Politika
16 Eyl 2023 14:32 Son Güncelleme: 16 Eyl 2023 14:35

Canan Kaftancıoğlu’ndan Özgür Özel’e gönderme! ‘Kardeşim önce kendinizi değiştirin…’

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, dün CHP'ye yönelik eleştirilerde bulunarak Genel Başkanlığa adaylığını ilan eden CHP Grup Başkanı Özgür Özel'e göndermede bulunarak, "2018'deki tüzüğün mimarı olanlar çıkıyor diyor ki 'partide değişim şart'. Kardeşim önce kendinizi değiştirin ya... Başka hiçbir şey söylemeyeceğim" dedi.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 'İstanbul Tüzük Çalıştayı'na katıldı. Programa parti üyeleri de katıldı. Kaftancıoğlu, çalıştay öncesinde katılımcılara açıklamalarda bulundu.

Kaftancıoğlu, siyasi yasaklı olmasaydı da başkanlığa adaylığını koymayacağını belirterek, Özgür Özel'e yönelik eleştirilerde bulundu.

Özgür Özel’in açıkladığı tutum belgesindeki "Milletvekilleri, belediye başkanları için 3 dönem kuralı getirilecektir" ifadelerine göndermede bulunan Canan Kaftancıoğlu, "2018'deki tüzüğün mimarı olanlar çıkıyor diyor ki 'Partide değişim şart'. Kardeşim önce kendinizi değiştirin ya başka hiçbir şey söylemeyeceğim. Neyi değiştireceksiniz? Kendinizi değiştirmenin dışında" dedi ve şöyle devam etti:

“Şimdi düşünün ben 4 dönem bilmem ne yaptım 5 dönem bilmem ne yaptım. 6 dönem, hani şimdi de hani siyasi yasaklıyım ama siyasi yasaklı olmasam bir başkanlık adayı olmayacaktım. 5 dönem, 6 dönem yapıp da çıkıp size "Arkadaşlar tüzüğe dönem sınırlaması getirmek lazım" deseydim… Komik ya arkadaşlar. Önce dediğiniz şeyi kendinizi uygulayacaksınız. Örgüt Allah aşkınıza kişileri bir yere taşımak için bir araç mıdır?”

Canan Kaftancıoğlu, şöyle konuştu:

"Bugün kapalı bölümde aslında kamuoyu önünde konuşulmaması gerekenleri tam da olması gerektiği yerde konuşarak bugüne kadar örgütün içine dert olan niye böyle oldu dediği ve yaşadığı durumların bir daha yaşanmaması, bizden sonrakilerin yaşamaması için süreçleri yürüteceğiz" dedi Seçim sonrası yapılan eleştirilere değinen Canan Kaftancıoğlu, "Seçim sonrası konuşuldu, tartışıldı, yazıldı, çizildi ve fatura yine her zaman olduğu gibi örgüte çıkarıldı. Çünkü birilerinin hiç eksiği suçu olmaz. Hep örgüt suçludur, örgüt çalışmadı... Değerli yol arkadaşlarım İstanbul örgütü bu seçim dönemine giderken yani sizler çalıştınız. Koltuklarında oturup şu yapılsın, bu yapılsın diyen profesyonellere rağmen çalıştınız. İstanbul örgütü, listelerde artık bu kadar da olmaz denilen isimlere rağmen çalıştı. Sizler listeler oluşturulurken fikriniz alınmamasına rağmen çalıştınız. Sizler cumhurbaşkanı adayımız, genel başkanımız itibarsızlaştırılmasına rağmen, sokakta laf edilmesine rağmen bağrınıza taş bastınız yine çalıştınız. Bu kadar rağmenlere rağmen bu kadar çalışan başka bir örgüt varsa buyursunlar, getirsinler, göstersinler.

İstanbul örgütünün temsilcisi olarak bugüne kadar aldığım görevler içinde yaşamım boyunca en çok gurur duyacağım görev oldu.

Bana bu gururu ve mutluluğu sizler yaşattınız. Partimizin tüzüklerini inceledim ben de hukukçu değilim ama aklım fikrim erdiğince, gerçekten tüzüklerde çok ilerici süreçler olmuş zaman içinde daha ilerlemiş. Tek bir şeyi fark ettim. Mesela 2018'de son değiştirilen tüzükte o kadar çok muğlak ifadeler var ki. Hani burada bunu yazsak da burada da ne olur, ya bunu da yazmayalım. Mesela geçmiş tüzüklerimiz daha net. En azından kuralı koymuş, kuralı tarif etmiş. Şimdi bunu niye söylüyorum? Ya 2018'deki tüzüğün mimarı olanlar çıkıyor diyor ki 'partide değişim şart'. Kardeşim önce kendinizi değiştirin ya başka hiçbir şey söylemeyeceğim. Sen gidip Cumhuriyet Halk Partisi'nin anayasasını böyle işimize de burada da bunu böyle arada yazalım da bilmem ne yapalım diye yapıyorsanız. Neyi değiştireceksiniz? Kendinizi değiştirmenin dışında."

"SİYASİ YASAKLI OLMASAM BAŞKAN ADAYI OLMAYACAKTIM"

"Kota dedik, görev süresi dedik. Siyaset gerçekten öyle bir şey ki hekim olarak söyleyeyim galiba birazcık da farklı bir psikolojik duyu oluyor. Bir görevi alınca en iyi sürekli yapmak durumunda olan bütün toplumun en çok ihtiyaç duyduğu o kişi giderse dünyanın yıkılacağının zannedildiği bir yanılsamalar dünyası içinde herkes. Bakın herkes diyorum kendimi katmıyorum. Çünkü bir şeyi savunabilmeniz için önce kendinizin bunu yapmaması lazım. Kendimden örnek vereceğim. Başkasından örnek vermeyi doğru bulmadığım için. Örneğin hayatım boyunca bütün sadece siyasi hayatım boyunca değil örgütlü mücadele hayatım boyunca, meslek mücadelesinde, farklı siyasi mücadelelerde hiçbir zaman aynı görevi 2 dönemden daha fazla yapmadım. Sadece il başkanlığı değil kastettiğim. Nerede görev alırsam almış olayım. Şimdi düşünün ben 4 dönem bilmem ne yaptım 5 dönem bilmem ne yaptım. 6 dönem, hani şimdi de hani siyasi yasaklıyım ama siyasi yasaklı olmasam bir başkanlık adayı olmayacaktım. Arkadaşlarım biliyor. Yapıp da 5 dönem, 6 dönem. Çıkıp şunu deseydim size, arkadaşlar tüzüğe dönem sınırlaması getirmek lazım. Komik ya arkadaşlar. Önce dediğiniz şeyi kendinizi uygulayacaksınız. O yüzden ben bunu söyleyebilme hakkımı kendimde buluyorum. Siyasette süre, kısıtlaması önemlidir. Örgütün hakkını hukukunu savunun. Arkadaşlar sizin çalıştığınız, oy verdiğiniz, seçtiğiniz kişiler 2 gün sonra bir dönem daha ben, bir dönem daha ben, bir dönem daha ben. Örgüt Allah aşkınıza kişileri bir yere taşımak için bir araç mıdır? Örgüt nedir biliyor musunuz."