Politika
23 Mayıs 2017 15:28 Son Güncelleme: 20 Kas 2018 00:31

CHP TBMM Grup Toplantısı

-Genel Başkan Kılıçdaroğlu : (1)-"19 Mayıs Bayramı'nı kutlamak ne zamandan beri suç olmaya başladı? Diğer belediyelere izin verirsin, hangi gerekçeyle Beşiktaş Belediyesine izin vermiyorsun? Valiysen valiliğini yapacaksın. Bize sarayın valisi değil devletin valisi lazım"-"Herkesi FETÖ ile ilgili...

TBMM (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "19 Mayıs Bayramı'nı kutlamak ne zamandan beri suç olmaya başladı? Diğer belediyelere izin verirsin, hangi gerekçeyle Beşiktaş Belediyesine izin vermiyorsun? Valiysen valiliğini yapacaksın. Bize sarayın valisi değil devletin valisi lazım." dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, terör konusunda Türkiye'nin çektiği acıyı, dünyada çok az ülkenin çektiğini bildirdi.

İngiltere'nin Manchester şehrinde terör saldırısında 22 kişinin hayatını kaybettiğini, 59 kişinin yaralandığını anımsatan Kılıçdaroğlu, "Terör kimden, nereden gelirse gelsin, amacı ne olursa olsun, hep birlikte, insan olanların karşı çıkması lazım. Terörün haklı hiçbir gerekçesi olmaz. İngiltere'de, Türkiye'de veya başka ülkede olmuş... İnsanlığa karşı suç işlenmiştir ve biz hep birlikte teröre karşı durmak gibi bir görevi üstlenmek zorundayız." ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, İngiltere ve İngiliz halkına başsağlığı dileyerek, terörün, bütün dünyadan silinmesini temenni etti. Kılıçdaroğlu, bu mücadeleyi, ortak insanlık mücadelesi olarak birlikte sürdürmeleri gerektiğine değindi.

-Çerkez göçü

Kılıçdaroğlu, 1864'ün, Rusya-Kafkasya savaşlarının sona erdiği tarih olduğunu, bu savaşın yaklaşık yüzyıl sürdüğünü anımsattı.

Kemal Kılıçdaroğlu, binlerce, milyonlarca Çerkez'in, ana yurtlarını terk etmek zorunda kaldığını, bunların önemli bir kısmının Anadolu'ya geldiğini, burada acılar içinde yaşadıklarını, bu acıları hiçbir zaman unutmadıklarını, Karadeniz'in derin sularına babalarını, annelerini, çocuklarını, amcalarını bıraktıklarını anlattı. Büyük Çerkez göçünün acılarının hiç unutulmadığını belirten, söz konusu göç sırasında hayatını kaybeden Çerkez büyüklerine Allah'tan rahmet dileyen Kılıçdaroğlu, "Nasıl İngiltere'deki terör olayı yüreğimizi yakıyorsa, insanlık tarihindeki bu tür göçler ve acılar, yüreğimizi yakıyor." dedi.

-Fenerbahçe'yi kutladı

THY Euroleague Final Four Finali'nde Yunanistan temsilcisi Olympiakos'u yenerek şampiyon olan Fenerbahçe'yi kutlayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Hangi takımdan olursak olalım ama Fenerbahçe, Avrupa şampiyonluğunu alıyorsa, hepimiz o şampiyonluk bağlamında Fenerbahçeliyiz. Beşiktaş alırsa Beşiktaşlıyız, Galatasaray alırsa Galatasaraylıyız, Trabzonspor alırsa Trabzonluyuz. Başarıyı paylaşmak en büyük arzumuz. Aziz Yıldırım, takımın koçu, oyuncularını yürekten kutluyoruz."

-"Taşeron işçisi 21. yüzyılın kölesidir"

CHP Grubu'nun, toplumun en zayıf kesimlerinin sorunlarını dile getirdiğini, bunlardan birinin de taşeron işçiler olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, seçim bildirisinde, kadro sözü verdiklerini anımsattı. Kılıçdaroğlu, bunun üzerine iktidar partisinin de kadro vereceğini söylediğini, oyları aldığını, ancak taşeron işçileri unuttuğunu savundu. Kılıçdaroğlu, iktidar partisinin adının Adalet ve Kalkınma Partisi olduğunu ancak kendisinin öyle olmadığını ileri sürdü.

