. Bu sebepten ötürü Demirören yayın kuruluşunu siyah çelenk bırakarak protesto ediyoruz. Çünkü bu yayın kuruluşu şunu gayet iyi bilmektedir; onlar şu an iktidarda olanların, iktidarda kalanların, beka problemi olanların kendi kişisel bekasını Türkiye’nin bekasından daha üstün kılanların yanında ve yakınında durmaktadır. Onlar bizleri göstermiyorlar. Onlar kamu yararına çalışmıyorlar. Arkadaşlar! Bizim derdimiz burada çalışan emekçilerle ilgili değildir. Onların alınteri bizim namusumuzdur. Ancak bu basın sermayedarları, bu basının sahipleri şunu gayet iyi bilsinler ki; Bu ülkeye demokrasiyi Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençleri getirecektir.

Bugün burada çalışan emekçilerle ilgili tekrar söylüyoruz bizim hiç bir problemimiz yoktur ancak o sansürü koyan patronlar bu ülkenin halkına nasıl hesap verecek bunu Türkiye kamuoyuna bırakıyoruz.

Bugün Türkiye’nin en büyük basın ve yayın organlarından birindeyiz. Aslında Amiral denilen basın ve yayın organlarından birindeyiz. Ancak bu amiral gemi titanik gibi batmıştır. Artık başkalarının kontrolü altındadır. Türkiye’nin kurucu ve kurtarıcı iradesi olarak Türkiye’de kuvay-i milliyeyi yüreğinde hisseden Gençler Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti’nin gençleri bu sansürü kabul etmiyorlar ve etmeyecekler. Bu ülkenin Tank ve Palet Fabrikasını üç kuruşa peşkeş çekenler bizim partimize terörist diyemezler. Dedirtmeyiz, dedirtmeyeceğiz.

Bugün son olarak bu basın kuruluşuna şunu sormayı kendimize borç ediniyoruz: Kamu görevi güden bir kurumsanız madem bu ülkenin emekçilerinin yok pahasına kurduğu Tank ve Palet Fabrikası satılırken siz ne olduğu belirsiz, belgesi bile olmayan haberleri nasıl verirsiniz? Nasıl bizim genel başkanımızı yok sayarsınız? Bizler bunun hesabını sormak zorundayız.

Son olarak genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediklerini; hak,hukuk,adalet mücadelesinde söylediklerini tekrardan dile getiriyoruz. Eğer ki o sözleşmeyi iptal etsinler, Kemal Kılıçdaroğlu o fabrikanın parasını 50 milyon doları bir hafta içinde verecektir. Biz Türkiye’nin malının birilerine peşkeş çekilmesini kabul etmiyoruz ve bugün basın yayın organına söylüyoruz ki, Bizleri yayınlayın bu halkın evlatlarını yayınlayın. Parası olan, saraylarda yaşayan, kendi ikbali uğruna bu ülkeyi bu duruma sokanları yayınlamayın. Bugün bizlere terörist iftirası atmaya çalışan meczupları 31 Mart’ta biz gençler sandığa gömeceğiz, gömeceğiz.

Son olarak biz Cumhuriyet Halk Partili Gençler genel başkanımızın sonuna kadar arkasındayız. Biz bir tane Cumhuriyet Halk Partiliyi bile iftiralara yedirmeyeceğiz. Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Hepinizin huzurunda siyah çelengi Demirören Medya Kuruluşunun önüne bırakırken şunu tüm Türkiye bilsin ki bizim derdimiz özgür basındır, emekçi değil patrondur. Bizim derdimiz memleket meselesidir.”