Kılıçdaroğlu, taşeron işçilerin sorunlarına değinerek, bu işçilerin iş güvencesi, kıdem tazminatı hakkı olmadığını, izin istemeye korktuğunu, aynı iş yerinde kadrolu çalışanlara göre ikinci sınıf olarak görüldüğünü belirtti. Kılıçdaroğlu, "Taşeron işçisi, 21. yüzyılın köleliğidir." dedi.

Amasra'da maden ocağında çalışan 28 işçinin, işçi fazlalığı gerekçe gösterilerek işten çıkarıldığını ancak onların yerine 50 Çinli'nin yerleştirildiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, işverene, "Ramazan geliyor, 28 işçiyi işe al, hepsi usta, işini bilen işçiler." diye sesledi.

-"Toplumun huzurunu bozan sensin"

Kılıçdaroğlu, toplumun her kesiminin, belediyelerin, il, ilçe başkanlıklarının 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutlamak istediğine işaret ederek, 19 Mayıs ne kadar görkemli kutlanırsa, birlikteliklerinin de o kadar güçleneceğini bildirdi. Kılıçdaroğlu, 19 Mayıs'ın önemine dikkati çekerek, şu görüşlere yer verdi:

"13, 14, 15 yaşlarında gençlerimizi toprağa verdik. Her karışında şehitlerimiz var. Çanakkale'yi geçilmez kıldılar ama daha sonra bir adam çıktı, bir metne, anlaşmaya imza attı, geçilmez denilen Çanakkale tek kurşun atılmadan, aynı düşman gemileri tarafından geçildi, Dolmabahçe'nin önüne gelindi. Neden hep tek adam rejimine karşı çıktık, işte bunun için. Sonra Gazi Mustafa Kemal, 16 Mayıs 1919'da o gemileri gördüğünde 'Geldikleri gibi gidecekler' dedi ve Samsun'a çıktı. 19 Mayıs 1919 milli kurtuluş savaşının başlangıcıdır.

Bu töreni, bütün bu duygularla, tarihimizi hatırlayarak kutlamak istiyoruz. Beşiktaş Belediyemiz de tüm belediyelerimizde olduğu gibi bu çerçevede kutlamak istedi, valilikten izin istedi. Valilik, izin vermedi. Bunun üzerine Belediye Başkanımız bütün gazetelere tam sayfa ilan verdi, yaptıkları hazırlıkları anlattı, izin verilmediği için iptal edildiğini söyledi. Sonra toplumu tahrik edici, kamu düzenini bozan ilan verdiği için belediye başkanımız hakkında soruşturma açıldı. Sanıyorlar ki soruşturma açılınca geri adım atacağız. Se kim oluyorsun Vali Bey de bizim geri adım atacağımızı düşünüyorsun. Asıl toplumun huzurunu bozan sensin. 19 Mayıs Bayramı'nı kutlamak ne zamandan beri suç olmaya başladı? Diğer belediyelere izin verirsin, hangi gerekçeyle Beşiktaş Belediyesine izin vermiyorsun? Valiysen valiliğini yapacaksın. Bize sarayın valisi değil devletin valisi lazım."

-"Cumhuriyet savcısı değilsin"

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 19 Mayıs sabahı uyandıklarında Sözcü gazetesine operasyon yapıldığını, aralarında gazetenin sahibinin de olduğu kişiler hakkında gözaltı kararı verildiğini anımsattı. Kılıçdaroğlu, "Herkesi FETÖ ile ilgili suçlarsın da Sözcü Gazetesi'ni suçlamak, aklın, vicdanın kabul edeceği birşey değil." ifadesini kullandı.

Sözcü gazetesinin halkın sözcüsü olduğunu, halk adına yayın yaptığını, Atatürkçülük'ten, demokrasiden, uygarlıktan ödün vermediğini, yazarlarının kalemlerini satmadığını belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Sanıyorlar ki Cumhuriyet gazetesini susturacağız, Sözcü'yü de susturacağız. Ne Cumhuriyet'i ne de Sözcü'yü susturabilirsiniz. Sözcü için de sürekli savcı değiştirdiler, dosya boş, açamıyor. Sonunda bir savcı bulup getirdiler, davayı açtı, gözaltı kararı verdi. O savcıya seslenmek istiyorum: Savcı kardeşim, sen sarayın savcısısın. Sen cumhuriyet savcısı değilsin. Cumhuriyet savcısı dik durur, onurlu durur. Cumhuriyet savcısı saraydan talimat almaz."

(Sürecek)